434 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Güneş de sanıyor ki bir tek o yanıyor.-
"Aşk, bir bedende iki kişi." “Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi Şapkandan bir kumru havalansın Bana öyle büyük ki bu kalp, Gelsin yüreğime yuvalansın” Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018503 okunma
370 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sizi Bir Nostalji Şölenine Davet Ediyorum! (Okurken duygulanacaksınız!)
Hey gidi günler, diyenler! Benim çocukluğumda her şey daha başkaydı diyenler! Televizyonda bir şeyler izlemenin dahi güzel olduğu, izlenenlerin gün içinde tartışıldığı günleri özleyenler! Yedi Numara Bir Demet Tiyatro Bizimkiler Kaygısızlar
Hayatımızı Değiştiren Unutulmaz Diziler
Hayatımızı Değiştiren Unutulmaz DizilerBahadır İçel · Başlık Yayın Grubu · 201118 okunma
Reklam
312 syf.
10/10 puan verdi
Kitapta en başta karakterlerden bahsediyor. Bilgi amaçlı olup, çok uzun olmamasına rağmen gayet anlaşılır olmuş. Hikayelerden oluşuyor kitap, kısa kısa hikayeler ve çok keyifliydi. Okurken o diyarlarda ben de dolaştım durdum. Odin, Thor,Freya,Loki ve nicesi burada... Odin hepsinin babası. Babaların babası hey gidi Odin seni Marvel filmlerinde
İskandinav Mitolojisi
İskandinav MitolojisiNeil Gaiman · İthaki Yayınları · 20183,087 okunma
Nostalji treni gibiyim
Ben gençken 'massanger' vardı. Msn yani... Ayarlar ordan verilirdi. Çok daha tenha ve çok daha özel bir mecrâ idi. Biri seni msn de ekledi mi, evine gelmiş kadar olurdu. Kişisel ileti adamı rezil de ederdi, vezir de. Dinlediğin şarkıyı görünür yaparak kişisel iletinin kralını iletebilirdin misâl. Msn şifresi kırmak seni daha karizmatik ve güçlü gösterirdi. Bir bilgisayarda iki msn oturumu açma durumu vardı sonra; ki bu da içimizdeki farklı kişilikleri aynı anda yaşatmamıza olanak sağlardı. Duygu durumlarını yansıtmak için leblebi gibi sarı noktalar değil, bildiğin kahkaha atarken yere düşebilen ifadelerimiz vardı. Çok mu sinirlendik mesela, gönderiyorduk titreşimi! Msn başkaydı. Offline (çevirimdışı) görünüp kim ne yapıyor izlemek de dahildi ajanlığa. Biri Online (çevirimiçi) oldu mu; ekranın sağ alt köşesinde kişi kartı görünürdü ne güzel. Hey gidi günler hey... Büyüdük vesselâm... Şimdi ben bu kadar lakırtıyı neden ettime gelirsek; işte o msn de kahkaha atarken yere düşen ve hatta düştükten sonra gülmekten can çekişir gibi ayağı titreyen bir ifade vardı. Yeşil pantolonlu koca kafalı bi'şey Hıh... İşte ben onu özledim. Olsa da göndersem :)
Kimse nefret etmezdi senden, ey bağlayan, saran, ayartan, arayan ve bulan kadın! Kim sevmezdi seni, senin gibi masumu, sabırsızı, rüzgâr gibi tezcanlı, çocuk gözlü günahkâr kadını! Nereye çekiyorsun beni ey çılgın kadın? Ve kaçıyorsun şimdi yine benden, seni gidi tatlı, ele avuca sığmaz, yaramaz, nankör kedi seni! Senin gibi dans ediyor, peşi sıra gidiyorum en küçük izinin. Neredesin? Elini ver bana! Ya da sadece bir parmağını!
434 syf.
10/10 puan verdi
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum. -Sevgi, Kilidi olmayan tek hazinedir.- -Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018503 okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.