(...) Ve sevdiğim insanlar... Yan yanayken bile aramızda var olan uçurumlar nereden çıktı böyle? Sesiniz o uçurumlara akıyor da kalbime ulaşamıyor çoğu zaman. Oysa kalpten çıkan kalbe temas etmelidir. Başımı eğiyor ve kalbimi yokluyorum, gelen giden yok diyor. Gözlerim uzaklaşıyor, gözlerinizi bulamıyorum... Tam karşımdasınız biliyorum ama size olan özlemimin gitgide büyümesine engel olamıyorum. Sevdiğim insanları özlüyorum ve onları nerede hangi zamanda bulabileceğimi bilmediğim gerçeği kapkara bir duvar gibi duruyor karşımda.
Sahi, nasıl oldu da durduğum yerde duruyorken ve aşağı yukarı aynı insanlarla zaman geçiriyorken kendimi gurbette hissetmeye başladım?