Şaka, dede-torun ilişkisi merkezine oturan bir kitap gibi görünse de asıl konu geçmiş hesaplaşmaları, farkındalık sancıları ve telafi telaşı. Erikson'un son evresi olan benlik bütünlüğüne karşı umutsuzluk evresinin resmedilmiş hali.
Kendini tamamladığına inanan ve bütünlük duygusu taşıyan kişiler, geçmişinden pişmanlık duymayan ve önceki evreleri sağlıklı tamamlayan kişilerdir. Huzursuz ve umutsuz olan kişiler ise Daniele gibi “keşke”lerle yaşamaya devam eden kişilerdir. Bu dönemin belirgin özelliklerinden biri de vicdani sorumlulukların geç kalınmış olsa da yerine getirilmesi çabasıdır. Örneğin ibadete yönelmek (artırmak) veya kendinden sonraki nesle bir şeyler bırakabilmeyi arzu etmek gibi. Danile’nin kızı ve torunuyla ilişkisi için adımlarını net bir şekilde görüyoruz.
Okumanızı çok tavsiye ederim :)
ŞakaDomenico Starnone · Sahi Kitap · 2021187 okunma
Öncelikle İtalya'daki kitabın kapağını daha çok beğendim. Çünkü kitabı gördüğümde olumlu anlamda bağlardan bahsedecek sanmıştım. Halbuki konu aslında hem içimizdeki hem dışımızdaki kördüğüm olan bağ-cık-lar.
Kitap 3 bölüme ayrılmış. İlki aldatılan Vanda' nın bol iç dökmeli mektuplarından oluşuyor. Erkek yazarların bir kadını işleyişine hayran oluyorum. Çok etkileyiciydi. Bir kadının çocukları için kendi benliğinden vazgeçişi çok güzel irdelenmiş.
İkinci kısımda da Aldo tarafından olayların iç yüzü gösterilmiş. Vanda'dan sonra okununca Aldo'yu bir yanım anlamadı değil. Önce Aldo'yu sonra Vanda'yı okusak nasıl olurdu tepkimiz?
Son kısım çocukların, annelerinin ruh durumunun ,yaşanan olayları içselleştirmelerinin etkisini gördüğümüz kısım. Halbuki çocukları için bir an önce ayağa kalkmaya çalışsaydı daha güzel olmaz mıydı?
Tam bir psikolojik roman bana kalırsa. Ben çok sevdim, Starnone'nin kitapları daha çok çevrilse keşke. İyi okumalar :)
BağlarDomenico Starnone · Yüz Kitap · 2018895 okunma
Çok satan raflarındaki, kapağı cafcaflı, burun kıvırdığım kitap popülerliği dinince okundu. :)
Genel olarak kitabı sevdim. Tolstoy okuyan Mozart dinleyen bir kadın kapıcı; aynı apartmanda oturan, hayattan anlamlar çıkarmaya çalışan, çıkaramadığından intihar planlayan 12 yaşında bir kız olan Paloma ve gönlü de kendi de zengin olan Japon bir adam. Bu üçünün kesişen hayatından mutlu bir süreç ama kalp kıran bir son...
Derin Düşünce bölümleri hiç benlik değildi. Sınıf ayrımına değinme stilini çok hoş buldum. Okunmaya değer!
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207,4bin okunma
Popülerliği dindikten sonra okuduğum bir kitap. İnsanın içinde deprem etkisi yaratan, yıkıp yıkıp toparlanmadan tekrar sarsan, mide bulandıran, baş döndüren, çarpıcı bir kitap. Daha nasıl ifade ederim bilemiyorum. O kadar zor ki bunlarla yaşamak. Kitabın adı başka bir şey olamazmış zaten.
Kitapta geçen Mao dönemi ve Büyük İleri Atılım Projesi ile ilgili hiçbir bilgim yoktu. Kitabı okuduktan sonra biraz araştırdım. Kitapta gerçekten o dönem yaşananların eksiği var fazlası yok. Kitabı daha iyi anlamak adına sizin de araştırmanızı öneririm. Bir ülke için ne utanç dolu bir geçmiş...
Ölmeden okuyun denir ya klasik; ben bu kitabı okumadan yaşamayın derim.
Mücella'da sadece tüm ömür bir eve sığan Mücella değil de çok partili dönem, ihtilal zamanları, elektriğin evlere girişi, kıtlık, yokluk da işlenmiş usulca...
Ben beğenerek okudum, biraz da yoruldum; bazen boğuldum Mücella'nın baş eğişleriyle. Kendi çevremden çok benzerlikler buldum. Eminim sizlerin de çevresinde yaşanmamış hayatlar vardır.
Nazan Bekiroğlu bu kitabı için şöyle demiş:" Yazının hayata borcu vardır. Mücella yazının hayata borcunu ödemek için yazıldı."