Karşılıksız çarpmayı bilmez mi senin kalbin?
Her insan bir derviştir
Her inanan ermiştir
Kurumuş unutulmuş
Çeşmelerin akışıyım
İnsanlık içinde
Karşılıksız çarpmayı bilmez mi senin kalbin
Giden gidecek yer buluyor da,
Kalan kime sığınsın ?
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak:
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış…
Mü'min'in görevi , Amentüyü bir ilaç prospek-
tüsü gibi ezberlemek değil, acı gibi gelse de ilacı içer gibi onu ruhuna geçirmesidir, onunla ruhunu özdeşleştirmesidir, ruhunu amentüleştirmesidir. İçilen ilacın bir süre sonra, kanda, damarlarda ya da uzuvlarda kendini belli etmesi gibi, ruha: geçirilen islam bildirisi de, insanın tutum ve davranışında, ahlak ve eyleminde kendini gösterecektir.
Benim dediğim ebedi bir iklim
Senin dediğin değişen durmadan değişen mevsim
İşte bak bir bulut geldi üstümüze
Mutluluk geldi üstümüze
Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.
| Sezai Karakoç
Umutsuzluğun şahdamarındayız