Yargılarımızı ve cezalandırmalarımızı gerçekler üzerine yaparız ama gerçekler doğru değildir. Gerçekler, ölümden çok uzun süre sonra toprak altından çıkartılan bir iskelete benzer. Doğru ise akıcıdır, canlıdır. Doğruyu bilmek, en zor insan sanatını anlamayı gerektirir. İleriye ve geriye doğru her şeyi aynı anda, tıpkı tanrının gördüğü gibi görmeyi.
Ben ne bileyim, nerededir aşk. Aşk, toprakta, taşta, suda, ağaçta, gecede, gündüzde… Yeşil otlarda bile… Aşk olmazsa damarlardaki kan durur. Aşk, aşk, kainatın her zerresindedir.