Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müşrik, Allah'ı inkar eden insan manasında değildir. Allah'ın varlığını kabul ediyor da ona şerik koşuyor. Bir başkası da Allah gibi hükmeder, bir başkası da Allah gibi yasak koyar, bir başkası da Allah gibi bizi yönlendirir ve yönetir diyerek kabul eden adama müşrik deniliyor.
Okuduğun ayetlerin manasını öğren. Bulunduğun yerde İslam düşmanlarından uzak dur. Müslümanlarla birlikte ol. İslam'a hizmet için kurulan bütün kuruluşlara sevgiyle bak, başarıları için dua et. Gönlünün meylettiğiyle beraber olurken, diğerlerinin aleyhinde tek kelime söyleme. Yaptığın işi sağlam ve güzel yap. Namazı vaktinde cemaatle kıl. Dost, düşman hiçbir kimseye yalan söyleme. Sözüne, çekine, senedine sahip ol. Haram lokma yeme, çocuklarına yedirme. Eline, diline, beline sahip ol. Her gün en az bir ayetin manasını tefsirden oku ve o gün birkaç kişiye o ayetin veya ayetlerin manasını anlat. Herkes hakkında olumlu düşün. "Şu adam insafsız, zalim bir kafir" dediklerinde sen de: "Eğer Müslüman olursa insaflı, adaletli bir mümin olur inşallah" de ve o adama da İslâm'ı tanıtmak için gayret göster."
Reklam
Hud suresi 93,121, En'am 135, Zümer 39 ncu ayetlerde Rabbimiz, O müşriklere "Siz bütün imkânlarınızla yapacağınızı yapın, bizde yapıyoruz ve yapacağız" denmesini emreder. "Biz de yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz" sonunda Kalem suresinin beşinci ayetinde ifade edildiği gibi sonucun Müslümanların lehine olduğunu "Sende göreceksin onlarda görecekler" Allah'ın dini olan İslâm için, canla başla, ara vermeden, gece gündüz, durup dinlenmeden çalışacağız. "Ben bilmiyorum ki ne yapabilirim?" derseniz, derim ki: "Eğer "Sübhaneke" duasını biliyorsan, bilmeyene öğret. Kur'an okumasını bilmiyorsan hemen bu gün eline bir elif cüzü al ve cami imamına giderek, öğretmesini iste. Sen öğrenince hemen birine öğret."
Eğer Allah dilerse sizi giderir. Sizin yerinize, Allah dilediği bir başka toplumu getirir. Sizi diğer bir toplumun zürriyetinden meydana getirdiği gibi. Bu din bizimle yürür, bu dini biz ayakta tutarız, biz olmasaydık gibi sözler söylemeyeceğiz. Bazen deriz ki; ecdadımız Osmanlılar olmasaydı, Selçuklular olmasaydı bu din bu hale gelmezdi, bu duruma gelmezdi. Bu gibi sözler söylemeyeceğiz. Şöyle diyeceğiz. Ecdadım Osmanlılar ve Selçuklular bu dine hizmet etmekle kendileri kazanmışlardır. Dine Bir şey kazandırmamışlar. Ecdadımız bu davaya omuz vermekle kendisini yüceltmiştir. Yoksa yüce olan din Allah'ın dinidir.
Efendim Japonya'ya peygamber gelmiş midir? Zaman içerisinde eğer insanlar oraya yerleşmiş ise oraya da peygamber gelmiştir. İsmi nedir? Bilmiyoruz, Kur'an-ı Kerimde 25 kadar, üç tanesi de ihtilaflı 28 kadarının ismi verilmiş. Diğerleri ise isim olarak bildirilmemiş ama hepsine biz iman ederiz. Hergün "AmenerRasülüyü, (Bakara suresinin son iki ayetini) okuruz, "bütün peygamberlere iman ederiz ve peygamberler arasında da ayırım yapmayız." deriz.
131- İşte böylece, haksız yere, halkı gafil şehirleri Rabbin (Peygamber göndermeden) helâk etmez.(En'âm Sûresi 131. Âyet) Allah'ın (c.c) peygamber göndermesinin sebebi, bir milleti, bir şehir halkının zulmederek helak etmemek içindir. Onları peygamberlerden gafil olduğu halde zulmederek helak etmemesi içindir. Yani Allah zalim değildir. Eğer peygamberler göndermeden bir şehri helak etmiş olsa, o zaman derlerdi ki, Yarabbi biz seni nerden bilelim ki, senin kitabın gelmedi ki, peygamberin yol göstermedi diyerek bir mazeret bildirebilirlerdi. Rabbim onlar gafil olup, gafil iken yani peygamberlerden habersiz iken, helak edipte, zulümle helak etmek dilemedi. Yani peygamber gönderdi, onların mazeretleri de ortadan kalktı. Tarih boyunca, Hz. Adem'den peygamber efendimize gelinceye kadar Allah (c.c) her topluma peygamber gönderdiğini "Her millete, her şehre Rabbin bir peygamber gönderdi" ayetiyle işaret ediyor. "(Ra'd 7, Şuara 208) Allah her ümmete peygamberi mutlaka göndermiştir. Şu mesajla göndermiştir ki; Allah'a ibadet ediniz, tağuttan kaçınınız." Allah (c.c). "Biz peygamber göndermediği- miz hiçbir topluma azap etmeyiz" diyor Bu 131. ayet-i kerime de bu ayetlerin manasını ifade etmiş oluyor.
Reklam
130- "Ey cin ve insan topluluğu, size ayetlerimi anlatan, karşılaşacağınız bugün hakkında sizi uyaran, sizin aranızdan peygamberler gelmedi mi?" Dediler ki: "Biz kendi aleyhimize şahidiz." Onları dünya hayatı aldattı. Kafir oldukları konusunda kendi aleyhlerine şahitlik yaptılar. (En'âm Sûresi 130. Âyet)
Şeytan, Hz. Adem'e (a.s) secde etmemesi, kibirlenmesi nedeniyle ebediyen Allah'ın rahmetinden uzak tutulmuş. Allah (c.c) birçok ayet-i kerimede bunu haber verir. Rahmetten uzak tutulması, yalnız Hz. Adem'e secde etmeyişinden değildir. Eğer böyle olmuş olsaydı günümüz insanları da, Müslümanlar da, ibadet etmemeleri nedeniyle aynı duruma düşmeleri gerekirdi. Şeytan diyor ya; ben bir defa secde etmedim. Siz ise günde beş defa secde etmiyorsunuz. Biz insanlar buna rağmen affedileceğimiz ümidindeyiz. Şeytan ise affedilmemiş. Çünkü şeytan, Secde etmeyişinin gerekçesini göstermiş. Demiş ki; "Sen onu topraktan yarattın, beni ise ateşten yarattın. Ben daha değerliyim" diyerek secde etmediğini ifade etmiştir.
Bir başka ayet-i kerimede Allah (c.c); "bir toplum kendisini değiştirmedikçe Allah o toplumu değiştirmez buyuruyor. (Ra'd 11) Yani bir toplum zulme meyletmedikçe Allah onların başına bir zalimi getirmez. Toplum zulmü sever, alkışlar hale gelince, Allah onların başına da bir zalimi musallat ediverir.
Türkiye'de Kur'an ve sünneti fazla bilmeyen ama çok sevgisi olan insanımız vardır. Yani Kur'an ve sünnete çok fazla sevgisi olan, ama Kur'an ve sünneti hayatta öğrenmeyen insanlarımız vardır.
Reklam
Kemal Sayar
Kemal Sayar
: Hayatın bazı mevsimlerinde güneş açacak, bazı mevsimlerinde kasırga, boran olacak ama ümidimizi kaybetmeyeceğiz. Bizi geleceğe bağlayan ve bu dünyada mesuliyet sahibi insanlar olarak iyi şeyler yapmaya sevkeden duygu, ümittir.
Sadettin Ökten
Sadettin Ökten
: Hz. İbrahim, Kur'an-ı Kerim'de, "Beni yediren, içiren, doyuran, hasta olduğumda şifa veren O'dur," diyor. "Yarın ahirette de beni yarlıgayacağını ümit ettiğim yine O'dur," diyor. Ümit, bizim varlığımızın içinde mündemiç aman onu kaybetmeyelim. "Yarın, beni ahirette yargılayıp cennetine koyacağını umduğum da O'dur," diyor. Ümit, bizim dayanağımız.
İmam Şafii :
"Kur'an'ın tümü elimizde olmasa, Asr suresi elimizde olsa, biz İslam'ı anlayabilirdik,"
"Kim Kur'an ile olursa, Kur'an garipliğinde onunla olur; Fitne anında sebat, Şiddet anında teselli, Hastalıkta şifa, Yanlızlıkta rahatlık ve cenneti gösteren yol olur..."
Nereye Gidiyoruz?
İşte insanoğlunun elinde sayısız imkan olmasına rağmen kendilerine nimeti veren Allah'ı unutmuşlardır. Gaflet İçerisindedirler. Sanki uykuya dalmışlardır. İşte bunları böyle bir sualle uyarmak lazım: "Nereye gidiyorsunuz? Ne yaptığınızın farkında mısınız? Sizleri yok iken yaratan, sonra tekrar öldürecek olan ve tekrar huzurunda toplayacak olan Allah'dan korkmaz mısınız? Allah'ın bunca kudret eserleri var, hiç bunlardan ibret almaz mısınız? Ortada Kur'an var, hiç okumaz mısınız? Okusanız, düşünseniz, ibret alsanız ne zararınız olur? Kim iyi niyetle hakkı aramak için okudu da, hidayet bulmadı? Kim çarpıldı, yok oldu? Halbuki Kur'an şifadır. Fakat o şifadan şifa bulmak isteyenler için, yoksa o şifayı reddedenler için, elbette hüsran olacaktır."
Hastalandığım zaman bana şifa veren O’dur. Şuara 80
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.