Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Simay Ecem UÇAR

Simay Ecem UÇAR
@simayecemucar
64 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Eser için ne yazsam eksik kalacağını bilerek, buna baştan üzüldüğümü belirterek giriş yapmak istiyorum, dolayısıyla çok kısa keseceğim. Bu kitabın gerçek incelemesini yapmak isteyen birinin; kitabı defalarca okuması, önce duyguları kendi içinde, sonra anlamlarını hayatın her yerinde oturtması gerekir. İki ressam ve hatta orada olan -canlı veya cansız- her şey, birbirinden zengin ruhlarıyla nasıl bu kadar orada olabiliyorlar ve tek kitapta Balzac nasıl böyle bir saygınlık kazanabilir diye hayretler içerisinde kaldım, henüz çoğu dinamiği kavrayabilmiş değilim de... Sadece, sanatla ilgilenen herkesi Gizli Başyapıt’ı okumaya davet ediyor ve düşünmeye çekiliyorum.
Gizli Başyapıt
Gizli BaşyapıtHonore de Balzac · Can Yayınları · 20173,750 okunma
Reklam
352 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap abartıldığı kadar yok. Beklentiyi söylenilenler nedeniyle biraz yükseltmiştim ama temkini de elden bırakmamıştım elbette. Buna rağmen okuduklarımın bahsettikleri kadar manası yoktu. Farklı bir açıdan değerlendirecek olursak olay bütünlüğü de başlarda korunamamış ama sonlara doğru çok güzel toparlamıştı. Bu sebeple başlar, daha doğrusu ilk bölüm biraz yorucuydu. Kitabın sonu gayet anlam bütünlüğünü elde etmiş idi. Kitaptaki tüm aykırılıklara yüksek saygımla ve tüm uyumlara tepkimle birlikte yalnızca “okudum” demek kaldı elimde, herkese iyi okumalar.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,9bin okunma
66 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu değerli kitap, okuyucusuna bilim dünyasının devlerinden özetler sunuyor. Değerli bir kitap çünkü öncelikle bu 15 bilim insanının hakkı var, ikincisiyse insana kattıkları var. Kitap bana aslında sınırlarımızın olmadığını ve her şeyin ama her şeyin -özellikle de bu çağın imkanlarını hatırlayalım- mümkün ve aslında ulaşılabilir olduğunu hatırlattı. Gerçekten her şeye ulaşım sağlayabileceğimiz bu dönemde imkanları hakkıyla değerlendirebildiğinizi düşünüyor musunuz? Kendimiz için konuşuyorum; yer yerinden oynardı, çığır açardık… O kadar hızlı çağ atlardık ki, “çağ atlama” kavramı birdenbire kaybolurdu.
Tarihi Değiştiren 15 Bilim İnsanı
Tarihi Değiştiren 15 Bilim İnsanıHow It Works Türkiye · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 201950 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kitabın tamamını sesli okudum ve çoğu yerde tekrarlar olduğu için bu noktalarda biraz zorlandım. Tabii ki bu küçük bir sorundu, kitap hakkında detaya inersek; kitap zengin bir içeriğe sahip. Edebiyattan bir sürü alıntı var ve benim bilgim yetmedi, yani yeni okuduğum birçok alıntı vardı. Açıkçası kitapta beni en çok etkileyen şey Montag’ın defalarca gösterdiği cesareti, yaratıcılığı ve gücüydü. Bu adam “son bir şey daha var” diyerek ihtimalleri yenilemek için attığı adımlarla her seferinde çok daha güzel şeyler başardı ve her ne olursa olsun yılmadı. Yer yer korku ve gerilim yaşadım, bu anlarda kitabı bırakmak istemediğimi hatırlıyorum. Verimli okumalar dilerim…
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,4bin okunma
552 syf.
1/10 puan verdi
·
122 günde okudu
“Daha ne kadar vasat olabilir acaba” diyerek kitabı yarım bırakmamak için defalarca uzun aralar verip aylar sonra ancak bitirebildim. 600 sayfa gibi bi’ uzunluk/verim performansının doğrultusunda kısaca yorumlamak gerekir kitabı, o da şudur; Ancak IQ seviyeniz düşsün diye okuyabileceğiniz bir içerik. Zamanımı harcadığım için kendimden özür diliyorum. Not: İncelemeye sadece uzunca random atmamak için kendimi zor tuttum.
Huzur Sokağı
Huzur SokağıŞule Yüksel Şenler · Timaş Yayınları · 202115,8bin okunma
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Tüm sanat kitaplarının arasında sıkışmış -gizlenmiş- altın değerinde bir kitap. Okuduğum, hakkında pek bahsedilmemiş en kaliteli kitap olabilir. Mimarlık öğrencileri ve aslında sanatla ilgilenen herkes bu kitabı bi’ okumalı.
Bir Saat Mimarlık
Bir Saat MimarlıkAdolf Behne · Janus Yayıncılık · 20196 okunma
126 syf.
9/10 puan verdi
Yalnızlık üzerine yazılmış bir kitap. Ya birileri yalnızlıktan yakınıyor, ya biri “bi’ yalnız olsam ne güzel olur” diyor ama bunu yaşadığı an yıkılıyor… Okurken; yalnızlığın ruhuna sıkça değinmemiz, durumları bu kelime üzerinden tahlil etmemiz daha sağlıklı olacaktır.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,9bin okunma
72 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Evet önemli bir eser, bu konuda hemfikiriz. Fakat 72 sayfalık alırken "çerez" dediğim -genelde kısa kitaplar alırken kullanırım bu deyimi- bir kitabı nasıl bu kadar zor bitirdiğimi bilmiyorum.. Çok uzun sürdü, kitabı alıp okuyasım gelmedi. Sanırım içeriğinden ve türünden dolayı bana biraz ağır bir kitap gibi geldi.
Babaya Mektup
Babaya MektupFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202240,4bin okunma
25 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Çizgi dizisinin o kadar küçük bir kesitinden bahsediyor ki... Keşke bölümler hakkında daha fazla yazsa, daha fazla okusak. Zaten çizgi roman okumak eğlenceliyken neden bunu bizden mahrum bıraktılar? Bilen varsa cahilliğimi aydınlığa kavuştursun "daha az yazılır çünkü ... dolayı böyle olması gerekir Simay..."
Rick and Morty #1
Rick and Morty #1Zac Gorman · Oni Press · 2015362 okunma
118 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap uzunca olan önsözüyle okuyucuya duyarlılık katıyor ve okuyucunun olayın daha da içine girmesini, içinde kalmasını sağlıyor. Kitap boyunca empati kurma durumu söz konusuydu aslında. Bol betimlemesi ile de kitaptaki çoğu yerin kokusu ve nemini resmen ben de duyuyordum. Okunması gereken başyapıtlardan biri bu, özellikle de suç işlemiş birinin tarafından asla bakamayanlar için. Lisedeki tarih hocam idamın gelmesini isterdi. "Benim eşimi dostumu öldüren girecek, yatacak ve -çoğu zaman bir af ile- çıkacak. Bunun adaletli olan kısmı nerede?" diye eklerdi... Bu konuya verebilecek adamakıllı bir cevabım veya düşüncem yok fakat idam cezasının da yanlış kişilere vurduğunu çokça duyduk hepimiz. İdam cezasının gelmesini savunan kişi buna karar verecek olan kişiye/kişilere sonsuz güveniyor olmalı. Ki gülünçtür bu da çünkü tanrı dışında bu kararı verebilecek herhangi bir kişiye (kendim de olsa) güvenmek imkansız.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,4bin okunma
Reklam
296 syf.
6/10 puan verdi
Bin Yüz Bir İnsan'ı 4-5 yıl evvel o zamanlar yakın olduğum bir arkadaşım önermişti. Kitabı o sıralarda ısmarlayıp, biraz okuyup sonrasında yarım bırakmıştım. Maalesef ki çoğu şeyde yarım bırakmaları sevmiyorum. Bu kitabı bir şekilde, bir ihtiyaç sahibine vermek amaçlı okudum açıkçası. Başka türlü okuyasım gelmezdi zaten... Aret Vartanyan'ın diğer kitapları nasıldır bilemem fakat kitaplarını okumaya devam edeceğimi pek sanmıyorum. Bunun sebebi sanıyorum ki kişisel gelişim kitap türünü sevmemem ya da henüz iyi bir kişisel gelişim kitabına denk gelmemiş olmam. Yine de iyi okumalar.
Bin Yüz Bir İnsan
Bin Yüz Bir İnsanAret Vartanyan · Destek Yayınları · 2017360 okunma
264 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitap akıcılık konusunda emin olamadığım fakat okunmaya değer bi kitap olduğu konusunda kesinlikle okunması gerektiği yönünde sabit bir fikre sahip olduğum bir kitaptı. Kitabın okuyucu vizyonuna katkısı paha biçilemez. Başlarında kitabın içinde "gururla" benim de olduğum düşüncesi varken, her şeyi benim de hissettiğimi düşünürken; sonlarında, aksine, asla orada bulunmak istemediğim bir duygudaydım. Bu da, bu başyapıtı daha çok takdir etmeme neden oldu tabii... Ana karakter olan Grenouille kendi kulvarında gerçek bir dâhiydi ama aynı zamanda içgüdüsel olarak da -her ne kadar bunu çok istese de- tam bir insan olamayan gerçek bir zavallıydı. Zavallılığı insan olmamasından değil insan olamamasındandı, o bir tek bunu farkedememişti.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201921,9bin okunma
78 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabın ana karakteri olan H.H’nin çok üstüne gidildiğini ve bu karakterin, sırf kendi kişiliğinden, alışılagelmiş yaşam biçiminden ve zamanla yapılan yoğun “Cemiyet” baskılarından dolayı kendine büyük haksızlık ettiğini düşündüm. H.H’nin hissettiklerinin herkes tarafından hissedilebileceği, düşündüklerinin her fani tarafından düşünülebileceği beklenir. Düştüğü gafletlere birçok insanın da düşebileceği aşikardır. Onu bu hale düşüren; herkesi -ki bu “herkes” bir zamanlar onunla meşgul olurken çok mutlu olduğu Cemiyet’in ta kendisiydi- memnun etme, herkese yetişebilme hırsıydı belki de. Mamafih insanın aslında tüm ihtiyacı, kendine yetişme hırsı olmalıydı. H.H’ın kendinin farkına varamaması, Cemiyet tarafından alenen söylenen sözleri, kendisi için yapılan eleştirileri üzerine hiç yorum katmadan direkt olarak kabul etmesinin, Cemiyet ne derse desin, boyun eğmesinin, kendine, onlar gibi tek bir pencereden bakmasının altında yatan sebep tamamen kendini uzun zamandır alıştırdığı anlayış ve yaşam tarzıdır. Büyük bir körlükle kendinin farkına varamamak, başkasının onun farkına varmasına izin vermek, H.H’ın kendi boynuna taktığı en dar, en ölümcül tasmaydı. Bir dönem bir yerde çok mutlu olmak, her dönem orada mutlu olabileceğimiz anlamına gelmez. Bu yere olan arayıştan vazgeçmek gerek denemez fakat saplantılı bir şekilde sadece o yeri aramamak, sadece o yerde mutlu olmaya ısrarcı olmamakta büyük fayda var. Başka yerlerdeyken yaşadığımız mutluluklara da samimiyetle inanmamız gerek. Kitabın sonundaki heykeller için hissettiğim tek şeyin acıma duygusu olduğu tahmin edilebilir.
Doğu Yolculuğu
Doğu YolculuğuHermann Hesse · Can Yayınları · 20192,812 okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Başlarda hayatı normal bir şekilde devam eden, belli uğraşlarla meşgul olan Tolstoy, birçok cevaplanması zor soruyla birlikte bir dönem farklı -olumsuz- duygulara kapılıp inişli çıkışlı düşüncelere dalıyor. Sadece düşünmekle yetinmiyor, uğraşlarını da değiştiriyor. Araştırıyor, irdeliyor, sorguluyor...zamanla neredeyse sadece bu içsel uyanış ile ilgileniyor. İstediği cevaba ulaşamıyor ve olumsuz duygulardan ziyade olumsuz düşüncelere kapılıp iyice dibe batıyor. “Yiyordu, içiyordu, uyuyordu, uyanıyordu; ama yaşamıyordu.” Bir süre sonra, pes etmeyip kurcalamaya devam eden Tolstoy, sonunda bir ışık görüyor ve oraya gidiyor -o cevaplara-. Arada yine kararıyor bulunduğu ışıklı ortam fakat aydınlandıkça, ışığı yanmaya devam ettikçe eskinin aksine pozitif bir kafa yapısına sahip oluyor. Işığı bulduğu için sorgusunu bırakmıyor, arada gelen karartılarla da ilgileniyor. En sonunda bir rüya görüyor Tolstoy, “bak ve hatırla” ve sonunda, uyanıyor.
İtiraflarım
İtiraflarımLev Tolstoy · İlgi Kültür Sanat Yayınları · 201823bin okunma
204 syf.
7/10 puan verdi
Odaklanmakta biraz zorlandığım, odaklandığımdaysa okuması güzel gelen bir kitap. Hızlı okunabilecek bi kitap değil. Yavaş yavaş ve azar azar, sakin ortamda, kendi başına iken, odaklanıp okumak gerek diye düşünüyorum.
Görünmez Kentler
Görünmez KentlerItalo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 20222,403 okunma
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitabın, kendisinin efendisi olmak gibi geniş bir kavramdan yeterince bahsettiğinden emin değilim. Katılmadığım bazı alanlar da vardı açıkçası fakat kitap okumaya değerdi. Diyebilirim ki içimde akan sudan bir inci de çıkarttım bir plastik çöp de. İnciyi değerlendirmeye, çöpü de geri dönüşüme atmaya niyetliyim. Verimli okumalar.
Epiktetos - Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir
Epiktetos - Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür DeğildirAslı Perker · Destek Yayınları · 20225,1bin okunma
Reklam
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zaten 1998 Nobel Edebiyat ödülünü almış olan bu kitap 60 sayfasının hakkını fazlasıyla vermiş. Anlatmak istediklerini sadece kelimelere dökmekle kalmamış resimlerle de taçlandırmış. Görsele, şekillere önem veren beni, okumam için daha da teşvik etmiş. Benim için özellikle de şu sıralar değerli olan bi’ takım şeyleri durup düşündürdü ve sonucunda bana bazı değerler kattı. José SARAMAGO’nun okuduğum ilk kitabı fakat başka kitaplarını da okuyacağımdan eminim.
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın ÖyküsüJosé Saramago · Kırmızıkedi Yayınevi · 200923,2bin okunma
258 syf.
3/10 puan verdi
Okurken pek zevk aldığım bir kitap değildi. Aslında hoş olmayan gerçekleri yansıtmış yazar sanırsam. İnsanların; daha çok erkeklerin bayatlamış dünyaları, ruhları, en önemlisi duyguları var kitapta. Çoğu rezalet fakat ikinci cümlemde de dediğim gibi, sanırım gerçekler bunlar. Biraz zaman geçince enlerini pek âlâ yerebiliyor insan, bir süre sonra da pişman olabiliyor yine pek âlâ. Ve sonunda ne yaptığını bilmeden hayatındaki boşlukları doldurmak adına tüm maymun iştahlılığıyla başka şeyler bulma arayışı içerisinde boğulup, kaybolup gidiyor.
Melekler Erkek Olur
Melekler Erkek OlurHamdi Koç · Yapı Kredi Yayınları · 2004347 okunma
%53 (265/492)
2/10 puan verdi
O kadar rahatsız edici olaylar, konuşmalar, anlayışlar ve savunmalar var ki midem bulandı. Ne zamandır devam etmekte zorlanıyordum ve artık son raddeye kadar geldi. Genelin aksine hoşlanmadım, çok da irite oldum; okuyamadım, hakkında daha fazla yazmak da istemem. Önerir miyim diye düşündüğümde cevabı veremiyorum. Bunun sebebi ise haksızlık yapmamaya çalışmam. Sonuç olarak böyle şeyler var. Kitap her ne kadar duygusal kurgu bir roman olsa da bunlar gerçekte de var. Sadece herkesin kaldıracağı şeyler değil yazılanlar, bilerek okuyun.
Bin Muhteşem Güneş (Cep boy)
Bin Muhteşem Güneş (Cep boy)Khaled Hosseini · Everest Yayınları · 2017100,7bin okunma