Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sümeyye Günalan

Sümeyye Günalan
@smygnl95
Yüksek lisans - Marmara Üni.
İstanbul, Kadıköy
Üsküdar, 05 Şubat 1995
1133 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
"Sadece 'sevilmek' harekete geçirir donmakta olan bir kalbi. Ve hızla çarpan bir kalptir her seferinde dünya üzerindeki onca güzel şeyin sebebi.. yani.. sızlayan yerinden sevmeye başlamalı bir insanı. Sevdiği kadar da sevilmektir zaten bir acının yara bandı."
Reklam
"Son derece sıradan yani sadece olması gerekenin olduğu her durumun; şükran duyulması gereken bir hâlmiş gibi sunulması.. Ve en çok da aza kanaat ettikçe 'hiç'in reva görülmesi usandırıyor. Sonra vazgeçiyor anlaşılmayı, aranmayı, özlenmeyi beklemekten. Kırılanı, örseleneni, dağılanı düzeltmekten.."
"Her şeyin, her ilişkinin, her adamın, her kadının, her günün bir şekilde 'aynılaşması' yoruyor aslında."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Usanmak, vazgeçmek, umursamamak. Bu üç kelime eğer bu sırayla dizilmişse artık bir insan yaşamında, sevilmeyi özlemeye başlamıştır. Sadece şefkatli bir ses ve o sesin tek bir hecesi bile yeter yağmurlu bir günü güneşli bir gün yapıvermeye.."
"Şu an yanında olmayı, dünyaya bin yıllığına yeniden gelmeye değişmem.."
Ahmed Arif
Ahmed Arif
Reklam
Sen el kadar bir kadınsındır Sabahlara kadar beyaz ve kirpikli Bazı ağaçlara kapı komşu Bazı çiçeklerin andırdığı İş bu kadarla bitse iyi Bir insan edinmişsindir kendine Bir şarkı edinmişsindir, bir umut Güzelsindir de oldukça, çocuksundur da Saçlarınla beraber penceredeyken Besbelli arandığından haberli Gemiler eskirken, deniz eskirken limanda Sevgili.. - Cemal Süreya
"Hâlâ ikili ilişkilerde, 'aslında ne yaparken ne demek istediğimizi' anlamakta güçlük çekebiliyorum."
'Bir çift göze âşık olursun, sonra bütün gözlere kör.'
Cemal Süreya
Cemal Süreya
"Bu sabah bir daha düşündüm de 'insan sadece kendisi için seviyor karşısındakini' sorumluluğu fazla gelince kaçıyor."
Reklam
Sokağın tavanı kadar 🤍
"'Rüzgâr tersten esiyordu, hoca bana takmıştı, müdür zaten onu kolluyordu, filancanın yeğeni, bilmem kimin yakınıydı' diyerek kendi başarısızlığınıza kılıflar buldunuz mu? Hiç ama hiç tanımadığınız bir insan hakkında kalabalıklarda 'hiç sevmem ben onu' dediniz mi? 'Neden' diye sorulduğunda 'ay bilmem, hiç içten bulmuyorum onu' diye suratınızı buruşturdunuz mu? Gerçekten kendi kendinize karşı ne kadar samimi olduğunuzu tarttınız mı hiç? Yoksa biz içtenlik paranoyası içinde samimiyetsiz bir topluluk muyuz? Bunu hiç düşündünüz mü?"
"Oyunuzu vermeyip 'Bu ülke adam olmaz kardeşim' diye söylendiniz mi? Yere göğe koyamadıklarınıza bir gün 'Kim bu yahu!' diye bir kenara ittiniz mi? Kaçak dövüşenleri, namussuzları, hainleri aranıza alıp onlara alkış tuttunuz mu? Kara parayla yaşayanları 'ünlü iş adamları' diye kabullendiniz mi?.."
7bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.