Herhangi bir sebepten ötürü atmosfer yıkılsa; soluduğumuz hava, nefes, kesilecek ve tüm insanlar tek tek düşmeye başlayacaktır. Ne muazzam bir şey değil mi, havanın içinde görmediğimiz bir element, oksijen, bize hayat sunuyor. Ciğerlerimiz onu alıp yaşama dönüştürüyor. Öyle muhteşem bir denge ki, her şey şu an bir yaşam için birleştirilmiştir.
Haklı
Bunlar İtalya'daki tüm kaldırımlarda, tüm evlerde ve entelek­tüellerin buluştuğu tüm lokantalarda her gün duyulan konuşma­lardır. Bir dansı veya bir şarkıyı, hoş herhangi bir ezgi ve uygun di­zelerle birleştirmeyi başaran herkes zeki olarak adlandırılır. Sulu boyayla (gerçekmiş gibi görünen) çiçekler çizmeyi bilen kişi zeki, alçıdan bir Beethoven'ın karşısında piyanonun tuşlarına zarifçe basan kişi zeki, bir deprem faciasını duygu yüklü bir zarafetle tarif etmeyi bilen kişi zeki, hatta kestane yontucuları ve Havana purolarının dumanına karışarak savurdukları fikirlerle başkaları­ nın zekasının keyfini süren çağdaş çömezler bile zeki. Bir kez daha soruyorum sizlere: Aranızda zeki olmayan kim var? Hiçbir şey yapmayanlar da zeki, politikacılar da, gazeteciler de ... Kısacası ilk ve son kez söylüyorum: Zeki olduğumu söyleyen kişi beni incitir. Benim zeka sahibi olduğumu söyleyen kişi beni üzer. Ben sizin zekanızı yadsır ve onu gazetelerle birlikte helaya ata­ nın. Size açık açık söylüyorum: Zeka benim için vasatlığın yük­ sek rütbesinden başka bir şey değildir. Zeka, aklın herkesin kav­rayabileceği, takdir edebileceği ve sevebileceği üstün bir halidir. Zeka, kolaycılıktan, araştırmadan, düşünceden, süslü klişelerden ve hanımların, profesörlerin, avukatların, dünya insanlarının, meşhur aydınların, kısacası yarım, yerle gök, cennetle cehennem arasında kalanların, hem hayvani doğalarının derinliğinden hem de engin zekadan aynı derecede uzak olanların hoşuna giden bi­raz sahte insanseverlikten oluşan lezzetli bir karışımdır.
Reklam
Soruyorum sizlere;
Allah'ı bulan neyi kaybetmiş?
298 syf.
·
Puan vermedi
"Dünyayı okuyan, filmler seyreden ve böylelikle dönüşen insanlar değiştirir." . Öncelikle belirtmek isterim ki ;kitabı okumaya başlamadan önce çayınızı yada kahvenizi hazırlayıp öyle başlayın. Zira sohbet çoook koyu.️. Birbirinden değerli sanatçılarla, daha doğrusu sanatın ustaları ile bir araya gelip sanatın her dalından, dünyadan, geçmişlerinden, yaşamlarından sohbet etmek paha biçilemez bir duygu olsa gerek... Kerem Bey'i biraaazz kıskandım diyebilirim Tüm söyleşiler birbirinden samimi ve çok güzeldi. Ama en sevdiklerimden biri Mario levi'nin söyleşisi oldu. Neden bilmiyorum. Çok huzur dolu geldi her cümlesi ruhuma. Açıkçası kitap, buram buram samimiyet kokuyor. Yekta Kopan, Rasim Öztekin, Ayla Algan, Hakan Bilgin, Ezel Akay, Metin Akpınar, Ahmet Ümit ,Derviş Zaim... hangisini daha yazayım bilemiyorum. Ayrıca altını çizdiğim not aldığım bir çok kitap adı oldu. Liste kabardı anlayacağınız. Kısaca sizlere çok şey katacak bir kitap "Ustalara Soruyorum." . ️İnsanlık hangi dilde, hangi dinde olursa olsun birbirinin hikayesini dinlemez oldu. Biz mizahı da, şakayı da, acıyı da, derdi, de, öfkeyi de bu hikayeleri dinleme çabasını göstermediğimiz için unuttuk. Bu çaba aslında insan olmak anlamına geliyor. Bir taşın, bir denizin, bir dalganın, kutupda eriyen giden bir buz kütlesinin, yanıp tutuşan ağacın hikayesine kulak kabartmamız gerekiyor. İnsan olmak bu! . Yekta Kopan . #ustalarasoruyorum #kerembozkurt
Ustalara Soruyorum
Ustalara SoruyorumKerem Bozkurt · Ayzıt Yayınları · 201946 okunma
480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Yaşar kemal , yurt içinde yurt dışında yüzlerce ödülün sahibi büyük en büyük yazar . Masalsı doğa betimlemeleri ile öylesine kendinizden geçiyorsunuz ki diğer romanlarını da zihninizde okuma sırasına koyup bir an önce bitirip diğerlerine başlama telâşıdır alıyor benliğinizi .. ince memet ki bir efsane olduğunu hatırlıyorum taa lise yıllarımda okumuş çok etkilenmiştim ve şimdi soruyorum kendime neden yarım bırakmışım da yaşar kemalin diğer romanlarını okuyup tamamlanmamışım diye hayıflanıyorum kendimce yenice olgun yaşımda elime aldığım bu 2 romanı da bir çırpıda okudum . Yapmurcuk kuşu , kimsecik 2 . 3. Romanıda var bu dizinin ve bu 3 leme yaşar kemalin kendi hayatından bir esinlenme , babası ölen bir çocuğun korkusunu uçsuz bucaksız çukurova ortamı tasvirleriyle inanılmaz işlemiş tadından yenmiyor, yaşar kemal bu 2 romanında tekrarlarından vazgeçmesede muhteşem anlatımı ile sizi asla sıkmıyor anlatıma kendinizi kaptırıyorsunuz . Bir yaşar kemal belgeselinde izlemiştim babam öldük den sonra hissettiğim korku üstüne sayfalarca yazdım yıllarca mezarına gidemedim demişti. Kimin öldürdüğü ise gerçekden enterasan beklenmeyen akla bile gelmeyen biri ... bunu öğrenmekde sizlere kalsın ... bana kalan bu romanın 3. cildine başlamak zira hala sonuçlanmadı ... iyi okumalar
Yağmurcuk Kuşu
Yağmurcuk KuşuYaşar Kemal · Tekin Yayınevi · 1980996 okunma
Saksıdaki çiçeği seviyorsunuz; Fakat; Kaldırımdaki çiçeğin üstüne basıp geçiyorsunuz... Şimdi soruyorum sizlere... Sevilen nedir..? Çiçek midir; Yoksa Bulunduğu yer (makam-mevki) midir?
381 öğeden 321 ile 330 arasındakiler gösteriliyor.