İnsan tarih okudukça, ama okullu çocuklar için hazırlanmış sansürlü basımlardan değil, her çağın kendi yetkili ağızlarından okudukça, midesi bulanır.
Düşünen insan için, tüm Fransız Devriminin en trajik olayı, Marie Antoinette’in kraliçe olduğu için öldürülmesi değil, Vendee’li aç köylünün feodalizmin çirkin davası uğruna seve seve ölüme gitmiş olmasıdır.
"Dilediğiniz gibi anayasa, seçim hakları çıkarın, en liberal kanunları yazın, sosyalizm veya komünizmin mucizevi gücüne inanın ama eğer bizim binlerce çocuğumuz hayata küçük, pislik bir insan olarak başlarsa yaşamın tüm alanlarında hayatımız fakir, çirkin ve acınacak halde kalır. Memurlarımız dikkatsiz olur. Bakanlarımız siyasi yalancılar olur. Milletvekilleri halkın üzerinden geçinen spekülatörler olur. Okullar yeni neslin aklını ve kalbini kurutan bir mekân olarak kalmaya devam eder. Habercilik, güzelliğini satarak yaşayan bir sokak kadınına dönüşecektir."
Sayfa 122
Bir arkadaşın acısına üzülmek sempati gerektirir ancak aynı arkadaşın başarısına sevinmek çok sıkı bir kişilik -esasen tam da bireyselliğe adanmış bir karakter gerektirir.
Sayfa 54 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Üç çeşit despottan bahsedebiliriz. Beden üzerinde baskı kuran despot. Ruh üzerinde baskı kuran despot.
Ruh ve beden üzerinde baskı kuran despot. İlkinin adı Prens'tir. İkincisinin adı Papa'dır. Üçüncüsünün adı Halk'tır.
Sayfa 48 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Zaten toplumdaki herkes hastalıklıdır çünkü hiç kimse hiçbir şeye hiçbir açıklama getiremez.
Sayfa 36 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
İnsan yoğun, dopdolu, kusursuz yaşamak ister. Başkalarına kısıtlamalar getirmeden ya da o kısıtlamalar altında yaşamadan yaşayıp gidebildiğinde ve bütün eylemleri ona haz verecek şeyler olduğunda, o da daha aklı başında, daha sağlıklı, daha uygarlaşmış olacaktır.
Sayfa 125Kitabı okuyor
Modern suçun anası günah değil, açlıktır.
Özgür olmak isteyen kişi asla uyumlu olmamalıdır.
Sayfa 25 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Peygamberlerin ve sahabelerin insan hakları ile ilgili sözlerini sosyalizm ve komünizm ile ilişkilendirip ideolojilerine meşrutiyet kazandırmaya çalışmak... Sen ne münafıkça bir hareketsin!