“kamelya, birden alevleniyormuş gibi ışık saçan, birden hevesi kaçmış gibi solan, sonrasında da bir şekilde harika olmayı başaran bir çiçekti. onun kadar insanı taklit eden başka bir çiçek yoktu. ne zaman dağ girintilerindeki kamelya çiçeklerini görsem büyücü kadın aklıma geliyordu. siyah gözleriyle insanları oltaya getiriyor, onlar fark edemeden tatlı kokan zehrini damarlarına doğru üflüyordu. fark ettiklerinde artık çok geç oluyordu.”