Kaybettiğimiz ruhlara, Tam 13 yıl oldu. Eğer Tanrı varsa ve canı sıkıldıkça dünyayı çeken uydusundan burayı izliyorsa, benim gibi kadınların kanallarına denk geldikçe kanalı değiştiriyordur. Bizi eski bir Türk filmi dramında bayağı buluyordur, yüksek zümre edebiyatını seven züppe yaratıcı. Ondan ölesiye nefret ediyorum,
"5 Aylık gezim sonrasında Meksika hakkındaki tek nefeslik görüşüm; Her daim bir yolu kapatıp, protesto yapıyor olabilirler. Bira, müzik ve tacos onlar için vazgeçilmez üçlüdür. Bunların yanına bir de futbol eklersen onlardan mutlusu yoktur. Amerikalıları sevmez, seni gördüğünde Amerikalı mısın diye sorar, Turco lafını duyunca hemen şekil
Reklam
Değerli Aysel Doğan Hanımefendi'nin izni ile, yaşamından ufak bir kesiti paylaştığı kitabını buraya da taşımak isterim. Kitap basında tükenmiş, sponsor bulunamadığı için tekrar basıma verilememiştir. Kaydedip pdf dosyası yapabilir, çıktı alabilirsiniz. ilk baskı ismi; 'anılarım, acılarım ve şizofreni' ikinci baskısı ise; '18 yaşında uyudun 29
Az evvel kartpostallı, Nazım Hikmet ayraçlı, okumak istediğim ama kütüphanemde olmayan iki kitabı yılbaşı şeyisi olarak postacıdan aldım. Şu anda dünyadaki sayılı bahtiyarlardan biriyim. :) i.hizliresim.com/MLEVb2.jpg
The Egg By: Andy Weir Translation: Selin Çıray Öldüğünde evine gidiyordun. Trafik kazasıydı. Özellikle dikkat çekici bir şey değil, ama yine de ölümcül. Arkanda bir eş ve iki çocuk bıraktın. Acızı bir ölümdü. İlk Yardım Ekibi seni kurtarmak için ellerinden geleni yaptı, ama işe yaramadı. Vücudun o kadar kötü bir şekilde parçalanmıştı ki, inan
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.