İkili yaşamın sonunda iki kez ölünür.
İnsan bu ikili yaşamı sürdürürken farkında olmadan birinde ölebilir. Kimi zaman ölüm canlı olanı yanına çeker. Çoğunlukla insan yüzlerinin bir bölümü canlıyken diğer bölümü çoktan ölmüş gibidir.
İkili bir yaşam insana iki kez ölme hakkı tanımaktadır. O zaman neden aynı anda iki tutkulu aşk yaşanmasın ki? Bu aşklar paralel bir şekilde yaşandığı sürece sorun yoktur. Ancak birbirine karışmaya başladıkları anda durum tehlikeli bir hal almaktadır.
İnsan zaman zaman yaşamaktan -bu iki yaşamın birinden- bıkıp, diğerine sığınabilir. Bir yaşamdan çekilip, ötekinde var olmayı sürdürebilir.
Yaşamlardan birinde öldüğünde, onun yerini yaşamın kendisi almaktadır. Tıpkı gölgesini yitiren adamın, kendi kendinin gölgesine dönüşmesi gibi.