Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Talha Hakan Alp'in irtidat devresiyle sufi devresi arasında Hakikat-ı Muhammediye meselesiyle alıp veremediği bir şeylerin bulunduğu bir ara devre vardı. Olmasaydı da olurduk dediği konuşmaları var. O devreye ulaşan insan her şeyi bitirmeye çok yaklaşmış bir insandır. Çünkü oraya ulaştıktan sonra Muhammed'siz (صلعم) bir kâinat tasavvur edebilirsiniz. Şöyle bir şey olur; yani Tanrı bir kâinat zaten yaratırmış, ama işleri çekip çevirsin, iş yapsın diye bir de Muhammed (صلعم) yaratıp göndermiş. O olmasaydı da olurmuş gibi. Bu korkunç, çıldırılası bir düşünce. Buradaki insan bir ayağının ucunu kapıdan dışarı uzatmıştır. Onun için, anne babalar çocuklarına bir Muhammed (صلعم) muhabbeti vermeli ki, ellerinin tersiyle kendi anne babasını itebilecek kadar. 'Fedâke ümmî ve ebî'den ne anlıyorsunuz? İnsan bir beşer hakkında bu sözü söyleyebilir mi? Bu sahabe ne için fedâke demiş, anlıyor musunuz? Onun için, Hz. Peygamber'i evlâd ü iyâline varlığın esası diye anlatmayan adamın Allah belasını vermiştir. Bugün meşhur olan bu mürtetliklerin çoğundan da bu adam sorumludur. Ben böyle bildim.
"MÜRTED" HAKAN TALHA ALP ve YEDİĞİ HALT...
- Talha Hakan Alp'in (Mıstafa Goldziher'i de neşelendiren) şu twitine bir bakın hele!!! Tercih ettiği inançsızlıkta hiçbir konuda hiçbir sınır yok iken, İslâm'ın sınırlı ve şartlı imtiyazlarını diline dolama hadsizliği de gösteriyor ki; derdi hakikat arayışı değil artık!... (En başında beri de değildi, bunu anlatamadık maalesef bazı
Reklam
Talha Hakan Alp
put kıran balta da bir gün putlaştırılabilir.
Talha hakan alp'in isagoci kitabı elimde olduğundan eser müessirden kavranır hesabınca takip ediyordum. Ta ki Eşref hocanın derslerini görene kadar. Sadece Muhassal derslerinden haberim vardı. Onun derslerini izlemeye başladığımda işte aradığım bu diye ilk 30 dakikasını dinledikten sonra dedim. Çünkü bu ilmin neden var olduğunu, aristo hangi eleştirilerle bunu kurmaya kalktığı görmek müthiş zevk veriyor. Bunun dışında Eşref hocanın klasiğe yaklaşımı ile son dönem mantık ve düşüncesinden daha çok etkilenen Talha hakan alp arasındaki anlayış ve yaklaşım farkları da dikkat çekici. Ben Eşref hoca taraftarıyım.
Mecaz; ilmin elinden cehlin eline düşse, hakikata inkılab eder, hurafata kapı açar.” Üstad Bediüzzaman Haddini aşan zıttına inkılab eder. Mecaz, mecaz olduğu müddetçe ve nisbetçe mecazdır. Başka deyişle kendisini bir hakikatin eteğinde tutan makul/maruf bir alaka sayesinde ve nisbetinde mecazdır. Taşıyamayacağı kadar abartılı yük yüklemek mecazı meczupça hezeyanlara dönüştürür. Talha Hakan Alp
instagram.com/p/CzlGSmHN05q/?... Talha Hakan Alp'in (Mıstafa Goldziheri de neşelendiren) şu twitine bir bakın hele!! Tercih ettiği inançsızlıkta hiçbir konuda hiçbir sınır yok iken, İslâmın sınırlı ve şartlı imtiyazlarını diline dolama hadsizliği de gösteriyor ki; derdi hakikat
Reklam
Tartışma Muhammed Taki Osmâni yaptığı bir konuşmada şöyle dedi: “Şunu unutmamak gerekir: Tartışma öyle bir şeydir ki insanın iç âlemini tamamen mahveder. İmam Mâlik'e nispet edilen bir söz vardır: “Tartışma, ilmin nurunu yok eder.” Bu hâl genellikle âlimler arasında vuku bulur; çünkü her âlim kendisinin daha fazla bildiğini düşünür. Bir
Sanırım 2020 yılıydı, Türk-İslam geleneğinin 'golden boy'u Talha Hakan Alp, Twitter'dan; "Tanrı'nın varlığı hakkında sorunum yok ama sıfatları üzerine kuşkularım var" diye tweet atmıştı. O gün çok ses getirdi, hatta deist oldu diyenler çıktı. YouTube kanalında ve Twitter'da meramını kaç kez dile getirmek istedi ama hep tehdit edildi ve bu yüzden suskun kalmıştı. Dücane Hoca, Mustafa Öztürk'ten sonra onu konuk almış. Gerçekten dopdolu bir yayın olmuş. Felsefeyle ilgilenen, ülkemiz gerçeklerinin farkına varmak isteyenler yayını izleyebilir, çok değerli bir arşiv oldu bizler için. youtube.com/live/YxmHKYNHJY...
Bir ara açtığım ama kullanmadığım blog sayfamdan
Çoğunu okumadım sağdan soldan derledim: Aşkın Şehidi - Ahmet TURGUT (Bozkırın Sırrı Türk Peygamber romanını öneririm) Aşkın Elçisi - Ahmet TURGUT Aşkın Secdesi - Ahmet TURGUT
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.