fakirlik, ne ahmaklık (nâdânî), ne acizlik (acz), ne zorlama (zecret), ne bilgisizlik (gaflet), ne haz verici şeyleri elde etme gibi tamahkarlık, ne mevki, ne şöhret ne cömertlikle anılmak, ne cehennem ateşinden korkma, ne ahiret mükafatını isteme itibariyle değil, aksine insanın seyr u sülûka yönelmesi ve Yüce Hakk’tan başka hiçbir perdenin bulunmadığı hadde kadar İlâh’a doğru yönelerek O’nun hakkını gözetmekle uğraşması için insanın dünyevî şeylere az ilgi göstermesi itibariyledir. İşte zühdün şubelerinden olan fakirlik, gerçekte bu tür fakirliktir.
Dünya değişir mi? Biz varlıkların bu sözde insan için göreceli lafları günlük yapmakta olduğumuz bu yaşam zarfında ne yapıyoruz? dogmatik konular ile sonu gelmeyeceğini düşündüğü; bilmiyorum sorgulamak hemen ucunda boyut atlamak olamaz.
Nedir bu sonu gelecek bedenin kendini kapayacağı bir yok oluş içinde, amansız yitip gitmekte olan bedenlerin