"Her insanda sürekli iki arzu vardır; bir Tanrı'ya doğru, öteki Şeytan'a doğru. Tanrı'ya sığınış, bir yükselme isteğidir; şeytanın yahut hayvanlığınki ise bir iniş mutluluğudur."
-Baudelaire, Kötülük Çiçekleri
İspanyol sömürgecilerinin kişilik ve davranış biçimlerindeki bu anlaşılmaz çelişki bir kere daha kendisini gösteriyor. Koyu bir Hıristiyan olan bu insanlar, bir yandan dindarlık ve inanç bütünlüğü içinde, içten gelen kutsal bir duyguyla Tanrı' ya sesleniyorlar, öte yandan da insanlık tarihinin gördüğü en rezil davranışları yine bu Tanrı adına sergiliyorlar. Cesaretin, özverinin ve nefsi feda edip her türlü acıya katlanabilmenin kahramanca örneğini verebilecek bu insanlar, insanlık adına utanç verici bir biçimde birbirlerini aldatıyorlar ve birbirleriyle çekişiyorlar.
Her insanda, her zaman, eşzamanlı iki eğilim vardır; biri Tanrı'ya doğru, öteki Şeytan'a doğru.
Tanrı'ya ya da tinselliğe sığınış, basamak basamak yükselme isteğidir; Şeytan'a ya da hayvansallığa sığınış ise bir iniş sevincidir.