Kadın-Oluş
Deleuze ve Guattari cinsiyet farklılığının gerçekliğini inkar etmez. Bunun basitçe öznelliğin kuruluşunda yatmadığını savlarlar. Onlara göre Erkek / Kadın ikili çifti, kişiyi tanımlayan kategorik şebeke üzerindeki kenetlenmiş koordinat kümelerinden bir tanesidir. Bunlar hiç kimseye (Personne) tekabül ederler. Bunlar boş kategorilerdir.
Carl Gustav jung: "Tanrıya bağlanmayan bir birey dünyanın fiziksel ve ahlaki kışkırtıcılığına kendi kaynakları ile direnemez." diyor ve Tolstoy ekliyor;"ancak Tanrı'ya inandığım sıralarda yaşadığımı anladım." Duanın ve inancın gücünü unutmayın ve Allah'a sığının...
Reklam
Carl Gustav jung: "Tanrıya bağlanmayan bir birey dünyanın fiziksel ve ahlaki kışkırtıcılığına kendi kaynakları ile direnemez." diyor ve Tolstoy ekliyor;"ancak Tanrı'ya inandığım sıralarda yaşadığımı anladım." Duanın ve inancın gücünü unutmayın ve Allah'a sığının...
...toplum düzenini sağlamak üzere en sert ve amansız cezaları öngörmekten geri kalmayan (örneğin şarap içimini yasaklatan, ya da hırsızın bileklerinin kesilmesini emreden) bir Tanrı’yı: “Köleliği yasaklarsam toplumda kargaşalık çıkar" mazeretine sığınmış gibi göstermek, Tanrı fikrini küçültmekten başka bir şey değildir.
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Zweig'in İhtişamlı İnsanları
Zweig'in insanlık tarihine, dünyanın bugünkü dünya olmasına olumlu veya olumsuz yönde katkida bulunmuş insanları anlattığı güzel eseri. Kitabı etkileyici kılan en önemli özellik Zweig'in eşsiz kelime seçimleriydi. Olayları öyle kelimelerle ifade etmeyi tercih etmişti ki hayran kalmamak elde değil.Bazi kısımlarda aşırı ayrıntıya girmesi metnin akıcılığını kesse de bu durumun eserin kalitesinden bir şey kaybettirdigini düşünmüyorum. En etkilendiğim uc bölümü de buraya bırakıyorum: Tolstoy'u anlatan "Tanrı'ya Siginis", Kıtalararası telgraf hattının kurulmasını anlatan "Okyanusu Asan İlk Sözcük" ve Güney Kutbu'nun keşfini anlatan "Güney Kutbu İcin Mücadele".
İnsanlığın Yıldızının Yükseldiği Anlar
İnsanlığın Yıldızının Yükseldiği AnlarStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20195,6bin okunma
şeriatçının kölelik konusundaki diğer iddialarındaki isabetsizliklere değinelim. Bu iddialardan biri şöyle: "Kölelik Araplar arasında yerleşik bir kuruluş idi. Eğer Tanrı köleliği bir anda kaldırmış olsaydı, halk ayaklanır, kargaşalık olurdu." Öte yandan toplum düzenini sağlamak üzere en sert ve amansız cezaları öngörmekten geri kalmayan (örneğin şarap içimini yasaklatan, ya da hırsızın bileklerinin kesilmesini emreden) bir Tanrı'yı: “Köleliği yasaklarsam toplumda kargaşalık çıkar" mazeretine sığınmış gibi göstermek, Tanrı fikrini küçültmekten başka bir şey değildir.
Reklam
288 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.