Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bilincinin tanımadığı kısımlarından çıkmışa benzeyen tarif edilmez bir sıkıntı, tüm varlığını kaplıyor, içine belli belirsiz bir keder salıyordu.
Sayfa 9 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okuyor
Güzelliğinden saatlerce bahsedebilirdim. Her bir çilini, yüzündeki çizgileri, vücudunun her bir kıvrımını tüm detaylarıyla tarif edebilirdim. Anastasia güneş gibiydi, insanın içini ısıtacak ve göz kamaştıracak kadar güzeldi. Ama dürüst olmak gerekirse onu en sevdiğim insan yapan asıl şey bu değildi.
Sayfa 409 - Olimpos YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Aslında ikisinin de aklından geçen aynı şeydi. Derin ve tarif edilmez bir korku. Biri aşktan diğeri kaybetmekten korkuyordu.
“Yolu tarif edebilmenin mümkün olduğunu sanırız. Sokaklara, köylere, şehirlere verdiğimiz isimlerden öte değildir tarifimiz. Yol tarifsizdir. Yolcunun yüreğindeki çentiklerdir.”
Mandalina yememiş birine tadını tarif edebilir misin?
Sevgili ve Muhterem Üstadım!
Sözlerinizin (yani Risalelerinizin) her biri birer deva-yı azîmdir. Sözlerinizden pek çok feyz alıyorum. O kadar ki, okudukça tekrar etmeyi istiyorum. Ve tekrarında duyduğum İlahî bir zevki tarif edemeyeceğim. Bugün Sözlerinizden değil hepsini, bir tanesini alan insaf ile okursa, hakkı teslime ve münkir ise gittiği yolu terke, fâsık ise tövbeye mecbur olacağına kat'iyyen ümidvarım. Hüsrev
Reklam
"Tarihi tekerrür " diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mu ederdi? Mehmet Akif
İmparatorluk sadece dinle değil; hukukla ve müesseselerle, halkın yaşayışı ve kültürle tarif ve tesbit edilir. 15. yüzyıla kadar imparatorluk rolü oynanmıyor yaşanıyordu. Sonra özellikle Rönesans Avrupa’sında imparatorluk bir unvan ve tiyatro haline geldi.
“Türklerin kahramanlığını, savaş kudretini ve fetânetini kim tarif edebilir!”
Sayfa 44 - Lopus YayıneviKitabı okuyor
Daha iyi alışkanlıklar edinmenin tek bir doğru yolu yok ama bu kitap benim bildiğim en iyi yolu, nereden başlarsanız başlayın ya da neyi değiştirmek istiyor olursanız olun etkili olabilecek bir yöntemi tarif ediyor.
Reklam
Beyoğlu'nun, Cihangir'in o kışkırtıcı kalabalığında, tarif edilemeyen bir çekicilik vardı:Caddede birbirilerine çarpa çarpa yürüyen kızlı erkekli öğrenci kalabalığı, iki yana sıralanmış müzik dükkanlarından yükselen etnik müzik karmaşası, koftecilerden, hamburgercilerden yayılan kokular,genc kız kahkahaları, sinema afişleri,genç yüzleri parlatan ışıklar, sanat galerileri,çevreyi şaşkın şaşkın süzen turistler,rock,caz,hip-hop kulüpleri,türkü barlar,pos bıyıklı erkekler, travestiler, uzun saçlı küpeli oğlanlar, pavyonlardan çıkan yıpranmış, ağır makyajlı konsomatrisler, Balık Pazarı'nın çıldırtıcı yeme içme şehveti, çıplak ampuller altında pırıl pırıl pırıldayan balıklar,renk renk meyve,sebze yığınları, peynir, pastırma dükkanlarından yayılan çemen kokusuna karışan ağır anason...
İnsanoğlunu “ Tarih bilincine sahip olan hayvan” diye tarif etmemiz mümkündür. Yaşayan mahlukatın, yaratıkların içinde geçmişini bilen, merak eden, bilmeye çalışan ve bilinç uzanımları kuran tek yaratık insandır. Bu bakımdan insanı tarih bilgisinden ve tarih bilincinden soyutlandıramayız.
Ben, duvar diplerini giyineceğim Kimseye kapısından yakın olmayacağım Ağzımı kuyulara vereceğim Beni kim beklemiyorsa ona gideceğim Otların ıssız mevsimini seveceğim Bir yağmur hükmü olacağım Mutluluğu, pişmanlığı bir bileceğim Sitemlerinizden eksileceğim Kum sahiplerine suları göstereceğim Kimin uzağı varsa kalbi var diyeceğim Kirpilerin
Sayfa 40 - Kırmızı Kedi
Dert, derdimdi, uzaktaki bir şey değildi; tıpkı hayalim ya da idealimin olduğu gibi. Körün cenneti, mutlu olabileceği bir karanlıktır ya o hesap. Kendisi, aydınlık ışıltılı diye tarif eder de, aydınlık ne, ışık ne? Neyse...
Büyük edipler büyük ruh bilimcilerdir;adını koymakta zorluk çektiğimiz bir duygu ve hâli bizim için tarif ederler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.