İlk cümlesinden son cümlesine kadar nefesim kesilerek okuduğum bir kitaptı. Başından beri sonunu bildiğimiz, ama o sona gelene kadar her ayrıntısını ince ince işleyen harika bir akışı vardı. Fakat çevirmen bu akışa öyle bir müdahale etmişti ki maalesef çoğu cümleyi döne döne okudum anlayabilmek için. Hatta Pedro ve Pablo’dan kim askere gitmiş, kim hastalık kapmış, kim daha olgunmuş anlamadım hatta anlamak için de uğraşmadım. Muhtemelen İspanyolca’nın İngilizce’ye çevirisinden Türkçe’ye çevrildiğini düşünüyorum. Bir İngilizce öğretmeni olarak bu kadar relative clauses karmaşasını böyle açıklayabilirim.