Fransizca, İngilizce, Almanca soğukkanlılıkla düşünen insanlarin; Arapça ve Farsca gibi diller ise kutsal gizemleri duyuran, yığınları arkalarindan sürükleyenlerin dilidir. Kuzey dilleri yazmaya uygunken güney dilleri yazıldıklarında yaşamlarını ve sıcaklıklarını yitirirler. Doğuluların niteliklerini kitaplarıyla yargılamak, bir adamın resmini cesedine bakarak yapmaya çalışmak gibidir.