“Görme Biçimleri’’ adlı eser, 1972’den günümüze, yağlıboya resimden reklamlara, görselliği ve imgeleri anlamanın, eleştirel bir görme biçiminin manifestosu olmuş, Berger’in BBC kanalı için yaptığı bir televizyon dizisinden kitaplaştırılmıştır.
Görme, konuşmadan önce gelmiştir. Çocuk, konuşmaya başlamadan önce bakıp tanımayı öğrenir.’’ sözüyle başlayan yazar, bizi çevreleyen dünyada kendi yerimizi, çevremizi fark ederek, anlayarak ve anlamlandırarak hayata başladığımızı ifade eder. Anlamlandırma safhasından sonra kazandığımız düşüncelerimiz ve inandıklarımız, nesneleri görüşümüzü etkiler. Bir şeyi gördükten sonra görülebileceğini fark eden insan, nesnelerle arasındaki ilişkilerini dikkate almaya başlar. İmgelerin insanın bir yapısı olduğunu savunan yazar, çoğu kez imgelerin özde/temelde aynı kaldığını; değişenin ‘’ifade ve görme biçimi’’ olduğunu vurgulamaktadır.