Benim gerçekten ilk sevdiğim, tüm çocukluk özlemlerim içinde sevgiyi verebildiğim, alabildiğim bir insan, ilk insan. Son insan. Onu tanımayabilirdim. Ama insanın kendisi kadar duygulu bir insanla bir sevgiyi bölüşmesi, birbirine sevgiyi aktarması ve o insanla bir arada yaşaması o kadar güzel, ama o kadar zor ki.
Ama her şeyden önemli olan, yaşayabilmek...Biz, kimse ile yaşayamıyorsak da, kendimizle yaşayan, kendi içimizde gece gündüz mücadele eden insanlarız.
Reklam
Dünyanın çelişkileri de tabii ki her bireye yansıyor. Yaşam doğal gidişinden çoktan çıktı… Bir kentte doğup yaşayan, çalışan ve ölen insanlar giderek azalıyor. Herkes başka yerlerde, dünya küçüldü.
Çok üzücü çokk ..
“..,aynı çocukluk düşleri gibi, küçük boşluklara düştüm. Uykuda ölecek gibi olunca bir ses “Tezer” deyip beni uyandırıyor.”
Sayfa 65
"...Sabah görüştüğümüzde bir kez daha bu ülkeyi terk edeceğine yemin ediyor. Mücadeleyi sürdürme lafları ediyorum ben, o ise, "burası bizim yurdumuz değil ki, burası bizi öldürmek isteyenlerin yurdu!" diyerek sürekli yineliyor... Hâlâ da öyle değil mi? "
Aslında memnunluk ya da rahatsızlıklarımızın tümü kendi içimizden kaynaklanmıyor mu?
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.