FELSEFİ VE BİLİMSEL YANILGILAR
Celal Çelik
Doğuştan sonsuzluk duygu ve düşüncesine sahip olan insanoğlu “Ben nereden geldim, görevim nedir, sonum ne olacaktır?” diye sormuştur. Akıl yoluyla gerçeği ve mutluluğu bulmaya çalıştığını iddia eden filozoflar da, tarih boyunca ortaya koydukları sistemleriyle bu sorulara cevap vermeye çalışmışlar, ancak tatminkar, açık, tutarlı ve
Tarihsel Özet
* Darwin’den önce de evrimle ilgili geliştirilmiş düşünceler vardı; ancak evrimin işleyiş mekanizmasını ortaya koyan ve bunu kanıtlarla destekleyen ilk kişi o oldu. (s.23)
* Darwinizm ortaya çıktığı dönemden bu yana, kimilerini kendi katı gerçekliklerinin bir dayanağı olarak kullanılmış ve bu nedenle saygınlığı yara almıştır.
Dünyanın temsili, tıpkı dünyanın kendisi gibi, erkeklerin eseridir; onu mutlak doğru saydıkları kendi bakış açılarından tanımlanır
Simone De BEAUVOİR
Kişisel olanın siyasal olması bir teşbih, bir metafor ya da bir analoji değildir... kadınların kadın olarak yaşadıkları ayırt edici deneyimlerin, toplumsal olarak kişisel- özel, duygusal, içselleştirilmiş, tikel, bireyleştirilmiş, mahrem- bir biçimde yaşanmış alan içerisinde gerçekleştiği anlamına gelir. Dolayısıyla kadının konumunun siyasetini bilmek kadınların kişisel yaşamlarını bilmektir.
Sayfa 33 - MetisKitabı okudu
Kişisel olanın siyasal olması bir teşbih, bir metafor ya da bir analoji değildir... kadınların kadın olarak yaşadıkları ayırt edici deneyimlerin, toplumsal olarak kişisel- özel, duygusal, içselleştirilmiş, tikel, bireyleştirilmiş, mahrem- bir biçimde yaşanmış alan içerisinde gerçekleştiği anlamına gelir. Dolayısıyla kadının konumunun siyasetini bilmek kadınların kişisel yaşamlarını bilmektir.
Dünyanın temsili, tıpkı dünyanın kendisi gibi, erkeklerin eseridir; onu mutlak doğru saydıkları kendi bakış açılarından tanımlanır
Simone De BEAUVOİR
İnsan açısından doğa, ona ne ad koymak isterse odur. Insan doğayı, kendi koyduğu adlara göre ve yine kendi seçtiği ilişkiye ve perspektife göre algılar
Ernest Schachtel
Doğayı adlandırmak bilimin özel işidir kuramlar modeller ve tanımlar incelikle işlenmiş adlardır bilimci bu adlandırma edimleri yoluyla doğayı kendi seçtiği ilişki ve perspektife görev aynı anda hem kurar hem de sınırlar Elbette tek tek bilimciler kendi ilişki ve isteklerini bağımsız olarak seçmezler. bilimsel topluluk ve bu topluluğun bir parçası olduğu kültür içinde sosyalleşme sürecinin bir parçasıdır bunlar. dolayısı ile ilişkiye perspektif adlandırma sürecinin ilk aşamasını oluşturur. iş başındaki bilimcinin yararlanabileceği dilsel alt kümenin çerçevesinin çizildiği aşamayı...
Artık insan boşluğu canlı bir biçimde doldurmadığından, ölü bir biçimde doldurmayı öğrenmiştir