Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
tuana
tuana
@tuanamir
20'sinde, yaşamın ağırlığına kitaplarla katlanan biri.
ahbvü
Ankara
3 Şubat
45 okur puanı
Şubat 2023 tarihinde katıldı
Uzunluğu 57 sayfa kadar olan ve başladığım gibi bitirdiğim kitaptır. Adından da anlaşılacağı üzere, kitabın içinde Kafka'nın babasıyla hesaplaşmasına şahitlik ediyoruz. Fikrimce -bu kadar ağır veya değil- Franz Kafka'nın babasına yazmış olduğu bu satırları okurken kendi hayatlarınızla bağdaştıracağınız, o duyguları derinden hissedeceğiniz yerler pek fazla bulunuyor. En azından benim için öyle oldu.
Aynı zamanda bir babanın bir evlat üzerinde her sözünün, her davranışının ve dahi bakışının ne kadar etkili olduğunun kanıtı niteliğinde bir mektup. Bir baba istediği takdirde bir gülümsemesiyle bile çocuğu için kahraman konumunda olup hayatı boyunca öyle kalabiliyor, yine istediği takdirde en şiddetli savaşlarını verdiği bir numaralı düşmanı da olabiliyor.
Mutlaka okunmalı, tavsiye ederim.
!Spoiler içerebilir!
Uzun zamandır merak ettiğim ve çok değer verdiğim bir dostumun ellerinden bana gelen bu kitap, psikanalizin oluşturucuları olarak bildiğimiz Freud ve Breuer ile gerçekte bir araya gelmemiş olan Nietzsche'yi buluşturarak her bir bölümü merakla okuyacağınız bir kurgu meydana getiriyor. Kitap sayesinde bu isimler ve psikanaliz hakkında araştırma yapma, daha çok bilgiye sahip olma şansı elde ettim. Yazar bizlere akıcı bir kitap okumanın yanında, okurken bilhassa psikoloji alanında bilgiler sunuyor. Kendi adıma, Nietzsche'nin Breuer'e yaptığı baca temizliği birtakım kişisel meselelerimde benim de ufkumu açmış oldu. Bu yönleriyle beni çok tatmin etti.
Genel itibariyle merak etmeme, zaman harcayıp okumama son derece değdiğini, okunması gereken bir kitap olduğunu düşündüğümü dile getirmem gerekiyor.
! spoiler içerebilir !
Ablamın bir süredir şiddetli ısrarlarıyla beni okumam üzere teşvik ettiği Abum Rabum, okuduğum ilk İskender Pala eseri olup okuduktan sonra bunca zaman ertelediğim için pişman olduğum bir kitaptı.
Dünyanın gerçeklerinin, tarihi bilgilerin ve polisiye kurgunun bu derece ustalıkla harmanlandığı bir kitabı ilk defa okumuştum ve hâlâ içimde uyandırdığı hislerin izleri tazedir.
Kitapta bilhassa Hz. İbrahim'in anlatılış biçimi körelmiş birtakım dini duygularımı canlandırdı, körelmiş oldukları bile fark etmemişken. Yeri geldi Hz. İbrahim ile ateşin ve onu yakanın rabbine sığındık, yeri geldi zara, selim gibi isimlerle Hz. İbrahim'in şifresinin ardından gittik. Uzun bir kitap olmasına rağmen bir solukta sonuna geldim, okuması keyifli olduğu gibi çok şey kattı. Artık ben de ablam gibi mutlaka okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum, şiddetle tavsiye ediyorum :).
Okur Takip Önerileri
!Spoiler!
Bu kitabı uzun zamandır okumak istiyordum ve okuduğumda düşündüğümden daha farklı olduğunu gördüm. Şahsen başlarda Bazarov'dan düşünceleri ve insanlara karşı davranışları sebebiyle, Arkadiy'dense onu örnek alarak olmadığı biri gibi davranması sebebiyle hoşlanmadığım bu kitabın sonunda malum karakterin ölümü karşısında şaşırmış ve nedense üzülmüştüm. Bir insanı ölüme yakınken tanırsınız, ölüm tüm maskeleri düşürücüdür. Bazarov da son anlarında sevimli gelmişti gözüme, sanki yaşasa daha iyi biri olacaktı, belki kendine iyi davranacaktı, keşke yaşasaydı. Ama Arkadiy için güzel bir son işlemiş yazar, en azından bununla teselli olarak bitirdim kitabı. Yazarın ustalıkla birtakım şeylerle alay ettiği, okurken gerçek anlamda keyif aldığım bu eseri tavsiye ederim.
