Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ahzâb Sûresi 41. 42. 43. Ayet
Ey iman edenler! Allah’ı çokça anın. Sabah akşam Onu tesbih edin. O, sizleri karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize feyiz ve bereket indirendir. Melekleri de sizin için bağışlanma dilerler. Allah, müminlere çok acıyandır.
Sayfa 424 - Yolcu YayıneviKitabı okuyor
Reklam
Ahzab Suresi 35. Ayet
Şüphesiz Allah’a boyun eğen erkekler ve boyun eğen kadınlar, inanan erkekler ve inanan kadınlar, boyun eğen erkekler ve boyun eğen kadınlar, doğru söyleyen erkekler ve doğru söyleyen kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, gönülden bağlanan erkekler ve gönülden bağlanan kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkekler ve namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çok hatırlayıp anan erkekler ve kadınlar var ya, işte Allah bunlara bir bağışlanma ve büyük bir sevap hazırlamıştır.
Sayfa 423 - Yolcu YayıneviKitabı okuyor
Ahzâb Suresi 33. Ayet
Ağırbaşlı olarak evlerinizde oturun, önceki cahiliye döneminde olduğu gibi dışarıya süslenip püsleyip çıkmayın. Namaz kılın, zekât verin, Allah’a ve rasulüne itaat edin.
Sayfa 423 - Yolcu YayıneviKitabı okuyor
Reklam
Ahzâb Sûresi 32. Ayet
Yabancı erkeklerle konuşurken kırıtmayın ki, kalbinde hastalık bulunan size kötü duygular beslemesin. Güzel söz söyleyin.
Sayfa 423 - Yolcu YayıneviKitabı okuyor
“Bir topluluğa duyduğunuz kızgınlık sizi adaletsizlik yapmaya itmesin. Adaletli olun; bu, takvâya daha uygundur” (el-Mâide 5/8)
Batı dillerinde kutsalın karşılığı, Latince’ de sacer’den gelmektedir. Tanrıların dünyasına ait, dokunulmaz anlamına gelen bu kelime aynı zamanda, aziz ve murdar gibi ikili bir anlamı da içerir. Sacriface, öldürme anlamı tanrılar için ve kutsallık adına gerçekleştirilebilecek bir uygulamadır. Türkçe’ de hem sacriface hem victimus’tan gelen victime karşılığı olan tek bir kelime kurban, kullanılıyor. Arapça’ da kurban, tanrıya yaklaşmaktır.
Kürtçe konuşmak anlamadığım bir suça dönüşmüştü Öğretmen dille dövüyordu bizi Çok pis dövüyordu, sürekli dövüyordu Yine de Türkçe sınıfta kalırdı! Ben devleti görünce büyüdüm.
Reklam
Rutinim,, her gün 2 sayfa tefsir
Allah insanı hem birey hem de toplum düzeyinde kendisini yenileyebilecek bir varlık olarak yaratmıştır. Yeter ki o, zihnini kendisine gösterilen deliller üzerinde düşünmeye, gönlünü de bunlardan çıkacak sonuçları kabullenmeye açık tutsun: gaflet bataklığında kaybolup gitmek üzereyken küçücük bir dikenin batmasını bile vesile edinip silkinebilsin, insan olma sorumluluğunun ve yuce yaratıcısı karşısındaki konumunun bilinci içinde kalbinde bir ürperti duyabilsin.
De ki: "(Tüm işlerimde) bana yeten ancak Allâh'tır. Tevekkül eden (mümin)ler (her şeyin Allâh-u Te'âlâ'nın idâresi altında bulunduğunu bildikleri için) ancak O'na tevekkül eder(ler)."
Zümer Suresi 38
Dedim doğru insan nasıl bulunur? Dedi; Kötü kadılar, kötü erkeklere, kötü erkekler ise kötü karınlara; temiz kadılar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara yaraşır. Nur/26
niha jî wisa ye
Ait oldukları milletten kopup kendilerini inkâr eden, günün yirmi dört saatini askeri düzen içerisinde devlete koruculuk yaparak geçirenler dahi doğru düzgün Türkçe konuşmayı beceremiyorlardı. Geçmişten beri ne katı ve sert yasaklar, ne her türlü ağır baskılar, ne de baştan çıkarıcı tatlı teşvikler onların Türkçe öğrenmesine yetmemişti. Şimdiye kadar yetmediğine göre bundan böyle de yeteceği hiç düşünülmüyordu.
Sayfa 178 - Aram YayınlarıKitabı okuyor
Günümüz Türkmen Türkçe'sinde daha çeşitli ama birbirine yakın anlamlar veren "gov, govak, gabık, gap, gâp" sözcükleri aslında eski Türkçe "ga" sözcüğünden ortaya çıkmıştır. Kaşgarlı Mahmut'un sözlüğünde bu sözcüğün "garındaş", "grup", "topluluk" anlamları vardır. Demek ki, "gov" etnonimi ilk türediği devirde "cem" yani "urug", "oymak" anlamlarında ortaya çıkmıştır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.