herkese merhaba. az önce en sevdiğim kitaptan yani Kağıttan Son Turna Kuşu kitabından alıntılar paylaştım. lütfen bu kitaba bir şans verin. ben inanılmaz derecede seviyorum. hatta o alıntıları yazarken kitabı sanki yeniden okuyormuş gibi hissettim. ben okuma alışkanlığımı bu kitapla kazanmıştım, o yüzden bu kitabın yeri bende çok ayrı. Kağıttan Son Turna Kuşu herkese tavsiyemdir.
İnsanlar bedenleriyle varlar artık
toprakla gök arası bir yerde değil
adına şiir yazılan turna sürüleri.
Ayrılık ne biliyor musun?
Ne araya yolların girmesi,
ne kapanan kapılar,
ne yıldız kayması gecede,
ne güz,
ne ceplerde tren tarifesi,
ne de turna katarı gökte…
İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
Şükrü Erbaş 
İnsanın Acısını İnsan Alır
Tuz Gölünde artık Flamingo yok!
Bu topraklarda cehaletin kurbanı olmayan bir tek flamingolar kalmıştı zaten. Bugün o allı turnalar da katledildi.
Tuz Gölünde dünyaya gelen binlerce yavru flamingo susuzluktan hayatını kaybetti. Sebebiyse, Tuz Gölünü besleyen su kaynaklarının tarımsal faaliyetler için kesilmesi!..
🦩🦩🦩🦩🦩
*Günün kelimesi: ‘Flamingo’, ‘ateş kuşu’ demek.
Dilimize Portekizceden geçmiş ve ‘flama’ (ateş) kökünden gelmekte.
Atalarımız ona ‘Allı Turna’ derdi. Zaman zaman kanatlarına yükledikleri sevdalarını sevgilinin diyarına gönderirlerdi. Bunlar da mı şimdi mazi oldu..
🦩🦩🦩🦩🦩
Doğanın kıymetini anlamanız için, dünyadaki en son balığı tutmanız, en son ağacı kesmeniz, bir damla suya muhtaç olmanız mı gerekiyor?!...
Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık. İpi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini, birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine. Ardında dünyalar ışıyan camlar dururken duvarlara dalıp dalıp gitmesi. Türküsünü söyleyecek kimsesi kalmamak ayrılık. Ödünç sesle konuşan bir kalabalık içinde kendi sesiyle silinmek.(Ş.erbaş)
“Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte… İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
~ Şükrü Erbaş 🍂
"Ayrılık nedir biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vaz geçmesi ayrılık." Şükrü Erbaş
“Ayrılık nedir biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte… İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.”
Şükrü Erbaş
Söyle bir kırık hava döneyim
Turna uçsun içimde
Ben seni nasıl sarıp, nasıl seveyim
Hayalimde düşümde
youtu.be/KPOhDzhGwtE
Biliyorum,
Yeryüzü ben isem gökyüzü sen,
Toprak ben isem yağmurum sen,
Çiçek ben isem turna sen,
Hayalim sensin,
Hayalde sen.
V. KIZILOK
Hiroşimalı binlerce küçük kızdan biridir Sadako Sasaki. 1945'te ABD'nin atom bombası Hiroşima'daki evlerinin bir mil uzağında patladığında iki yaşındaymış henüz. Yaralanmamış, hastalanmamış. Okuluna gidiyormuş güzel güzel. Ancak 12 yaşına geldiğinde hastalanmış birdenbire.
Doktorlar, Sadako'ya 'atom bombası hastalığı' adı verilen kan kanseri
Bir turna olsam, yollara vursam. Uçabilsem kendi semalarıma.