Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ufuk Yüksel

Bir asker, bir hayat ve savaşlar
"Hiçbir zaman saldırgan olmayı düşünmemiş olan ve fakat daima haksız saldırıya uğrayacağını hesap eden bir ulusun ordusu olarak, ordumuz uzun bir seferden sonra hemen diğer bir sefere başlayacakmış gibi maddi ve manevi yönden hazır bulunmalıdır."
Sayfa 31 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir asker, bir hayat ve savaşlar
"Bir ulusun kültürü yükseldikçe kişisel özgürlüğün uygulama alanları genişler ve çoğalır."
Sayfa 30 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Mustafa'nın içine doğduğu çağ
"Atatürkün yaptıkları değerlendirirken, liderliği sırasındaki tarihi durum ve koşulları göz önünde tutmamız gerekiyor. Bir lideri yaşadığı dönemden alıp şimdiki zamana koyar ve yaptıklarını bugünkü sosyal, ekonomik ve politik süreçlere göre değerlendirmeye çalışırsak, o liderin tarihi rolünü anlamamız zorlaşır. Diğer taraftan da Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Atatürk'ün imgesinin yıpratılmasına göz yummak, elimizdeki tabancayla kendi ayaklarımıza kurşun sıkmak olur. Türkiye şimdiki haliyle tarihi, ekonomik, dini ve politik olaylarla değişmiş bir Türkiye olsa da Atatürk'süz var olamazdı."
Sayfa 19 - Destek YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
II. KİTAP
... Her zaman uğraşlarınla ciddiyetle ilgilen; bunları titizlikle, bozulmamış bir ihtişamla, şefkatle, özgürlükle ve adaletle gerçekleştirmek ve diğer uğraşların hepsinden kurtulup kendine boş zaman yaratmak kendi elinde. Yaşamının son günüymüş gibi, işlerinde amaçsızlıktan, inandığın düşünceden heyecanla dönmekten, riyakârlıktan, kendini beğenmişlikten ve paylaşlmış şeylere karşı duyduğun hoşnutsuzluktan kurtulursan her işini gayretle yerine getireceksin. Herhangi birinin dindar ve düzgün bir hayat yaşamasının ne kadar az şeyle mümkün olduğunu göreceksin. Çünkü tanrılar bu kaideleri kollayan birinden başka hiçbir şey istemez.
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Mutlu Yaşam Üzerine
"Senin belagatini övenleri, servetinin peşinde koşanları, lütfun için dalkavukluk yapanları ve gücünü yüceltenleri görüyorsun, değil mi? Hepsi ya sana (şimdiden) düşmandır ya da -ki aynı hesaba gelir- bir gün düşmanın olabilir. Ne kadar büyük bir kitle sana hayransa, o kadar büyük bir kitle seni çekemiyor demektir. Niçin gösterebileceğim değil de hissedebileceğim türde, işe yarayan iyi bir şeyi aramıyorum? İnsanların bakakaldığı, önünde durduğu ve şaşkınlıkla birbirlerine gösterdikleri, dışı parıldayan bu şeyler kendi içinde değersizdir."
Sayfa 6 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Vaktinden Önce Mutsuz Olma "
"Acının suç ortağı olma. Bu şekilde hissettiğin oranda değil acıyla bağ kurduğun oranda üzülürsün. Izdırabın durmasını beklemek yerine, son noktayı koymak ve ızdırabın terk edeceği anı beklememek, acıyla olan ilişkiyi kopartmak soylu bir karaktere yakışır."
Sayfa 67 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Vaktinden Önce Mutsuz Olma"
Acıyı da ölçülü yaşamak gerekir. Abartıyla yaşanan bir acı yaratılışın özüne yakışmaz.
Sayfa 67 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Vaktinden Önce Mutsuz Olma"
Korku kadar insanı endişeye sürükleyen bir diğer şey de umuttur. Seneca kendisi gibi Stoacı olan başka bir isimden referansla "Bir şey ummazsan korkmazsın da' der. Bugünü ıskalayıp geleceğe çengel atarak yaşayan iki duygudur korku ve umut. Çünkü insan umudu ve korkuyu içinde taşıdığında endişeli bir bekleyişle bugünü kaçırır. Ummaktan kasıt daima büyük beklentiler içinde yaşamaktır. Beklentiler gerçekleşmediğindeyse endişe başlar.
Sayfa 66 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Vaktinden Önce Mutsuz Olma"
"Bazen akıl, ortada kötülüğün bir izi dahi yokken kendi başına sahte kötülükler icat eder. Bir kelimeyi olmadık manaya çeker ya da buluttan nem kapıp garez çıkarır. Hasmının ne kadar öfkeli olduğuna bakmaz da öfkelenirse ne yapacağına bakar. Kimisi 'Beklenen felaket hiç gelmeyecek' der. Sen yine de şöyle düşün: Peki ya gelirse? Bakalım o gün geldiğinde kim kazanacak?"
Sayfa 64 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Vaktinden Önce Mutsuz Olma"
Hayatta başımıza gelmesinden korktuğumuz olaylar, gerçekten başımıza gelenlerden ziyadesiyle fazladır. Bu korkuların çoğu asılsız, dayanaksız korkulardır ve bu yüzden kimi zaman gereksiz kimi zaman da gereğinden fazla aca çekeriz. Acıyı büyütür ya da yoktan acı yaratırız. Ancak şunu görmeyiz: Beklediğimiz felaket belki de hiç gelmeyecektir. Evimize hiç uğramayacak misafirin endişesini taşımak, her an kapının çalınacağı beklentisiyle yaşamak yersizdir.
Sayfa 63 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Zorlaştırma, kolaylaştır..."
Ayakkabın vuruyor mu? O halde değiştir ya da yalınayak kal.. Kirpileri okşarken ellerin mi acıyor? O halde okşama... Karanlıktan korkuyor musun? O halde bir mum yak. Beklemekten yoruldun mu? O halde bekleme... Karşına bir engel mi çıktı? Üzerinden atla ya da etrafından dolaş... Her zaman basit olan çözüm yolunu seç. Hatta her sorunu ille de çözmek gayreti içinde olma. Sorunun çözümsüz kalmasını seçmek bile eşsiz bir çözüm sayılabilir.
Sayfa 75 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Hayatımız düşüncelerimizin bir sonucudur...
"... Elindeki işi azimle, kusursuz bir şekilde, gösterişe kapılmadan, ciddiyet içinde ve özenerek, adanmışlıkla ve adaletle yap. Diğer bütün işlerden ve düşüncelerden kurtar kendini. Yaptığın her işi, hayatının son işi, son eylemi gibi yaparsan, başarırsın."
Sayfa 20 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Hayatımız düşüncelerimizin bir sonucudur...
Seni sonunda mutsuz eden eylemlerini değiştirmeye çalışman beyhude bir çabadır aslında. Öfkeli oluşundan gördüğün zararı bir daha deneyimlememek için öfkesiz olmaya çalışmak doğru değil. Daha sakin, daha anlayışlı olmak için eylemlerini frenleyerek ne kadar uzun bir yol alabilirsin ki? Önünde sonunda ortaya çıkmak için fırsat kollayan o eylem, zaten bir yerde kontrolünden çıkıp kendini gösterecektir yine. "O kadar dayandım, mücadele ettim ama ne yazık ki yine kendimi zapt edemedim" noktasına varacaktır iş. Mühim olan eylemi zincirlemeye çalışmak değil, eyleme neden olan düşünce biçimini değiştirmek. Böylece olmak istediğin sen ile dizginlemeye çalıştığın sen birbiriyle mücadele etmek zorunda kalmayacaktır.
Sayfa 19 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Hayatımız düşüncelerimizin bir sonucudur...
"Sahiden de gereksiz sözlerimizden ve davranışlarımızdan vazgeçmeliyiz. İşte o zaman daha huzurlu, daha mutlu ve tasasız oluruz. Bunun için her an kendimizin farkında olmalıyız. Hatta sadece gereksiz eylemlerimizi değil, gereksiz düşüncelerimizi de ortadan kaldırmalıyız. Ancak bu şekilde gereksiz düşüncelerin bir sonucu olarak ortaya çıkacak eylemlerin önü kesilmiş olur..."
Sayfa 18 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Hayatımız düşüncelerimizin bir sonucudur...
Zihnimizde her an hep ayık olmalıyız. Düşüncelerimiz neyse biz de oyuz. Düşüncelerimizi ifade eder, düşüncelerimizi yaşarız. Düşündüğümüzden başkası olamayız.
Sayfa 18 - Destek YayınlarıKitabı okudu
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.