Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
420 syf.
·
Puan vermedi
Dünyanın en çaresiz çocuklarına en büyük hayalleri kurduran, umut denilen o doğal felaketten nefret ediyordum!” “Çünkü her ne kadar, geçen onca süre içinde hayli değişmiş olsam da, daha iyi bir insan değilim. Sadece, o günlerde her neysem, onun dahasıyım!” Her günü ilk kez yaşıyormuş gibi hissedecek kadar unutmak
Daha
DahaHakan Günday · Doğan Kitap · 202313,7bin okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
66 günde okudu
Beynine Bir Kez Hava Değmeye Görsün
Bir tesadüf eseri karşılaştığım bu kitap.. İyi ki buldum seni. Bir beyin cerrahının kaleminden yazılmış, içerisinde birçok vaka örneği yer almaktadır. Beklediğimden çok akıcı bir üslup ile yazılmıştı. Zaman zaman sanki o olay anının içerisindeymiş gibi hissettim. Bazen kalp atışlarım hızlandı, tüylerim defalarca diken diken oldu...Bazen de o
Beynine Bir Kez Hava Değmeye Görsün
Beynine Bir Kez Hava Değmeye GörsünFrank T. Vertosick Jr. · Tübitak Yayınları · 20211,030 okunma
Reklam
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
POLİSİYE İLE HARMANLANMIŞ BİR AŞK ROMANI
Merhaba PatokurBugün sana hem polisiye hem de buram buram aşk kokan bir kitaptan bahsedeceğim. Yazarımın sevecenliği ayrı olay @aynilyuksel - Eylül Rüzgarı Kitabı açar açmaz karşınıza oldukça samimi önsöz çıkıyor. Burası için aslında yazarın yazma serüveni diyebilirim. Bir de Tuna var tabi... Ah ne benzettim kendime bu hem kitapları hem kedileri
Eylül Rüzgarı
Eylül RüzgarıAynil Onur Yüksel · İkinci Adam Yayınları · 202224 okunma
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
352 syf.
·
Puan vermedi
·
21 günde okudu
Yazarla tanışma kitabım oldu ama keşke daha önce tanıma fırsatım olsaymış dedim, diğer eserlerini de okumayı iple çekiyorum. @kaanmuratyanik 'ın dilinin zenginliği, anlatımının büyüsü, hikayeciliğinin akıcılığı, masallar, efsaneler ve mitlerden faydalanma gücü muhteşem. Kendinizi adeta o çağa, o ana ışınlanmış hissediyorsunuz. Bir Osmanlı kaptanının oğlu olan Kalender, Kırım seferinde tutulduğu esir kız Ustinya'ya kavuşmak için kendisinin dahi hayal edemeyeceği çılgınlıklar yapar. Fakat Ustinya müneccimbaşının emriyle götürüldükten sonra onu unutmak için babasının da arkadaşı olan Kristof Kolomb'un yeni dünya seferine katılır. Bu sefer kültürel, dini, toplumsal maceralarla dolu, tarifi zor, destansı bir yolculuktur. Romanın görünen yüzünün yanısıra alt metni de o kadar dolu ki... Kalender'in rüyalarında gördüğü kurbağa imgesinin babasının verdiği haritada ve esir bir kızın vatanının sembolü olarak karşısına çıkması romanın mistik yönüne güç katmış. Yine romanın sonunda Kalender'in Yunus peygamber misali bir balinanın karnında karaya ulaştırılması teolojik öğelerin edebiyatla harmanlanmasının muhteşem tadını oluşturuyor. 15. yüzyılda lezzetli bir dünya seferine şahitlik etmek istiyorsanız mutlaka okuyun. Yazarımızın kalemine sağlık.
Sular Üstünde Gökler Altında
Sular Üstünde Gökler AltındaKaan Murat Yanık · Ketebe Yayınları · 20231,404 okunma
Bugünümden unutmak istemediğim notlar
İlk şeyden bahsedeyim, yoğun bakımda bir hastamız var, üniversite öğrencisi, tıp okuyor. Aniden bir şeyler oluyor ve şu an yoğun bakımda izliyoruz. Bugün mesai bitimi çıkmadan önce yanına gittim sohbet etmeye. Yazarak konuşuyor. "Bana bir tavsiye ver" dedim. "Hayat pamuk ipliğine bağlı, yarın ölecekmiş gibi yaşamak lazım" dedi.
Reklam
375 syf.
·
Puan vermedi
Okuduğum kitapları tekrar tekrar okur,onlarla bağ kurarım .Ama uçurtma avcısını ne kadar okursam okuyayim hep duygusallık hüzün acı ve düşüncelere dalıyorum Kitap hem felsefi hem siyasal hemde aslında bı o kadarda herşeyi içeriyor Öncelikle emire değinmek istiyorum onu hem seviyorum hemde nefret ediyorum ama sonra diyorum ki küçücük bir çocuğun
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,6bin okunma
18 MART ÇANAKKALE DESTANI
18 MART ÇANAKKALE DESTANI Şair Mesut Kılıçoğlu Çanakkale’yi yazıyorum size, Selâm olsun tüm şehidlerimize. Anlatacağım yiğit Mehmetleri,
Zor olan unutmak silmek yok etmek miydi? Yoksa yeniden denemek güvenmek sevip sevilmek miydi? İkisini de çok beceremedik galiba biz. Kalp beyin dediğimiz organlar bizi yönetti bizde bir programmışçasına robotmuşcasına ona uyduk. Güldük ağladık aşık olduk yerle bir olduk başardık yenildik yanıldık sayısız olayı yaşadık ama program hisleri hissettirdi. Bir robottan farkımız oldu. O fark bitince yani hisler, birer robota dönüştük. Hisleri olmayan duyguları ölen. Aşka inanmayan dostluklar kuramayan geçmişi silip geleceği olamayan insanlar. İnsanlar sevdiklerine sığınır arkadaşlarına ailesine aşkına canları yanar ve destekleri hep yanındadır. Robotlarsa şarjı biter ve kendini şarj eder. Robotlar büyür mü, ölür mü, bigün kurtulur mu, yada eskiyip bozulur mu?
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
Reklam
D.A.Ç
insan olmanın her zaman için kendinden başka bir şeye, ya da bir insana-gerçekleştirilecek bir anlama, karşılaşılacak bir insana, hizmet edilecek bir davaya, ya da sevilecek bir insana- yönelmek olduğu yolundaki antik ant- ropolojik gerçeğini anlıyorum İnsan, sadece varoluşundaki bu kendini aşmayı gerçekleştirdiği zaman gerçekten insan, ya da
500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.