Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
+Fazla mı kirliyiz sanki... - Biz fazla kirli değildik, biz fazla kirletildik sanki - İlk darbe değil ki bu, Küçük kız. Neden koydu bu kadar? + Bilmiyorum, Acımasız. Her darbe sanki ilkmiş gibi. Alışamadım, bir türlü bende bu duruma. - Alışmak zorundasın. Her darbe de yıkılırsan, hep yerde kalırsın. - Dikkat çekeceksin, böyle yaparak,
Reklam
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Saat 03.35 koca bir ağrı ve davul gibi şiş bir damak. Evde benden başka sadece bir şey olsa çok da yardıma koşmayacak biri var. Bir de kedim o da zaten :) bugün dişcideydim benim için acı ama okuyanlar için aman disci mi abartma denilecek durum için. Stresli bir dönemden mi geçiyorsun dedi. Stres bir dönem ve içinden mi geçiliyor ben onu genel
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları. Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu. Bir araya geldiklerinde şimşekler
Bir Kaç Naçizane Tavsiye
Ben ne istediğini bilen, ne istemediğini gizlemeyen ve benden istenilene de kendi nezdimde red veya onay verebilen bir kadınım. Benim tutarsız, Aklından, kalbinden ve ağzından ne çıktığı belli olmayan, saygısız ve toksik hiç bir sevgiye, ilişkiye, arkadaşlığa, dostluğa, insanı ilişkiye ihtiyacım yok olamazda. Kıymet vermeyi de öğrendim kıymet
Reklam
Akif'in kaleminden...
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi. Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya. Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya. Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı! Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı' Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi, Varsa gelmiş, açılıp
BİR AVUÇ İNANAN İNSANLAR İNSANLIĞA ÖRNEKTİR .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 Uzun Bir Gecenin Ardından Dakyanustan Allah 'u Teâlaya Kaçan Gençler Ashab-ı Kehf Kıssası Ashâb-ı Kehf, putperest bir hükümdar olan Dakyanus devrinde Tarsus’da yaşamış, îman ve tevhîd mücâdelesi vermiş olan sâlih gençlerdir. Zalim kral Dakyanus'un Ashâb-ı Kehf'e karşı sunmuş olduğu puta tapma teklifine karşı
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
Ben Hızır isem Musam nerde….
Kim birlik denizinde yok olmazsa... ...isterse şeklen adam olsun... ...isterse mertebesi yüce olsun... ...o adam adam olamamıştır… …İster münerri biri olsun... ...ister kusurlu… …Kimin gayp aleminde gizlenmiş bir güneşi varsa... ...nihayet bir gün gelir... ...o güneş bulutlardan seyrilir... ...onun üstüne doğar... ...Kim kendi güneşini ulaşırsa iyice bil ki... ...iyiden de kurtulur... ...kötüden kurtulur… …Sen var oldukça iyi…sen var oldukça kötü vardır… …Fakat sen kaybolun…aradan çıktın mı? …Bütün hepsi boş şeylerdir… …Sen kendi varlığında kalırsan…ancak iyiyle kötüyü verir… …Hal böyle olunca yolda uzanar gider… …Önce yoktun sen… …Yokluktan yok…Varlıktan var kaldı… …ilk en iyidir nasılsan öyle kalsaydı…. ….Yani varlığın olmasaydı…yok olsaydı…
Reklam
Onu sekiz geçtiğinde
Pardon saat kaç diye sordum yanımda otobüs bekleyen kadına. Onu on geçiyor dedi. Teşekkürler dedim.  Arkamı dönüp omzuma çapraz olarak taktığım çantamdan telefonumu çıkarıp çaktırmadan saate baktım. Hayır onu on geçmiyordu. Onu sekiz geçiyordu. On demek sekiz demekten daha mı kolaydı? Neden hep sayıları yuvarlayarak söyleriz ki? Altı geçseydi beş
Rüyamda sabah namazından hemen sonra ya Salih Memişoğlu Hocaefendiydi ya da onun gibi biri... Belkide baska hocaefendiydi. Kızkardeşim ya da erkek kardeşimle beraber yanına ofisine gittik. Galiba konu kendim değildi. Böyle rüyamda şimdi zaman değilde geçmiş bir zamandı... Nasıl olduysa konu bana geldi. Cilt rengimden konuşulmaya başladı. Sonra derken cilt alt tonun ne dedi. Bir bakayım ver elini dedi. Bende elimi verdim. Bilek kısmındaki damarların renginden soğuk ya da sıcak olduğu belli olur onu zaten biliyordum da Salih hocada bakası geldi. Bakınca bilekte genellikle 2-4 damar uzantısından başlar. Benim bileğime baktı zaten ben önceden görmüştüm de emin olmak istedim dedi. Bileğimin oradaki damardan üç tanesinin ortasında kılıç gördüm dedi. Hemde kitap gördüm dedi. O bileğimin oradaki damarıma bende bir bakayım dedim 🥲 kontrol etmek amaçlı 🥲 kaç senelik bileğim sonuçta öyle şeylere görmemiştim 🥲 çünkü 🥲 Sağ elimin bileğine bakınca arapça Muhammed yazısını gördüm. Oradaki Ha kılıçı gibi duruyordu. Dal da hem kitap hemde rahleydi.... Üç boyutlu görüntüsü vardı damarımın böyle tasolar gibiydi 🥲 tasoları bilen var mı hareket edince başka bir motif çıkan 🥲 işte öyleydi hem kılıç hemde rahle kitap... Hocamız da konuşmasına devam etti... Sen büyük işlere imza atıcaksın büyük bir insan olucaksın dedi... Diyince bunları ürperdim hemde hayret ettim...
İnsan: Evet. Hansel ve Gratel'in öyküsü. Uzaylı: Oğlanın, Hansel'in korktuğunu söyledin ama kız korkmuyormuş. İnsan: Şu anda değil, hayır. Uzaylı: Peki neden biri korkuyor da öteki korkmuyor? Bireyler korkuyu kendi başına mı yaşar? İnsan: Bireysel bir duygudur. Evet. Uzaylı: Bizim için korku birlikte yaşadığımız bir duygudur. İnsan: Bizim atalarımız öyleymiş. Saklanarak hayatta kalan minik memeliler. Uzaylı: Anlaşılan korkmayı bırakmışsınız ama. İnsan: Neden öyle diyorsunuz? Uzaylı: Başka bir gezegenle iletişim kurdunuz. Çekingen bir türün hareketi mi bu? İnsan: Tür değil. Hayır efendim. Bir Kadın. Korkusuz tek bir Kadın. Uzaylı: Başka korkusuz İnsanlar da var mı? İnsan: Ara sıra ortaya çıkıyor. Diğerlerine örnek olsunlar diye de çoğu zaman onlardan ilham alıyoruz. Uzaylı: Korku eksikliğinin sonu yok oluştur. Atalarınız korkusuzları örnek alsaydı var olamazdınız. İnsanoğlu yeniden korkmayı öğrenmeli. İnsan: O zaman onlara öğretiriz. 3 Cisim Problemi
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.