Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

vildan

"Neden korkuyorsun, ruhumuzun Şeytan'ın eline geçmesinden mi?" "Hayır, ona verecek ruhunuz olmamasından."
Reklam
Bence arkadaşlığın bütün numarası, senden daha iyi insanlar bulmak; daha akıllı, daha karizmatik değil, daha sevgi dolu, cömert ve bağışlayıcı insanlar bulup onlara sana öğretebileceklerinden ötürü saygı duymak, senin hakkında ne kadar iyi veya kötü şeyler söylerse söylesinler kulak vermek, bir de onlara güvenmek, ki en zoru budur. Ama en güzelidir de.
Bu şehir yüzyıllardır erkektir ve kadınları sevmeyi bilmez. İşte bu yüzden, bu şehirde ben her gün kendimi defalarca öldürürüm. Bomba olur patlarım; kulesinden, köprüsünden aşağı atlarım. Elimde bir bıçak her yerime saplarım. Tavandaki bütün ipler kendimi asmam için sallanır. Arabalar önlerine atlamam için yol alır. Denizinde, lağımında, çöpünde kimliksiz cesedim. Kimsesizler mezarlığında daracık çukurlara sığar dev cesaretim.
Sayfa 184Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bazen ben bu şehirde on altı yaşında hamile bir kadın olurum. Evdeki çekyata uzanır ya da masanın başına geçer ağlarım. Kocam ya eve dönmezse! Kocam bu gece beni ya yine döverse! Karnımdaki çocuk ölecek mi? Karnımdaki çocuk ölürken beni de öldürecek mi? Babama gitsem. Kurtar beni desem Kapılar açılır mı? Silahlar çekilir, taşlarla kafama vurulur mu?
Sayfa 183Kitabı okudu
Ah hadi söyle bana, ölünce içimdeki şarkılara ne olacak benim?
Reklam
İnsanın insana er geç başgösteren muhtaçlığı canımı yakıyor.
Sayfa 248Kitabı okudu
"Hah! İşte bu! Kendin söyledin. Hayali güzel. Fakat o hayal deneyime dönüştüğünde işler değişir. İnsan şimdi/ burada mutlu olamaz. Adadaki kahvaltı ancak bittikten, üzerinden zaman geçtikten sonra, hatıraya dönüştüğünde mutluluğa konu olur. Anılar ile hayallerdir bizi hoşnut eden. Şimdinin gerçekliğinden daima huylanırız."
Bana öyle gelir ki dünyanın harikalarından biri de benim, yani biziz. Benim ama bunu kim bilecek? Bir derdimiz de budur, benim, benim gibi yaşamış olanların. Biz ne olacağız? Bizim yaşadıklarımız ne olacak? Hiç yaşamamış mı sayacaklar bizi?
Sayfa 102Kitabı okudu
Peki felsefeyle, yüksek şeylerle uğraşmak zengin sınıfının harcıydı da biz nasıl düşündük, nasıl inandık, savaşlar, hapisler, kıtlıklar arasında, nasıl, nasıl, nasıl ha?..
Şimdiye değin Lambo'da birçok sanatçıyla tanıştım. Tanımadığım UÜVYZ'dir çok çok. Onlara ne vakit şiirden, siyasetten söz açsam, ne vakit onlarla insanlık gereği bir dostluk kurmak istesem ya da bildiğim bir konu üzerinde ciddi olarak tartışmaya yeltensem alaylı, takılmalı bir havaya girdiler; sözleri, konuyu boğuntuya getirip işi ya sululuğa ya da kavgaya döktüler. Ne vakit iş aradığımı, yardım edip edemeyeceklerini sorsam, kaçtılar. İçlerinden hiçbirine sanat dışı, insan merakı dışı bir ilgi duymadım, açıkçası erkek oluşları hiç ilgilendirmedi beni. Onlar hakkında aşağı yukarı iki yıllık bir deneme sonucu vardığım karar şuydu: Olduklarından büyük görünmek istemek.
Reklam
Bu yeniden doğuş ve bu süreklilik, içimde bir sonsuzluk duygusu uyandırıyordu. Toprak gözüme ilk çağlarda olduğu kadar taze görünüyordu ve an, kendi kendine yetiyordu. Oradaydım, ayaklarımızın altında, ay ışığıyla yıkanan kiremit çatılara yalnızca keyif için bakıyordum. Bu kayıtsızlığın dokunaklı bir büyüsü vardı.
"İnsanlığın hikayesinin güzel olduğu bir gerçek," dedi André. "İnsanlarınkinin bu kadar üzücü olmasıysa ne acı!"
Hiçbir şey hiçbir şey demektir. Gerçekte bunu aklı almaz insanın, çünkü keskin anlamlar içerir ve bu da doğamızla çelişir:
Ben sana saygı duyup duymadığımı kendime hiç sormadım. Saçma sapan şeyler yapsaydın seni daha az sevmezdim. Senin içinse sevginin hak edilmesi gerek.
İtalyanların güzel mi güzel bir isim verdikleri şeydir gençlik: stamina. Sevmeyi ve yaratmayı sağlayan öz suyu, ateş.
71 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.