https://1000kitap.com/gonderi/204506025 iletime bir açıklama
Kadın ve erkek eşit değildir, farklıdır. Farklı olmalarından ötürü birebirine ihtiyaç duyar birlikte bir harmoni olabilirler. Bu farklılık tezatlaşmayı doğuran değil birbirine kenetlenmeyi ve birliği güçlü şekilde devam ettirmeyi doğurur.
Lakin günümüzde cins sadece biyolojik bir görüntüye indirgendiğinden ve karakterlerinden sıyrılmaya
Suna Aras-Kadın ne melektir, ne şeytan, sadece bir insandır.
Adı insan olmayan imgelerle anıldı. Kimi melek dedi, kimi şeytan. Kimi çiçek dedi, kimi kutsal.
O anki ruh halleri neye müsaitse, o sıfatı yakıştırdılar kadına. İnsan olmanın dışında, her kılığa büründürüldü kadın. Tabi ki bu sıfatlara, onlarcasını daha ekleyebiliriz ama bu kadarı bize yeter.
Melek… Şeytan… Çiçek… Kutsal…
Şimdi kadına yüklenen bu
evreka_
Büyük bir güvenle şunu belirteyim ki kadınlar (bazı istisnai durumlar dışında) dahilere hiçbir zaman ilgi duymamışlardır. Bir şey kesindir: Erkekte, ilerleme ve insanlığın yücelmesi açısından genelde en saygın nitelikler olarak kabul edilen nitelikler, erotik açıdan kadını hiç ilgilendirmez. Erkeğin büyük bir matematikçi, büyük bir fizikçi ya da büyük bir politikacı vb. vb. olmasının, bir kadın açısından önemi bulunmadığını mı söylemeye çalışıyoruz? Kültürü yaratıp yaygılaştıran ve erkeklik erkini harekete geçiren tüm erkeksi yeteneklerin ve çabaların kadını çekmede kendi başına hiçbir etkisi olmadığı doğrudur. Öte yandan, kadını âşık eden niteliklere bakarsak, bunların türün genel olarak mükemmelleştirilmesi açısından en verimsiz, erkekleri en az ilgilendiren nitelikler olduğunu görürüz. Kadının gözünde dahi, 'ilginç bir erkek' değildir; bunun tersi de doğrudur ve 'ilginç erkek', erkeğe ilginç gelmez.
