“Budala değil o. Edmundo Dayı bir bilgin. Büyüdüğüm zaman bilgin ve şair olmak, kelebek boyunbağı takmak istiyorum. Kelebek boyunbağımla resim çektireceğim.” “Neden kelebek boyunbağı?” “Çünkü insan kelebek boyunbağı olmadan şair olamaz. Edmundo Dayı bana dergilerdeki şair resimlerini gösterdi, hepsinin kelebek boyunbağı var.” “Zezé, onun her söylediğine inanmaktan vazgeç. Edmundo Dayı kafadan çatlağın biri; biraz da yalancı.”
Sayfa 6
Yalancı biriyle arkadaşlık kurmak istemem.
Sayfa 123 - CAN MODERN, 148.BASKIKitabı okudu
Reklam
Kim ister ki?
(...) Yalancı biriyle arkadaşlık kurmak istemem."
Sayfa 123Kitabı okudu
Çarkı ters dünyanın sahte kulları, Dost bildiğim dost olmuşken, Kansız şeytanın yancısı, Pamuktan şeker diliniz, Ne de yalancı!.. Gül bahçesinde kör bahçıvanım işte; Dikenleri ellerimle toplar, Gönlümü dererim..
111 syf.
9/10 puan verdi
Fareler ve İnsanlar
John Steinbeck beşinci romanı olan Fareler ve İnsanlar'ı 1937'de yayınladı. Okulu bıraktıktan sonra Steinbeck, bir çiftlik işçisi olmak da dahil olmak üzere birçok farklı işte çalıştı. Bu deneyim romanının yazılışını etkiledi. Romanın adına gelince, şair Robert Burns tarafından yazılan bir mısradan geliyor: «Farelerin ve insanların en
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023173,1bin okunma
Reklam
186 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Acı insanların her evresinde yakasına yapışan kuru bir öksürükten ibaret. Çoğu bu öksürüğün içerden kaynaklı bir hastalık olduğunu sanır. Oysa ki bu öksürük ondan, bundan, şundan, ötekinden, berikinden kaynaklanan yani diğer insanların zihnimize, yüreğimize açtığı yaralardan ibarettir. Yalancı yaşı 6, doğrusu 5,5 yaşında bir çocuk olan Zeze'nin hayatında derin yaralar bırakan çok dramatik olaylar zinciri. Başlarda şu yaramazın hakkından kim gelecek diye düşünürken okudukça kaderin Zeze'yi çektiği duruma acıyarak, hatta bazen ablasına, babasına düşman bile olabileceğiniz olaylar zinciri. Çocuğunuza yapabileceğiniz en büyük kötülük onların hayatında derin, unutulmayacak yaralar bırakmaktır. Bırakın yaramazsa bile istediğini yapsın. Hayata küskün olmaktansa, her an dayak yer miyim korkusu ile yaşamaktansa onları olduğu gibi kabullenin. Zeze'de ben küçüklüğümü, Zeze'de ben bugünümü buldum. Tavsiyem bir solukta okumak yerine düşünerek, hissederek okumanız. İyi okumalar herkese...
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231,6bin okunma
Osmanlı Çevreciliği
  Potocki İstanbul'u ziyaret ettiğinde, kent halkının bugün "çevreci" olarak niteleyebileceğimiz davranışı hemen dikkatini çekmişti. O tarihlerde bizim oralarda Jovellanos'un Meşeta'da artık iyice seyrelmiş bulunan ağaçlara karşı Kastilyalıların duyarsızlığından yakındığını anımsayalım: ağaçların "havanın saflığını
İslâm ahlâkındaki zarafet.. :)
~ İbrahim en-Nehaî kızına, “ Sana şeker alacağım.” şeklinde açıkça söylemezdi. “Sana şeker alsam nasıl olur?” derdi. Çünkü belki de alamaz ve yalancı konumuna düşerdi. ~
223 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.