"Mümtaz için Nuran'ı beyhude yere beklediği bu günlerde, saatler, ümitten ye'se doğru ağır ağır çehresi değişen bir mahluktu. Sabahleyin ümidin beşûş çizgileriyle gülümser, öğleye doğru şüphe ile sevinç arasında üzülür, ikindide bütün çizgiler kapanır, akşama doğru renksiz, manasız bir pelte, Mümtaz'ın ömrünün garip ve manasız bir benzeri olurdu."