512 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Türkiye'nin yakın tarihine ışık tutan bir roman "Ben böyle olsun istememiştim". 68 kuşağının yaşadığı zorluklar, işkenceler idamları hayatının baharında daha yeni üniversiteye başlayan Piyale'nin gözünden anlatıyor. Bir devrimciye aşık olan Piyale'nin çektiği acılar aslında dönemin Türkiye'sinin acıları. Yazar hem 68 kuşağının ardından Piyale'nin hayatı ile orantılı olarak 80 darbesine kadar süreci örneklerle anlatıyor, bu dönemde önemli olayları Roman kahramanın gözünden anlatmaya devam ediyor. Kahramanmaraş katliamı, sağ sol çatışmaları ve 80 darbesi, yaşanan işkenceler idamlar vs ile yakın Türkiye tarihine ışık tutmaya devam ediyor. Kitapta hem eskileri yad ederken hem de günümüze uzanıyor ve Piyale'nin günümüzde neler yaptığını dostlukları, aile ilişkileri vs çok sade ve güzel bir diller okuyucuya anlatılıyor. Bölümler arasında geçişlerde bir eskiye bir günümüze gelmesine rağmen karışıklığa yol açmadan rahat okunan bir roman oluyor sonunda. 512 sayfalık roman olmasına rağmen çok kolay okunan ve akıcı bir dille yazılmış. Özellikle 68 ve 78 kuşağı ile ilgilenenler için kesinlikle okunması gereken bir roman "Ben böyle olsun istememiştim".
Ben Böyle Olsun İstememiştim
Ben Böyle Olsun İstememiştimSafiye Oral · Butik Yayınları · 201422 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
#EŞİKTE #METİNÖZDEMİR Hayırlı geceler arkadaşlar Eylül ayının ilk kitabı ve ilk heyecan 🤗 Beğeni konusuna gelirsek evet beğendim ve herkese tavsiye ediyorum.Kitabımızın konusuna gelirsek şöyle: Kitabımız bölümlerden oluşmakta ve her bölümün konusunun içinde mutlaka acısıyla tatlısıyla hayattan kesitler bulunmakta. Örneğin Günce başlıklı bölümümüzde patron baskısı, adaletsizliği, açgözlülüğü ve işin verdiği yorgunluktan, bunalımdan bahsediyor. Yazgının Didaktiği bölümümüzde kaza geçirmiş birinin ölümden kıl payı kurtulmasını ve o ölüm ile yaşam arasında hissettiklerini anlatıyor.Bazı bölümlerde anıları yad edip vefat edenler anılıyor bazı bölümlerde yaşanan acılar hatırlanıyor. Gerisi size kalsın 🤗 Yazarımızın emeğine sağlık
Eşikte
EşikteMetin Özdemir · Ötüken Neşriyat · 20169 okunma
Reklam
183 syf.
·
Puan vermedi
Kitaba bir ara aşırı derecede popüler olduğunda abartıldığını düşünürdüm ve kitabin bir alıntısı sürekli olarak karşıma çıkıyordu ve meraktan aldım iyi ki de almışım. Kitabin sonlarına doğru yaşanan acının insan kaç yaşında olursa olsun yaşanan acı sonrası insanın acılar sonrası daha güçlü olduğuna ve olgunluk kazandırdığını dersini çıkarıyorsun. Zeze'nin insanları nasıl affettiğini ve sonda acının tanımını yaptığı kısım çok iyiydi. Beş yaşındaki Zeze hemen her şeyi tek başına öğrenir: Sadece bilye oynamayı ve arabalara asılmayı değil, okumayı ve sokak şarkıcılarının ezgilerini de. En yakın sırdaşıysa, anlattıklarına kulak veren ve Minguinho adını verdiği bir şeker portakalı fidanıdır. 5 yaşında ki bir çocuk sevgi, ilgi ve merhamet görmesi gerekirken sırf yaramaz diye sürekli dayak yiyor ve nefretle karşı karşıya kalıyor. Zamanında arabasına asıldı diye dayak yediği adamla daha sonrasında çok yakın arkadaşlık kuruyor hatta bu adamın babası olmasını ve sahiplenmesi istiyorum her türlü şevkati ve sevgiyi bu adamda görmeye başlıyor ve bir trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Portuga ölüm haberini alan Zeze'nin yaşadıklarını anlatıyor. Zaten Zeze karakteri bizzat yazarın kedisi ve sonrasında onun hayatına nasıl dokunduysa o da büyüyünce ayni şekilde başka çocuklara o ilgi ve şevkatle yaklaşıyor
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022232,8bin okunma
461 syf.
9/10 puan verdi
Güzellik Bir Yaradır
Yine büyülü gerçekçilik ama bu defa Latinler değil Endonezya edebiyatı söz konusu . Güzellik Bir Yaradır Eka Kurniawan'ın ilk romanı, 451 sayfa, oldukça akıcı. Çok sayıda kişinin hikayesi aslında, Endonezya yakın tarihini Halimunda adlı hayali bir mekanda yaşananlar ile anlatıyor. . Hollanda sömürgesi olan Endonezya; Hollanda -Japonya
Güzellik Bir Yaradır
Güzellik Bir YaradırEka Kurniawan · Domingo Yayınevi · 2017601 okunma
72 syf.
10/10 puan verdi
2021 yılına Jack London'ın Kızıl Veba'sı ile başlamak bir insanın mental sağlığı açısından ne kadar mantıklıdır bilemiyorum ama şunu söyleyebilirim ki kısa olduğu için üzüntü duyduğum harika bir eser. Kızıl Veba'yı bize ihtiyar Granser anlatıyor. Dünyada yaşanan salgın ile birlikte nüfusun ciddi derecede azalması, insanların ve hayvanların vahşileşmesi uygarlığın yok oluşu ve kabile yaşamına geçiş anlatılıyor. Granser ve çocuklar arasındaki ilişki bize bu Kızıl Veba'nın 60 yıl sonraki etkilerini gösterirken Granser'in anıları 60 yıl önce neler olduğunu ve nasıl bu hale geldiklerini anlatıyor. İletişimin ve dilin zayıfladığı insanların avlandığı bir döneme tanıklık ediyoruz. Ve yazar bize medeniyetin yok olduğunu ama yeniden kurulacağını ancak kurulsa bile yeniden yok olacağını bunun bir döngü olduğunu söylüyor. Ayrıca güçlü ile güçsüzün "küçük" bir mikrop sayesinde nasıl değişebildiğini de Vesta'nın hikayesi ile bizlere gösteriyor. Son olarak yazarın dilini gerçekten çok seviyorum bütün kitaplarını kafamda film şeklinde tasvir edebiliyorum ve her kitabında bir şeyler öğrenebiliyorum. Bana kalırsa herkes Jack London okumalı ve okutmalı.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202033,3bin okunma
353 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Bir kitap daha bitti ve ben yine boşluktayım. Böyle bir yaşantıyı içten bir şekilde anlatılarak okumak farklı bir deneyimdi. Sanki ninem karşıma geçmiş de hiç susmadan sabaha kadar anılarını akıcılıkla anlatıyor gibi bir havası vardı. Ben ise heyecanla, bıkmadan dinliyordum. Kaçarım yoktu. O sivri dili ile hiç çekinmeden,korkmadan her konuya değinmesi en çok sevdiğim yanlardandı. En karmaşık şeyi anlaşılır, en sıkıcı malzemeleri okunur kılacak donanıma sahip kendini olduğu gibi ve yeri geldiğinde lafı kendisine de getirmeyi bilen bir kadın Fazlası var eksiği yok. Edebiyat camiyasından tutun siyasetteki isimlere, Atatürk'le vals yapmasına, kendi hayatını ve ülkedeki yaşanan olaylara kadar birçok anıyı bizlere sunmuş. Ülkenin durumlarını yakın bir gözden okumak daha da etkiliydi. Sıkılmayayım diye de bazı yerlerini #storytel 'den dinledim ve iyi ki böyle yapmışım. Işıl Yücesoy'un seslendirmesiyle duyduğum o yakınlık bana fazlasıyla geçti. Okurken baskın yerler daha da ortaya çıkıyordu. Eğer okuyacaklar varsa sesli kitap olarak takip etsinler, seslendiren sayesinde öyle de çok güzel verim alırsınız. Keşke kendisini tanısaydım. Vallahi birkaç sohbet etsek; iki dedikodu, biraz da ülkeden konuşsak iyi gelirdi. Mis gibi. Artık kendisini alıntılarıyla tekrar tekrar anarım :'l "Bu dinozorun anlatmak istediği daha başka şeyler de var. Ömrü vefa ederse, fazla uzun yaşamanın ayıbına katlanabilirse bakarsınız onları da yazar günün birinde. Yani bu son söz, gerçekten bir son söz değildir belki de."
Bir Dinozorun Anıları
Bir Dinozorun AnılarıMina Urgan · Yapı Kredi Yayınları · 202211,5bin okunma
Reklam
314 öğeden 301 ile 310 arasındakiler gösteriliyor.