Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yasin Matpan

Nerede utanç varsa orada korku da vardır. Ama korkunun olduğu her yerde utanç yoktur.
Reklam
Ya ben yaşadığım hayatı anlayamadım ya da bu hayatın hiçbir değeri yoktu. Daha iyisini de bulamadım, göremedim, kimse de göstermedi.
İnsanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı ? İnsanlık ufak paralar haline gelmiş.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kemâle eren bir asabiyet yavaş yavaş geriler, noksanlaşır, nihayet yok olup gider. "Her şey fânidir sadece Allah bâkidir."
Reklam
Kendi geçmişimi elinde tutamamış olan ben, bir başkasının geçmişini kurtaracağımı nasıl umabilirim?
Ben geçmişimi nerede saklayacağım ? Geçmişinizi cebinizde saklayamazsınız; onu koyacak bir eviniz olmalı. Benim gövdemden başka bir şeyim yok; yapayalnız bir adam salt gövdesiyle anıları saklamaktan keyif alamaz. Anılar üzerinden geçip gider onun. Ama yakınmamalıyım: Sadece özgür olmayı istemiştim ben.
Hiçbir şey değişmedi fakat yine de her şey başka bir biçimde var olup gidiyor.
Gözyaşlarımızdan utanmamızın gereği yoktu; çünkü gözyaşları insanın cesaretlerden en büyüğü olan acı çekme cesaretine sahip olduğunun kanıtıdır.
Reklam
Yaşamak için bir nedeni olan insan her türlü nasıl'a katlanabilir.
Geleceğe yönelik inancını yitirmiş bir tutsak mahvolmuştur. Geleceğe inancını yitirdiği için manevi dayanaklarını da yitirmiş ve kendisini çöküşe bırakarak zihinsel ve fiziksel çürümenin nesnesi olmuştur.
Bize acı veren duygular, onun berrak ve kesin bir resmini çizdiğimiz anda acı olmaktan çıkar.
Başarıyı amaçlamayın; bunu ne kadar amaçlayıp hedef haline getirirseniz, elinizden o kadar kolay kaçırırsınız.
Bolluk, servet, neşe ve rahatlık zamanlarında muhabbet davasına kalkışan yüzlerce kimse bulunur. Gerçek muhabbet ve aşk ise musibet ve acı zamanlarında devam edendir.
Dünyadakilerin tuttuğu şöyle bir yol vardır. Bir büyük, küçükleri azarlarsa onları yoldan çıkarmak isteyenler daha da azdırmak için çalışırlar, onların iyiliklerini ister gibi görünüp bu gibi sözlerle onları alevlendirirler. ( Hristiyan bir kıbtinin Ka'b bin Malik'e "Yanımıza gel, biz sana yardım ederiz" demesi üzerine kitapta geçen bir söz. )
Reklam
Eğer insan ihlasın hakikatına ulaşırsa daha dünyada iken Cennet'in tadını almaya başlar.
Genellikle sahiplenici ve kıskanç olması bir yana, sevgi-bağlılık, bizim için en beter acıları hazırlar.
Geçmiş artık geleceği aydınlatmazken, zihin cehalet içinde ilerliyor.
Eşitlik aslında iki eğilim üretir: Biri insanları doğrudan bağımsızlığa götürür ve onları birdenbire anarşiye kadar sürükleyebilir; diğeri ise daha uzun, daha gizli ama daha emin bir yoldan köleliğe ulaştırır.
Sanığa en acı, en korkunç cezayı vererek ruhunu sonsuzluğa kazandırmak ister misiniz? Merhametinizle ezin onu. Nasıl sarsılacağını göreceksiniz.
Varlığımda hapisti, bu patırtı kopmasa meydana çıkacağı da yoktu. Korkuyorum! Ama maden ocaklarında yirmi yıl kazma sallamaktan değil, vız gelir bu bana... Ben, içimde dirilen insanın şimdiden sonra beni bırakmasından korkuyorum.
Reklam
Nefretin dibinde bir akıntı olarak işleyen hayranlık, nefret ettiğimiz kişileri taklit etme eğilimimizde kendini gösterir.
İnsanları isyana teşvik eden şey bilfiil çekilen sıkıntılar değil, daha iyi şeylerin tadını almış olmalarıdır.
Geleceğe duyulan korku bugüne sarılmamıza sebep olurken, geleceğe duyulan inanç değişime açık olmamızı sağlar.