.
.
Bir zamanlar okumuş olduğunuz kitapları özlersiniz sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları ahşap pancurları yaz bitti bitmeyen şeyler kaldı geride.
.
.
.
.
Zaman usulca sıyrılır aramızdan
ta içimizde duyarız,
Gelecek günlerin geçmişini.
Başka ne gelir elimizden
Büyük bir uzaklığa gülümseyerek geçiştiririz ıskaladığımız şeyleri.
.
.
.
.
Yazın bittiği her yerde söylenir. Söylenmeyen şeyler kalır geriye.
Ve sonra hiçbir şey olmamış gibi ağır,
Usul bir hazırlık başlar uykuya benzer yeni bir mevsime.
.
.
.
.
Bir düşte karşılaşmıştık,bir düşte kaybolduk.
Hadi birimiz uyandırsın artık ötekini.
Birbirinin karanlığına kapatılmış
Birbirinin içinde tipiye tutulan her kozaya ayrı biçilen uzun kışlardan hadi birimiz uyandırsın artık ötekini.
.
sonra dünyanın bütün sinemalarında bütün filmleri seyrettim
Adım onların adının yanına yazılmasın diye
acı çekerek yerlerimi yok etmeden
acıyla baş etmeyi öğrendim.
Yoksa bu kadar konuşabilir miydim?
Buraya gelirken uzak uzak yollar için hep at değiştirdim
atlarla birlikte terledim yolları ve geceleri
ödünç almadım hiç kimseden hiçbir şeyi
çıplak ve sahici yaşayıp
çıplak ve sahici ölmek için