Merhabalar yeni keşfettiğim Dark İstanbul yayınevinden okuduğum ikinci kitap. Ve yine gerek kapağı, gerek konusu, gerek kurgusuyla oldukça etkileyici bir kitap oldu.
Kitabın konusundan kısaca bahsedecek olursam Sosyoloji öğrencisi olan Türkan'ın tez yazmak için cinci bir hocaya gitmesiyle ve orada cinci hocanın ikinci karısı(!) olan 14 yaşındaki Hanife'ye Sonuncu Köy adında bir kitap vermesiyle olaylar başlıyor. Bir yandan Hanife'nin trajik hikayesini öğrenirken bir yandan da kitabı okumaya başlıyoruz Hanife ile birlikte. Kitap içinde kitap... Sonuncu Köy ise Ortaçağ İtalya'sında geçen din adı altında insanları köleleştirip onlara insanlık dışı yasaklar koyup kendilerini o yasaktan muaf tutup refah içinde yaşayan sözde din adamlarının eziyet ettiği insanların, özellikle kız çocukları ve kadınların özgürlüklerine kavuşma hikayesini anlatıyor. Aslında Ortaçağ'da geçen bu hikayeye baktığımızda günümüz Türkiye'sinde de din adı altında insanların manevi duygularını ve hatta paralarını sömüren, dinde var diyerek küçük kız çocuklarının eğitimini ve yaşamasını engelleyen, onları köle olarak kullanan, tüm yaptıklarıyla ceza almak şöyle dursun toplum tarafından saygı duyulan iğrenç zihinleri ve kutsal cahilliği görebiliyoruz. Tıpkı Cinci Salih Hoca gibi...
Her zaman kız çocuklarının mutlaka eğitim almasını ve kadınların kendi paralarını kazanması gerektiğini savunan birisi olarak kitaptan çok etkilendim. Sabahları söylenerek gittiğim okulun, eziyet olarak gördüğüm ders çalışmayı ve bıkkınlıkla girdiğim sınavların bile kıymetini bilmemi sağladı bu kitap. Kesinlikle okuyun, okutturun!