Ona doğduğundan beri, birileri hep susmaktan bahsetti. Susmanın ne kadar kutsal olduğunu anlattılar daima. Susmak altın, konuşmak gümüş dediler. Altının gümüşten daha iyi olduğunu, hatalı olduğunu da onlar söyledi. Düşündü. Altın daha iyi ise ve susmak altınsa susayım o zaman dedi. Bir gün konuşmak istedi; ağzını açtı birileri hemen biber sürdü ağzına. Biber ağzını yaktı. susmanın daha iyi olduğuna tam olarak inandı artık. Konuşmak ağzını yakıyordu çünkü. Sustu. Biraz daha büyüdü. Biberin acısı kayboldu ağzından. Bir daha konuşmaya kalktı, birileri eliyle ağzını kapadı. Her doğru her yerde söylenmez dediler. Ara sıra yalan söylemesi gerektiğini o gün öğrendi. Sustu.
Ara sıra açsa da ağzını doğruyu söylemekten korktu hep.
Susmayı çok iyi öğrendi. Çok güzel susuyor. Dinlemeyi bilmiyor, sadece susuyor. Arada bir konuşması gerektiğinde de bildiğini söylemiyor, söylemesi gerekeni söylüyor. Tıpkı ucuz danışmanlar gibi.
Okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Başladıktan sonra tek seferde okuyacağınız, sonsuza dek beyninizin bir köşesinde kalacak bir kitap. Okurken hayal kurabiliyorsanız kesinlikle tavsiye ediyorum.
KafaErdal Demirkıran · Kashna Kitap Ağacı · 2015689 okunma
Kişisel gelişim, pozitif düşünce, kendi içinde olumlamalar yapmanın yanı sıra kendine olan inancın hayatımıza kattığı farkındalıktan bahsediyor. Zaman zaman yaşadığı olaylardan çıkarım yaparken güldürürken düşündürüyor. Bir çırpıda okunacak bir kitap.
Kişisel gelişim kitabı olan "Kashna Felsefesi" özgüven eksikliği olan kişilere bir cesaret aşılama çabasıdır. Yazar sıradanlaşmış düşüncelerin farklı bakış açısıyla yeniden değerlendirerek doğruları sorgulamanın peşine düşer. Bazen acaba olabilir mi, bazen de saçmalama yahu çıkmıyorsa zorlamanın anlamı yok dedirten analizlerine şahitlik