Irving Stone

Yaşama Tutkusu yazarı
Yazar
8.8/10
125 Kişi
470
Okunma
28
Beğeni
4.387
Görüntülenme

En Beğenilen Irving Stone Gönderileri

En Beğenilen Irving Stone kitaplarını, en beğenilen Irving Stone sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Irving Stone yazarlarını, en beğenilen Irving Stone yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Jack London'un, 1891 yılı Ocak ayının ilk günü, cep defterine düştüğü hesaba göre, cebinde, kazancından kala kala on beş sent kadar bir para kalmış­tı. Ayın dördüne kadar, ekmek ve süte on beş sent veren, beş sentlik de limon alan Jack London, eli­ne geçen on buçuk doların altısıyla kira vermiş; yağ, istiridye, çörek, ceviz, dondurma gibi öteberinin dışında yalnız Flora'nın haplarına yirmi beş sent öde­mişti. Bu arada çamaşırcıya ödenen elli beş sent, Flo­ra'nın hesapsızlığı yüzünden, oğlunun iki yakasının bir araya gelmeyeceğini gösteriyordu.
Jack London'un çocukluğu üzerine çok şey anlatılır; ama, bütün bunların hangisi gerçektir hangisi değil, kolay anlaşılmaz. Zaman zaman geçirdiği sinir buhranlarının dışında, Jack London, sağlıklı, içinde kötülüğü olmayan, saf bir çocuktu. Sarı, kıvırcık saçları vardı, cildi duru, gözleri maviydi. En önemsiz bir şeye üzüldüğü zaman bile, hemen dudakları titrerdi. Alameda'daki Davenport çiftliğinde oturdukları sıra okula başlayan Jack London'un, hayatından en mem­nun olduğu zamanlar, tarlada, Tanrı beliediği John London'la geçirdiği saatlerdi.
Reklam
Oakland'daki bakkal dükkanının arka odasında istemeden öğrendiği gerçek ve ahretten dönen ruhIarın hikâyeleri, küçük Jack London'un Flora'nınkine benzeyen bozuk sinir sistemini etkilemeye başla­dı. Çocukcağız zaman zaman, aşırı heyecandan ötü­rü ruhsal çöküntüye uğruyordu.
Gerçeği gizleyip, saklıyorsanız; ya da her­kesin içinde bütün açıklığıyla ortaya koya­mıyorsanız, gerçeğin ne olduğunu bilmi­yorsunuz demektir. Gerçekle yüzyüze gelmek isterim. Biri çı­kıp da bana gerçeğin ne olduğunu anlatsa... Jack London
Həftələr ötüb keçdi. Vinsent nə isə hadisələrin fövqündə yaşayır,yeyir, gözlərini boşluğa dikib otururdu.
Hastayım, yalnızım, seni yanımda Sanıp ta bahtiyar ölmek isterim, Mahmur-u hülyayım, cam-ı lebinden Kanıp da bahtiyar ölmek isterim. Bir olmaz emelin düştüm peşine, Vuruldum hüsnünün şen güneşine. Kara gözlerinin aşk ateşine Yanıp da bahtiyar ölmek isterim. Talihin kahrı var her hevesinde Boğulmuş Figanlar titrer sesimde, O nazlı ismini son nefesimde Anıp da bahtiyar ölmek isterim.
Reklam
742 öğeden 571 ile 580 arasındakiler gösteriliyor.