Laura Dave (18 Temmuz 1977 doğumlu) Amerikalı bir romancıdır. Londra'nın Amerika'daki En İyi Şehri (2006) ve Boşanma Partisi (2008) 'in yazarıdır. En yeni romanı Sekiz Yüz üzüm, 2015 yılında piyasaya çıktı. Dave'in kurgu ve denemeleri The New York Times, New York Observer, ESPN, Redbook ve The Huffington Post'da yayınlandı. Genellikle ilişkiler, aile, sadakatsizlik ve evlilik hakkında yazıyor. CBS'nin The Early Show'da, Fox News Channel'ın Fox & Friends'te ve NPR'nin Dikkat Çektiği Her Şey'te yer aldı. 2008 yılında Cosmopolitan, onu "Yılın Eğlenceli ve Korkusuz Şehri" olarak adlandırdı.
Unvan:
Amerikalı Yazar
Doğum:
New York, Amerika Birleşik Devletleri, 18 Temmuz 1977
"Birinin masum olduğunu söyleme, tamam mı? Eğer bir şey söylemek zorundaysan, suçsuz olduğunu söyle. Birinin masum olduğunu söylemek seni aptal gibi gösterir. Özellikle de çoğu insan suçlu olduğunda."
“Eğer bir şey söylemek zorundaysan suçsuz olduğunu söyle. Birinin masum olduğunu söylemek seni aptal gibi gösterir. Özellikle de çoğu insan suçlu olduğunda.”
Hayatını bu kadar mahvetmeyi nasıl başardın bilmiyorum Sunshine ama lütfen toparla. Kitabi yariladim kahrımdan öleceğim ya. Yalanlar üstüne kurulu bir hayatın sonunda çıkan acı gerçekler...
Sadece 1 hafta kalan düğününe Georgia oldukça heyecanlıdır. Gelinlik provası sırasında caddede yürüyen nişanlısının büyük sırrını keşfermesi ile işler tamamen aksi yöne ilerler. Georgia bavulunu toplayarak aniden büyüdüğü evine gittiğinde karşılaştığı manzara pekte güzel olmayacaktır. Babasının ve annesinin boşanma kararı ve satışa çıkarılan üzüm bağlarını öğrendiğinde bir karar vermek zorunda kalır. Peki ama satın almak isteyen dev bir şarapçılığa sahip olan Jacop o üzüm bağlarından vazgeçer mi? İşte orası biraz karmaşık okur. Hem geride bıraktığı nişanlısını hem aile işini düşünme fırsatı sağlayacak olan Georgia sizce neler yapacak?
Aklımda tam olarak şu söz yankılandı "nereden biliyorsun altının üstünden daha iyi olmayacağını" Keyifle okunacak bu kitabı tavsiye ederim.
Sekiz Yüz ÜzümLaura Dave · Artemis Yayınları · 201744 okunma
Popüler biri olan Sunshine gerek evliliğiyle mutlu aile tablosu çizerken gerekse çıkardığı yemek kitabıyla sosyal medyada hayatını rengarenk yaşıyordu. Fakat bir gün sosyal medyası çalındığında onu tek tek ifşalamaya başlarlar. Hayatının deşifre edilmesi ve büyük kitlesini zamanla kaybetmesinin verdiği üzüntüyle büyüdüğü kasabaya kız kardeşi ve yeğeninin yanına taşınmaya karar verir. Tekrar kendini arayışı sizce kolay olacak mıdır? Aile ilişkilerini iyileştirme yoluna girerken bir yandan kendini sorgulamak için güzel bir kitaptı.
Bana söylediği son şey - Laura Dave
Kitap gerilim olarak geçiyor ama bence gerilimden çok gizem ağırlıklıydı. Çünkü gerilim dediğin Verity'dir gerilim dediğin üst kattaki aile'dir. Neyse gerilim olmasa da yazar kitabı öyle bir şekilde yazmış ki o gizemi çözmek için sayfaları nasıl çevirdiğimi bilmiyorum. Owen tamamen bir soru işaretiydi.
Hannah'ı kararlarını tavırlarını, Bailey'e olan davranışları çok güzeldi. Sabah uyanıyorsun ve kapıda üvey kızın yaşlarında biri sana bir not bırakıyor ve notta "Onu koru" yazıyor. Kızın okuldan eve dönüyor yanında bir çanta içi para dolu ve daha sonra televizyonda kocanın çalıştığı yazılım şirketinin battığını ve kocanın eve geri dönmeyeceğini çünkü gittiğini anlıyorsun. Ne yapardınız? Bence Hannah yapılması gereken en normal şeyi yaptı. Kaçmadı vazgeçmedi ailesini bırakmadı ve sonunda da en olabilitesi olan şeyi seçti. Dediğim gibi kitap gerilim kitabı değildi bence ama yazarın verdiği gizem çok iyiydi ve kendini kesinlikle okuttu.
Tavsiyedir.