Oğuzhan Güçlü Gönderileri
Oğuzhan Güçlü kitaplarını, Oğuzhan Güçlü sözleri ve alıntılarını, Oğuzhan Güçlü yazarlarını, Oğuzhan Güçlü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Kendi sırrını kendin tut ve onu kimseye verme. Başkasının bildiği artık senin sırrın değildir. Sen kendin sırrını saklayamazken nasıl bir başkası senin sırrını saklayabilsin ?
İyi bir şekilde anılmak değerli bir merhemden daha iyidir.
İsteklerimiz, iyi de olsa kötü de olsa bizim arzularımıza göre gerçekleşmezler.
Sayfa 75Kitabı okudu
Kuran, Hz. Muhammed'e yirmi üç yıllık bir süreçte cennetten gönderilen ayetlerin toplanmış halde olduğu bir kitaptır. Bazıları Mekke'de, bazıları da Medine'de duyurulmuştur. Her birinin dini anlamları vardır. Otuz bölümden (cüz) oluşmaktadır.
Sayfa 86Kitabı okudu
Basra, Halife Ömer tarafından kuruldu. Şehirde dört farklı kültürden insan vardır: Yahudiler, Persliler, Müslümanlar ve Hristiyanlar. Araplar tarafından Asya'nın en zengin yeri olarak görülür. Burada pirinç, şeker, baharat, kaba beyaz ve mavi pamuktan eşyalar, işlemeli kumaşlar, örtüler, şallar, inci, kahve, demir, kurşun, yün elbiseler ve birçok ticaret eşyası satılır.
Sayfa 85Kitabı okudu
"Ve cennet, kötülüğü iyiliğe çevirenindir."
Sayfa 61Kitabı okudu
Bağdat, Hicri takvime göre yıl 145'te veya MS 767'de, Hz. Muhammed'in Medine'ye göçünden sonra kurulmuştur. Cengiz Han'ın torunu Hülagu tarafından Hicri takvime göre 656'da, MS 1277'de yıkılmıştır.
Sayfa 82Kitabı okudu
"Ancak isteklerimiz, iyi de olsa kötü de olsa, bizim arzularımıza göre gerçekleşmezler."
Sayfa 74Kitabı okudu
Satranç oyunun ilk olarak Asya'da ortaya çıktığı ve Haçlı Seferleri'nin ardından Avrupa'ya geldiği söylenir.
Sayfa 64Kitabı okudu
"Arzularımıza karşı geldiğimiz zaman, en büyüleyici durumlar bile bize zevk vermezler."
Sayfa 54Kitabı okudu
"Kendi sırrını kendin tut ve onu kimseye verme. Başkasının bildiği artık senin sırrın değildir. Sen kendin sırrını saklayamazken, nasıl bir başkası senin sırrını saklayabilsin?"
Sayfa 40Kitabı okudu
"Iyi bir şekilde anılmak değerli bir merhemden daha iyidir"
Hamal, gökyüzüne doğru bakarak kölenin de duyabileceği bir sesle şöyle demiş; "Ey büyük Allah'ım, benimle Sinbad arasındaki farkı görüyorsun. Ben her gün ıstırap, acı ve keder çekip evime ancak yetecek kadar ekmek götürürken, Sinbad tükenmek bilmez bir zenginlik içinde mutlu mesut yaşıyor. O, bütün nimetleri hak edecek ne yaptı? Ben bu hayatı hak edecek ne yaptım?"