Tahsin Ünal, 25 Nisan 1920 tarihinde Karamanın Akçaşehir kasabasında doğdu. İlk ve Ortaokulu Karamanda okudu. 1936 yılında gittiği Konya Lisesi'nin Edebiyat kolundan 1939'da mezun oldu. 1940 yılında askeri öğrenci olarak İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünde başladığı eğitimini Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde tamamladı. 1944 yılında Yedek Subay Okulu Komutanlığı'nda Piyade Sınıfı Kıta eğitimi yaptı ve Maltepe Askeri Lisesi'nde Tarih öğretmeni olarak göreve başladı.
1945 yılında Karamanın tanınmış müderrislerinden Mahmut Fevzi Erdoğdu hocanın kızı, Fatma Kevser hanımla evlendi. Bu evlilikten Bahadır, Mukadder, Mükerrer ve Fevziye isminde 4 çocuğu dünyaya geldi. 1947 yılında Kuleli Askeri Lisesi Tarih öğretmenliğine atandı. 1952 yılında Ankara Kara Harp Okulu'nda göreve başladı ve 1974 yılında Albay rütbesiyle bu görevden emekli oldu.
Bu arada Tarih dalında doktorasını yapmış olan Dr. Tahsin ÜNAL emekli olduktan sonra MHP saflarında siyasete atıldı. MHP Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen Dr. Tahsin Ünal 12 Eylül 1980 Askeri darbesine kadar bu görevini sürdürdü. 12 Eylül'de Alpaslan Türkeş ile tutuklananlar arasında bulunan Dr. Tahsin Ünal, önce Dil Okulu'na kapatıldı. Daha sonra milletvekili olmayan yöneticilerle birlikte Mamak Askeri Cezaevi'ne gönderildi. Burada bir süre kalan Dr. Tahsin Ünal'a, Harp Okulu'nda öğretmenliğini yaptığı subaylar tarafından "Kafes'te" akıl almaz işkenceler ve hakaretler edildi. MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nın görüldüğü mahkemede, sorgusu sırasında mahkeme heyetine hitaben "Bugün burada Faşist Devlet kurmak için yargılanıyorum ve utanıyorum. Çünkü ben şerefli bir Türk subayıyım. Harp Okulu'nda yıllarca öğretmenlik yaptım. Sizler de dahil binlerce subay yetiştirdim. Evlatlarım ben hanginize faşistliği övdüm veya öğrettim." şeklinde çok duygulu bir konuşma yapmış ve gözyaşlarını tutamamıştır.
Genç yaştan itibaren makale ve kitap yazmaya başlayan Dr. Tahsin Ünalın piyasada 24 adet yayınlanmış eseri bulunmaktadır.
Dr. Tahsin Ünal, Hacc farizasını yerine getirmek üzere gittiği Mekke'de geçirdiği bir kalp krizi sonucu 17 Temmuz.1988 günü vefat etmiş ve cenazesi de o mübarek beldeye defnedilmiştir. Rahmetli Dr. Tahsin Ünal hakkında "DR. TAHSİN ÜNAL HAYATI-ESERLERİ-KİŞİLİĞİ VE DÜŞÜNCELERİ" isimli Ali Güler ve Suat Akgül tarafından hazırlanmış bir de eser bulunmaktadır.
Unvan:
Tarihçi, Fikir Adamı, Emekli Albay, Harp Okulu Öğretmeni, Yazar
Sultan Yavuz Selim, Şah İsmail'e yazdığı bir mektupda sen kendini Afrasyab soyundan sanıyor ve iddia ediyorsun. Halbuki sen İran'ın bir emirisin. Bense ulu bir soya mensubum. Ben Sultan Selim Şah İbni Beyazıt ibni Mehmet ibni Murad ibni Mehmet ibni Yıldırım Beyazit ibni Murad ibni Orhan ibni Osman veilahiri. Afrasyab'ı (Alp-Er Tungayım) ifadelerini kullanarak kendisinin Afrasyab soyundan olduğunu iddia etmiştir. Koca ve güçlü Yavuz'un kendisini Afrasyab soyundan olmakla müdafaa etmek zorunluluğunu duyması cidden calib-i dikkattir.
Yin ve Yang Kuramı ve İlkeleri bütün evrenin işleyişini, hareketini açıklar. Çin'de ortaya çıkmış olan kuramın tarihi tarım öncesi Avcı Toplayıcı döneme kadar uzanmaktadır.
❝Tao doğadan, evrenden de eski olan ana kaynaktır. Evrenin ve doğanın kökleri bu kaynağın içinden çıkar. Bu dünya üzerinde bildiğimiz her şey bir zıtlar birliği olan Tao'dan gelir ve zıtların birliği (Yin ve Yang) olarak ifade bulur. Dolayısıyla biz her ne yaparsak yapalım, ânında o şeyin kendi zıddını meydana getiririz. Yaşamda başarılı olmak, varoluşa müdahil olmayıp geri durmamızda gizlidir; böylece bu zıtlar dengesinin kendi ahengini bulmasına yer açmış oluruz.❞
Toprak Askerler ya da Terrakotta Ordusu, ilk Çin imparatoru Qin Shi Huang'ın mezarında bulunan terrakotta heykeller. MÖ 210 tarihinde yapılmış olan heykeller, 1974'te Çin'in Shaanxi eyaletine bağlı Xi'an yakınlarında bir çiftçi tarafından bulunmuştur.
❝Kısa ama etkili Ch'in (Qin) döneminde çok otoriter bir imparator olan Qin Shi Huang ortaya çıktı. Bu hükümdarın totaliter yönetiminde pek çok Tao ve Konfüçyüs eseri toplu olarak yakıldı, bu düşünce sistemleri yasaklandı. Kendi ölümsüzlüğüne kafayı takmış olan bu diktatörü, bu despot imparatoru bugün Terrakotta Ordusu ya da Toprak Askerler olarak bilinen mezar buluntularıyla tanımaktayız.❞
Tahsin Ünal
Siyasetçi, Asker ve Öğretmen ve hac yaptığı sırada vefat edip, Mekke'de medfun olan Dr.
Tahsin Ünal 'dan Türklerin milli sembolü haline gelmiş bozkurt ve temsil ettiklerine dair bilgilendirme içeren bir eser ama aynı zamanda da kısa kronolojik bir Türk şecere tarihî de vardı. Bu kısım da yapılan yorumları biraz zorlama buldum çünkü bilinen en eski Türk Nuh oğlu Yafes oğlu Türk. Bundan öncesi devirleri bilmek çok zor ama yazar daha da öncesine götürüyor ben bu çıkarılan anlamları biraz zorlama buldum çünkü bugüne kadar böyle, bu tarz net bir bilgi yok. Ama Bozkurt simgesi ve Bozkurdun neyi temsil ettiğini okumak için güzel bir eserdi.
Kitapta Osmanlı devlet adamlarının faziletini anlatan birbirinden güzel nükteler, anekdotlar var.Son zamanlarda sosyal medyada sıkça paylaşılan "Müslümana haram gayrimüslime helal olan" çeşmenin hikâyesi başımızı önümüze eğerek düşünmemizi gerektiriyor.Ahmet Vefik Paşa'nın herkese siz nerelisiniz diyerek memleketini sorması üzerine gayrimüslimler göğsünü gere gere cevap verdiği hâlde yaşlı bir dedenin utana sıkıla "Ayıptır söylemesi Türküm Paşa hazretleri" demesi üzerine Ahmet Vefik Paşa celallenip "Türküm demek neden ayıp olacakmış ben de Türk'üm" der.Bunun üzerine dede bocalayıp "Siz de Türk müsünüz Paşa hazretleri,Türk'ten hiç paşa olur mu paşa hazretleri"diye şaşkınlığını ifade eder."Ahmet Vefik Paşa "Paşa ne kelime üç kıtaya hükmeden Osmanlı padişahları da Türk" der ve arkasını dönerek oradakilere sezdirmeden ağlamaya başlar.Bunu okurken tüylerim diken diken oldu.
En sevdiğim anektod ise adeta beni anlatıyor.Nazır Bey de benim gibi dalgın bir adam.Çok meşgul olduğu zaman kapısına "Nazır Bey bugün meşgul.Girmeyiniz." yazısı asılırmış.Nazır bey bazen sabahları erken saatte gelir.Yazıyı görünce nazır beyin kendisi olduğunu unutarak "Nazır Bey meşgulmuş rahatsız etmeyelim diyerek geri dönermiş.
Tahsin Ünal / Şehitler ve Gaziler.
Dr. Tahsin Ünal (1920- 1988), Karaman'da doğdu. İlk ve Ortaöğrenimini Karaman ve Konya'da tamamlandı. Askeri öğrenci olarak girdiği, üniversite eğitimininde Tarih Öğretmeni oldu. Tarih alanında doktora yaptı, Albay rütbesi ile emekli oldu. Karaman tarihi ve Türk Tarihinde önemli şahsiyetler üzerinde araştırmalar yaptı. Emekli olunca MHP'ye katılarak siyasetle ilgilendi. Hac görevi sırasında Mekke'de vefat etti.
Yazarın derslerde veya toplantılarda Türk tarihinden ibret alınacak anekdotları, kalem olarak meydana getirdiği bir eseridir. Tarihçi olması dolayısıyla Selçuklu, Osmanlı tarihindeki birinci elden kaynaklardan faydalanarak, okuyucuya sunmaktadır. Sayfa sayısı az olsa da, basıldığı tarihi olan 1969 yılı düşünüldüğünde, o günkü şartlarda, çok büyük bir ihtiyacı giderdiği düşünülmelidir. Seçilen konulara bakıldığında, Türk milletinin büyüklüğünü ortaya koyan tarihi olaylardan yola çıkarak, özellikle gençlerde milli şuura katkı sağlaması düşünülmüştür. Anekdotların sonuna, yabancı devlet adamları ve bilim adamlarının Türklere yönelik sözlerine de yer verilmiştir.
#Kitaapşuuruinsanlıkşuırudur.