Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Tuncay Özkan
Tuncay Özkan Yorumları ve İncelemeleri
Tuncay Özkan yorumları ve incelemelerini, Tuncay Özkan kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Tuncay Özkan puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir arkadaşım, okumamı istedi ve severek okudum. Yazar, burada Rızgar'ın hayat hikayesini, değişimini ve alt sebeplerini anlatıyor. Tabi yazar Tuncay Özkan'dan öyle etkili bir hikaye dili beklemeyin. Daha çok olanı anlatan, daha doğrusu aktaran bir dil kullanmış. Edebi bir üslup yok. Yine de okuyucuyu etkileyen bir kitap.
Cumhuriyetci her gencin okuması gereken tarihi belge delil niteliğinde harika bi çalışma.
Kamu üzerinde oluşturulan yalan havanın karşısına dikilen duvar gibi bi kitap okuyun okutun yalnız değiliz.
Hain ile kahramanlık arasında ince bir çizgi vardır.
İncelemeye başlamadan önce kaynakçaya gel arkadaş. Adam öyle para kazanayım diye sözüm ona vatanseverlik ayakları çekmemiş. Babalar gibi okumuş, araştırmış olayı dibine kadar öğrenmiş bir kitap yazmış helal olsun. Gelelim incelemeye;
Eser ciddi referans alınabilecek kıymete sahip. Başlayalı bir haftadan az oldu. Dili başlarda konu itibarıyla azıcık sıksa da devamında sarıp sarmalıyor. Mehmet Eymürü bırak babası Mazhar Eymüre kadar buluyorsun. Çakıcılar, Çatlılardan tut Mahir kaynaklar, Mehmet Eymürlere, Hiram Abaslardan, Özalın Mit tutumundan Çillerin tutumuna hepsi var. Ben çok ama çok beğendim. Konu inanmak falan değil ama ben samimi buldum. Çünlü bazı ropörtajlarda manipülasyonlar ayyuka çıktı. Ama Öcalanın hikayesi birebir net anlatılmış.Genel anlamdan çok faydalı bir kitap. Solcu yada sağcı diye yaklaşılmadan yazılmış. Helal olsun
Dikkat spoiler içerir.
Araştırmacı gazeteciden güzel bir araştırma eseri. Ermeni soykırımı olarak iddia edilen olayların detaylarını anlattığı bu kitaplarda kızına hitap eden bir yöntem ile yazmış kitabı. O dönemin tarihi olaylarından bahsederken bizzat kendisinin şahit olduğu röportajlardan da bahsediyor. 1800'lü yılların sonuna kadar Ermeni milletinin sadakatinden bahseden yazar, Rus ve İngiliz kışkırtması ile kurulan örgütler, bunların faaliyetleri ve en sonunda tehcire giden yollardan bahsediyor. Batının ikiyüzlülüğü, öldürülen Türkler ve Kürtlerden hiç bahsetmemesi, İttihat ve Terakki paşalarının faaliyetleri, Batı yüzünden kendilerini savunmasına rağmen mahkum edilip idam edilen Türk askerleri, sonrasında Ermenilerin bu olayı çarpıtmalarından bahsediyor. Kitabın sonlarına doğru Asala terör örgütünün faaliyetleri ve kızına bu olayla ilgili olarak verdiği nasihatlerden bahsediyor. Olayları dönemine göre yargılamak, her şeye iki taraftan da bakmak, ölenleri unutmamak ama bunun kasıtlı yapılmadığı bilmek, olaya soykırım olarak değil nefsi müdafaa olarak bakmak gerektiğinden bahsediyor. Bu açıdan değerlendirildiğinde bilgi ve belgelere dayandığı için mutlaka okunması gereken kitaplardan biri.
Türkiye'nin tarihinde yeni bir sayfanın açılması anlamına geliyordu Abdullah Öcalan’ın yakalanması. Yıllardır kanayan bir yara gibi ülkeyi kemiren terörün en büyük yöneticisiydi çünkü o. Artık dengeler değişebilir, yeni bir dönem başlayabilirdi. Polis kamerasının görüntüleriyle dakika dakika televizyonlardan verildi yakalanması ve Türkiye'ye getirilişi. Zafer işareti yapan bordo berelilerle birlikte kaldı Abdullah Öcalan’ın görüntüleri aklımızda. Peki bu kadar kolay mı oldu herşey? Nasıl bir yol ve politika izlendi yakalanması için? Hangi istihbarat birimleriyle iş birliği yapıldı? Gazeteci Tuncay Özkan, Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının televizyon ekranlarına yansımayan yönlerini anlatıyor kitabında.
16 Şubat 1999, Türkiye Cumhuriyeti'nin dönüm noktalarından biri olarak adlandırabileceğimiz bir tarih. Abdullah Öcalan'ın yakalanarak Türkiye'ye getirilmesi, Avrupa'da ve Ortadoğu'da bütün dengeleri alt üst edecek değişimlere neden oldu. Özellikle Avrupa ülkelerinin PKK ile işbirliği bilinen bir gerçek. Ve CIA ile
Gerçekten siyaset politika ile ilgilenen okurlar için faydalı olunabilecek bir kaynak. Kitabın konusu ağırlıklı olarak Cıa,mit, Irak vb. bölgesel güçlerin birbirlerine karşı güç ve menfaat dengelerini anlatıyor. Ancak kitap ağırlıklı olarak politikacı ve diplomatların kendileri aralarında olmuş olan yazışmaları ve görüşmelerini içeriyor yeri geldimi yazar kendi görüşünü belirtiyor.Özellikle 90lı yıllarda gerçekleşmiş siyasi bunalımlar hakkında bilgi edinmek isteyenler için okunacak kaynaklardan birisi.
Mahkeme salonlari ve TBMM koridorları arasında kosusturup arastirma yapan gazetecinin gercek kaynagindan aldigi bilgi ve belgelerle öldürülen gazetecilerin anlatıldığı konusunda belkide en iyi ve tek kitap.
Adalet sadece bir kavram değildir.
Ezilenler,
Adaletin gelmesini,
Sonsuza kadar beklemezler.
Madalyonun diğer yüzünü çevirip bakmak isteyenler için yazılmış bir kitap olduğunu düşünüyorum. Söyleyecek çok şeyim olmasına rağmen üzerinde çok fazla konuşmak istemiyorum. Bu kitap bana sadece şunu anımsattı : "Hayat her zaman siyah ve beyazlardan oluşmaz birçok ara renk vardır"
Kitabın bir sayfasında Rızgar şöyle diyor: "Düşmanın da iyisi, iyidir heval" Yani mühim olan iyi olmak, insan olmak...
Yine de insan düşünmeden, sorgulamadan yapamıyor. "Bu kadar mı savrulur bir insan yaprak gibi, bu kadar mı müdahale edemez hayatına, bu kadar mı çaresizdin gerçekten, bu mu doğru yol aklındakileri anlatmak için, kader deyip geçsek ikna olur muyuz yoksa kaderimizi biraz da biz şekillendirmez miyiz, Bir insan kendi tercihlerinden sorumludur da devlet ne derece sorumlu tutulabilir tercihlerinden, peki ya bir iyi örnek veya kader mahkumu masum biri bütün kötü imajı silebilir, geride kalanları aklayabilir mi, devlet mi büyük insanlar mı kim kimden medet ummalı, çözüm ne?"
Bunlar gibi daha pek çok sorunun okurken aklınıza geldiği, yoruma açık bir yaşam hikayesi. Okuyun derim. Zaman zaman algılarımızın açılması için beyni düşünmeye zorlamak gerek... Okuyalım, düşünelim, vicdan muhasebesi ve mantık muhakemesi yapalım...
Yazardan çok güzel bir araştırma eseri. PKK terör örgütünün kurucusu Abdullah Öcalan'ın Suriye'den çıktıktan sonra İtalya, Yunanistan, Rusya ve Kenya ülkelerinde kaldıktan sonra MİT tarafından yakalanması sürecini detaylı bir şekilde anlatan bu kitapta bilinmeyen pek çok şey gün yüzüne çıkıyor. Olayın tarafları olan ülkelerde çalışanlarla yapılan görüşmeler, mahkeme sürecindeki ifadesi, Tayfun Talipoğlu ile yaptığı röportaj, savcıların yargılama aşamasındaki iddiaları ve pek çok detaylı bilgi kitabın içerisinde yer alıyor. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Güzel diyebileceğim bir araştırma eseri. Yazar, Hürriyet Gazetesi yazarı olan Çetin Emeç cinayeti ile ilgili yaptığı araştırmaları belgelere dayanarak detaylı bir şekilde anlatmış. İslami Hareket örgütü ve Suriyeli bir iş adamı olan Muhammed Celal Zehebi'nin olayla ilişkisi, Zehebi'nin yurt içi ve yurt dışı altın ve döviz kaçakçılığı, Çetin Emeç'in kendi hayatı ile ilgili bazı köşe yazıları mevcut. Bazı yerlerde emniyet ifadeleri tekrar tekrar yazıldığından sıkıcı olsa da insanı bilgilendiren bir eser.
Tenha ve Yalnız
Bu kitap her ne kadar siyasi nedenlerle yazılmış olsa da , okurken hayattaki yalnız her daim başının çaresine bakmak durumunda olan insanlara da öğütler içerdiğini farkettim... Bazı dezavantajlarınız varsa hayatta ve tek başınıza her daim kuvvetli kalmak güçlü durmak zorunda iseniz de bu kitaba bir göz atın derim Zor zamanlar adına okuyucuya çok güzel öğütler vermiş , çok güzel öneriler sunmuş esasen Tuncay Özkan Mottolar halinde ve motomot , insanın yalnız çaresiz ve dezavantajlı dönemlerinde neler yapması gerektiğini ne şekilde direnebileceğini yazmış Bunu bazen alt alta numaralandırmış bazen bir şiir ile anlatmış Ben okurken , sadece hapishanede yatan bir insan özelinde düşünmemeye çalıştım mevzuyu Zira bazen hayatta bir hapishane bir zindan olur ya insana İşte kitapta yer alan nasihat ve öneriler o zamanlar için de ışık olabilir ve kolaylıklar sağlayabilir herkeslere... İnanmak , daima güçlü kalmak , hiç pes etmemek bazen dalga geçmek , hayatı , dünyayı ve kendini ti'ye almak şarttır Ve hep öğrenmek de... Ve tabii ki yazmak Sizi bilmem ama ben bu kitabı böyle yorumlamak istedim böyle baktım Belki kendi tenhalığımdan belki güçlü olmak zorunda olmamdan Belki kitapları çok sevmemden belki yazmak kabiliyetimden , azıcık empati yaptım galiba Kendime nasihatler de çıkardım biraz üzerime de alındım itiraf ederim ki... ️ Tavsiye siyasi duygularınızdan soyunup öyle okuyun bu kitabı İnsani açıdan çok şey görüp hissedeceksiniz Ve hayatta hep yek , hep tek başına kalmak durumunda iseniz çok fazla şey öğreneceksiniz de... Okuyun , yazın , inanın Herşey geçer ya Hû
CIA Barzani ve Talabani için Apoyu verdi.
Gerçek bir objektiflik abidesi. Yaşanmış bu olayı tüm tarafların ifadesini değiştirmeden ve kendi yorumlarını ve cevap bulduğu sorularla beraber işlemiş. Dün elime aldım işlerim arasında bir baktım bitmiş. Duygusal yada taraflı değil olduğu neyse onu öğrenmek istiyorsan bakarsın.
Kitapta bu kısımlar yok büyük pencereden üç kare için Kürt sorununu görmezden gelmek 30 yıldır çözdü mü? Yok. O zaman en azından rahmetli özalı, eşref bitlisi, gaffar okkanı örnek al. Bu insanlar bu uğurda şehit oldu.
Sahaflar eskiden imkanı olanındı şimdi nadirkitaptan alın okuyun hemde sudan ucuz.
Abdullah Öcalan Neden Verildi? Nasıl Yakalandı? Ne Olacak?Tuncay Özkan · Alfa Basım Yayım Dağıtım · 200536 okunma
Dikkat spoiler içerir.
Yazar 80 ve 90lı yıllarda yapılan yolsuzluklar sonucunda devletin 50 trilyon lira parasının çalındığını tespit etmiştir ve bu olaylarla ilişkili kişilerin basına verdiği ifadeleri derlemiştir. Ancak bu olaya bir mahkeme mizanseni sunarak, sanki bu kişilerin tamamı mahkemeye çıkarılmış ve hakime karşı ifade veriyor gibi göstermiştir. Özal, maliye bakanı Kaya Erdem, banker Kastelli, Yahya Demirel, Süleyman Demirel, Kenan Evren, Adnan Başer Kafaoğlu, Bülent Öztürkmen gibi olaylarla ilişkisi olduğu düşülülen şahısların iddialara cevapları, birbirleri ile kavga etmeleri, birinin diğerinin iddiasını yalanlaması, bazı yerlerde tanıkların belgeler ile konuşması, ancak en sonunda yaşanan o kadar hayali ihracat, banker mevzuları, dolandırılan halkın mahkemeden bir şey çıkmayacağını anlaması üzerine kurgulanmış, kurgu olmasına rağmen akıcı bir araştırma eseri. O dönemdeki yolsuzlukları merak edenlerin hüzünle okuyacapı bir kitap.
Dikkat spoiler içerir.
Abdullah Öcalan ve yakalanıp Türkiye'ye getirilme sürecini anlatan güzel bir araştırma eseri. İlk olarak kendisi ve örgütünün kuruluşu ile başlayan kitapta, Özal'ı Demirel'e yazdığı kürt sorunu ile ilgili mektup, Mercedes operasyonu, Yeşil'in faaliyetleri ile devam ediyor. Öcalan'ın yakalanması Hakkında verdiği ifade, Yunan istihbarat elemanı Kalenderidis'in Kenya sürecinde yaşadıkları, Şenkal Atasagun'un CIA elemanları ile yaptığı görüşme sonrasında başlayan süreç, Öcalan'ın Suriye'den çıktıktan sonra Yunanistan, Rusya, İtalya, Yunanistan ve Kenya maceraları, yanındaki korumalarının yaşadıkları, Kenya'daki Yunanistan büyükelçisinin olaylar hakkında verdiği ifadeler, Öcalan yakalandıktan sonra Yunanistan içinde çıkan kriz, yazarın ilk defa bu olayı haber haline getirmesi, Avrupa Birliği ikiyüzlü davrandığı için ABD tarafında yer alan Türkiye, Talabani'nin kuzey ırak ve Apo hakkındaki görüşleri de anlatılıyor. Çok fazla detay vermese de haber bültenlerinde bulunmayan bilgiler verdiği için okunması faydalı olacak kitaplardan biri.
Abdullah Öcalan Neden Verildi? Nasıl Yakalandı? Ne Olacak?Tuncay Özkan · Alfa Basım Yayım Dağıtım · 200536 okunma