Hayatın amacı bu değil mi zaten? Bir şeyleri verirken, diğer şeyleri ama en değerlilerini elinden alır. Kural böyle işler. Sevincinle acını aynı anda yaşayarak...
2.kitap olan saplantıda da , aslında sadistin gözünden okuyoruz gibi ama resmen 1.kitabın özetini 200e kadar sürdürdü gibi geldi bana evet onun gözünden bakış açısından okuduk ama bunu ilk kitap
Sadist de okuduk yani. Aslında konu bakımından ve vahşet (!) bakımından iyi bir kitap ama yazarın yazarken oturtamama sorunu var gibi. Bu arada sonu hiç beklemediğim gibi bitti açıkçası hoşuma gitti :) farklı geldi sonu. Yani bir şans verin diyemeyeceğim ama böyle kan vahşet dehşet seviyorum diyorsanız hoşunuza gidebilir ama okurken dediklerimi de göz önünde bulundurun tabi ki :)
SaplantıBeyzanur Yılmaz · Eftelya Kitap · 201759 okunma
Bir konu bütünlüğü yok, orta okul çocuğunun fark edebileceği net yazım yanlışları var. Hayır hadi yazar görmedi yazarken, hiç mi editörün elinden geçmedi? Zamanında Wattpad kitabı bile okumuştum ama bu kadar duygusuz konudan konuya atlayanına, bir bütünlüğü olmayanına denk gelmedim. Zamanında 3 tanesi 20₺ gibi bir fiyatı vardı o yüzden hiç bakmadan almıştım ama insan o paraya üzülür mü? Üzüldüm. Bu kitap için kesilen ağaca, dağıtımı için harcanan benzine üzüldüm.
Kitabı yarıda bırakan bir insan değilim, bazı kısımları okumam ama konuyu takip edebileceğim şekilde devam ederim, lakin konu olmadığı için sabrım gelmedi.
Sürekli elime alıp bıraktığım bir kitaptı, sonunda bitti!
Dili o kadar basit ve duygusuzdu ki sinirlerimi bozdu kitap. Konuya değinmiyorum bile kahramanımızın saplantılı bir sadisti var ve o kadar rahat ki 'bu ne rahatlık be bacım' demeden geçemiyorsunuz. Kızın başına her türlü şey geliyor (örn; anneannesini öldürüp kanını başından aşağıya döküyorlar) kız 2 gün ağlayıp 3.gün hiçbirşey olmamış gibi davranıyor sinirimi bozdu bu durum ,sonuna doğru iyice karıştı işler zaten. İşin sonunda kimin olduğunu 2.kitabın arka kapağını okuduğum için spoileri orda yedim (abla spoiler 2.kitapın arkasına yazacaksan niye 1.kitapta o kadar aksiyon peşindeydin?)
Beyzanur Yılmaz a ait kitapları set olarak alıdğım için 2.kitabı da okuyacağım. Umarım işleri orada düzeltiyordur.
Selamm. Aralık ayının ilk kitabını bitirmiş bulunmaktayım. Ne çok iyiydi ne de çok kötüydü diyebiliyorum. Karakterin bazı tavırları o kadar çocuksu ve saçmaydı ki ay saçmalama ne alaya diyerek değiştirdim sayfaları.
Konusundan bahsetmem gerekirse Meyra, peşinde takıntılı biri olan ve maalesef ki bu kişiyi bir türlü peşinden atamayan bir kız. Buna takıntılı olan kişi onu kaçırdığında vücudunu kesip ona hasar bırakan ayrıca kanınla uğraşmaktan hoşlanan biri. Gerçek anlamda bir sadist olarak adlandırılıyor.
Her ne yapmaya çalışırsa çalışsın maalesef ki bir türlü ona engel olamıyor. Bir yerden sonra onun yanındakilere de zarar verdiği için kız resmen çıkmaz sokağa girdi. Kitabı okurken kesin sadist bu, dediğim kişiler masum çıkınca gerçekten şoka uğradım.
Özellikle her yaptığı şeyi bilmesi bana çok saçma geldi. Örneğin kız mezarlığa gidecek, oraya gittiğinde kendisine bırakılmış bir not buluyor. Herhalde iç sesin de okuyamaz. Bilmiyorum, bu konuda birazcık tuhaf geldi. Sırf merak ettiğim için kitabın sonunu getirdim diyebilirim.
500 sayfalık bir kitap ancak çok yoğun değilseniz bir günde bile bitirebilirsiniz. Hafif bir anlatımı var ve merak duygusunu güzel yansıttığı için sonu hemen geliyor. Yazarımızı tebrik ediyorum.
Kitaptan alıntılar:
Hayatın amacı bu değil mi zaten. Bir şeyleri verirken, diğer şeyleri ama en değerliliğini elinden alır.
Benim için her şey oyunca geçer Bu yüzden şu an şuracıkta bile uyuyabilirim.
Hayatta hiçbir şey normal biz nasıl görmek istersek öyle devam eder.
Sayfa sayısı: 503
Aldığım fiyat: Hatırlamıyorum.
Einstein'a göre karanlık aslında aydınlığın olmaması durumudur ve dünya üzerinde birbirinin zıttı olan her şey aslında bir diğerinin yokluğundan kaynaklanır.
Galata aşkın sembolüydü. Oraya kiminle çıkarsan, o kişiyle evlenirsin rivayeti sayesinde inanılmaz talep görüyordu. Kimisi gerçekten inandığı için, kimisi de benim gibi güzel fotoğraflar yakalamak için tırmanıyordu dar merdivenlerini.
Yine de hoştu.
Bu kitabı okuduğumda 14 ya da 15 yaşındaydım tabiki o zamanlar meraklı bir ergen olduğumu söyleyebilirim ama çok sürükleyici bir kitaptı benim için okuduğum ilk kalın kitaplarımdan biriydi bendeki yeri çok farklı tabiki sizlerin yorumlarınıda merak ediyorum okuduysanız kitap hakkında ne düşünüyorsunuz hadi yorumlarda buluşalım
“Hayatın amacı bu değil mi zaten?
Bir şeyleri verirken,diğer şeyleri ama en değerlilerini elinden alır.Kural böyle işler.
Sevincinle acını aynı anda yaşayarak...”
Herkese iyi olan kalbi sadece bana kötüydü herkese gülümseyen yüzü sadece beni görünce ifadesiz bir hal alıyordu, kıskançlık olarak belirteceğim bir durum değildi aramızdaki o ben hariç herkesi kendi karanlığına sokmadan yaşatan biriydi yanına yaklaşamıyordum bile.
Einsteina göre
Karanlık aslında aydınlığın olmaması durumudur ve dünya üzerinde birbirinin zıttı olan her şey aslında bir diğerinin yokluğundan kaynaklanır.