Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Christian Keysers

Christian KeysersEmpatik Beyin yazarı
Yazar
7.7/10
18 Kişi
64
Okunma
5
Beğeni
1.179
Görüntülenme

Christian Keysers Sözleri ve Alıntıları

Christian Keysers sözleri ve alıntılarını, Christian Keysers kitap alıntılarını, Christian Keysers en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ayna Nöron
Ayna nöronlarının, dünyayı algılamak ve ona bağlı eylem yapmak üzere çift amaçları vardır. Parma’ da bulunan ekibin bulduğu sinir hücresi, maymunun yalnızca kendi eylemleriyle ilgili olduğu sanılan nöronların yer aldığı beynin ön lobunda bulunu­yordu. Bununla beraber nöron, bir premotor nöron için doğal olan biçimde, maymun üzümü yakaladığı zaman etkinleştiği gibi, may­mun başka birisinin aynı eylemi yaptığını görünce de etkinleşiyordu.
sizi su dolu bir bardağı elini­ze alarak içinden su içerken ve gülerken görürsem, su içtiğinizi ve bundan hoşnut olduğunuzu anlarım: Yaptığınızı görmeme ilaveten, ne algıladığınız hakkında da sezgisel bir anlayışım oluşur. 1990’lar­da bildiklerimiz, birinin bir nesneyi tutma görünümüne, görsel kortekste yanıt veren nöronlar olduğu bilgimizin ötesine geçmezdi. Bu nöronlar, birinin bir nesneyi tutma olgusunu belirler: Onlar yalnız ve yalnız, birisi bir bardağı tuttuğunda ateşleme içinde görünürler. Onlar büyük ölçüde yalnızca ve yalnızca dumana bağlı olarak vı­zıldayan bir duman detektörü gibi hareket ederler. Sorun, duman detektörünün dumanı algılaması dışında, dumana ilişkin gerçek bir anlama yetisi olmamasmdadır. Duman nedir? Dumanı ne oluşturur? Neye benzer bir kokusu var? Duman detektörlerinin içerik hakkında bilgileri yoktur. Aynı şey görsel sistem için de geçerlidir. Birinin bar­dağı tutmasını algılar; ama bir su bardağını tutmanın gerçekten ne anlama geldiğini bilemez: Serinleme arzusu, susamış olmak, eldeki soğuk bardağı tutma algısı eylemi tetiklerler. Sonuçta, görsel sistem algılar; ama anlamaz.
Reklam
İnsanlarda, bazı zamanlarda, beynin özel alanlarının elektro-uyarımı, cerrahi yöntemler yoluyla etkinleşir. Örneğin, epilepsi düzensizlik yarattığından, beyindeki si­nir hücreleri kendilerini düzene sokamazlar. Pek çok sayıda hücre, diğer nöronların engelleyici etkisinden kaçarak birden etkinleşir ve bu durum çoğu kez “beyinde elektriksel fırtına” olarak tanımlanır. Epilepsinin türüne bağlı olarak, hastalar bilinçlerini kaybedebilirler veya çok şiddetli epileptik nöbetlerle karşılaşabilirler. Bazı epilepsi hastaları gün içinde, normal yaşamlarını engelleyecek kadar çok sa­yıda epileptik kriz geçirirler.
Bununla beraber nöron, bir premotor¹ nöron için doğal olan biçimde, maymun üzümü yakaladığı zaman etkinleştiği gibi, may­mun başka birisinin aynı eylemi yaptığını görünce de etkinleşiyordu. Bu durum çok şaşırtıcıydı; çünkü bu ikinci işlemin beynin tamamen farklı bir bölgesinde yapıldığı düşünülüyordu. Düşünülenin aksine sanki maymunun beyni deneycinin eylemlerine ayna tutuyormuş gi­bi, gözlemlediği eylemi yapar görünüyordu: Deneycinin eylemleri, maymunun kendi eylem diline yansıtılmıştı.
Sayfa 28 - ¹Beynin ön lobundaki motor korteksin ön bölümü. İsteğe bağlı hareketleri koordine eder (E.N.)Kitabı yarım bıraktı
Otizmli birisi
Teorik fizik dalındaki doktorası, mantıksal değerlendirme yeteneklerinin ortalamanın üstünde olduğunun açık işaretiydi. Ancak, başkalarının ne bilip bilmediğini anlama yetisi ek­sikti.
Ayna nöronlarını ne kadar çok tanırsak, kendimizi de o kadar çok tammış olacağız. Ayna nöronları bize, vücut ve akıl arasında ilişki ve dil gelişimi için içgörüler verir.
Reklam
Ayna nöronları, beynimizin görsel, işitsel ve motor bölümlerinin özel bir yöntemle bağlanmalarının sonucudurlar. Bu bağlantılar ne kadar kuvvetliyse, başkanlarının eylemlerini o kadar çok paylaşabilir ve oluşan olguları bu kişilerin bakış açılarıyla görmeye yöneliriz. Filmlerde şiddet içeren sahnelerden gözlerini kaçırmak zorunda olanlar, bağlantıları çok kuvvetli olanlardır.
Bir kişiyle ilişkimiz ne kadar ileri derecede ise sezgisel olarak o kişiyle o denli kuvvetli empati kurarız(..)
Sayfa 187 - Alfa Yayınları
Beynin kendisinde acı algılayıcıları yoktur. Ne algıladıkları sorulduğunda hastalar, hareket kaynağı denetimleri dışındaymış gibi yanıtlar verirler; örneğin, “sanki elim kıpırdadı” derler: Düşünmeden yapılan bir refleks gibi.
Maymunlar dudak kenarlarını yukarı doğru yönlendirip bitişik bitişik dişlerini gösterip sırıtırlarsa bu ifade hiçbir şekilde mutluluk içermez.Bu onların endişelerini bize arz ediş biçimidir..”Senden korkuyorum” Seninle kavga etmeye beni zorlama demek isterler .
Sayfa 256
Reklam
Ayna nöronları, bizi çevreleyen kişilerin davranış ve duygularına, başkalarını bizim bir parçamız haline getirecek şekilde ayna tutarlar. Bu hücrelerin mevcudiyeti insan davranışının birçok gizemli yönünü açıklayabilir.
Acınız olduğu zaman, beyin hücrelerinin belirli bir ağ örgüsü etkinleşir; bunu “acı ağ örgüsü” diye adlandıralım. Bununla birlikte, bu hücrelerin bazıları özeldir. Yalnızca acı hissettiğiniz zaman değil, aynı zamanda, başka bir kişiyi acı içinde gördüğünüzde de etkinleşirler. Bu acı hücreleri ayna nöronlarının bir örneğidir. Başkalarının hissettiklerini sezinlememizi sağlarlar. Ayna nöronları bizi toplumsallaştırır.
Bir koyun fotoğrafını ve kulaklarımıza gelen “koyun” kelimesini birlikte düşleyelim. Bunlar tamamen birbirinden farklı şeylerdir: Biri, bizim gözlerimizle algıladığımız fotoğraf filmi üzerindeki gibi kimyasal süreçtir. Diğeri, insanın ses aygıtının oluşturduğu hava hareketleridir. Bu iki olgu temelden farklıdır; bununla beraber beynimiz, onları o kadar kuvvedi biçimde birleştirir ki, onların gözüken hiçbir ortak yanı olmadığını anlamamız için etkin şekilde düşünmemiz gerekir. Her nasılsa beynimiz, kelimenin sesini, hayvanın görüntüsüne tercüme ettiği gibi, tam tersine, hayvanın görünüşünü onu tanımlayan kelimenin sesine tercüme eder. Aynı şey eylemlerimiz için de geçerlidir. Bir eylem gerçekleştirdiğimiz zaman, beynimiz kaslarımızı harekete geçirir. Diğer yandan başka birisinin eylemlerini görmemiz, gözlerimize ışık vurmasıyla ilişkilidir. Bunlar yine temelde farklı olan iki şeydir. Bununla beraber, beynimiz onları o kadar güçlü biçimde birleştirir ki, bu gerçeği görmemiz zorlaşır: Fiziksel olarak vücudumuzdaki kasların hareketiyle, retinaya vuran ışığın hiçbir ortak yanı yoktur.
Birçok biyolojik nesneler gibi beyinler de, onları biz yapılandır­madığımız için, anlaşılması zor varlıklardır. Bilgisayarları anlamak ise, en azından onları yapan mühendisler için, kolaydır.
Ayna nöronları, bizi çevreleyen kişilerin davranış ve duygularına, başkalarını bizim bir parçamız haline getirecek şekilde ayna tutarlar. Bu hücrelerin mevcudiyeti insan davranışının birçok gizemli yönünü açıklayabilir. Örneğin yanınızdaki birinin diyet gereği sizin yememeniz gereken bir şeyi yediğini görmeniz, diyetinize bağlı kalmanızı zorlaştırır. Başka bir örneği ele alalım: Acınız olduğu zaman, beyin hücrelerinin belirli bir ağ örgüsü etkinleşir; bunu "acı ağ örgüsü" diye adlandıralım. Bununla birlikte, bu hücrelerin bazıları özeldir. Yalnızca acı hissettiğiniz zaman değil, aynı zamanda, başka bir kişiyi acı içinde gördüğünüzde de etkinleşirler. Bu acı hücreleri ayna nöronlarının bir örneğidir. Başkalarının hissettiklerini sezinlememizi sağlarlar. Ayna nöronları bizi toplumsallaştırır.
Sayfa 20 - Alfa Yayınları
182 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.