Emily Tesh

Korudaki Gümüş yazarı
Yazar
7.7/10
54 Kişi
155
Okunma
1
Beğeni
873
Görüntülenme

Emily Tesh Sözleri ve Alıntıları

Emily Tesh sözleri ve alıntılarını, Emily Tesh kitap alıntılarını, Emily Tesh en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ve Tobias, Henry Silver'ı düşündü: Onu ilk defa gördüğünde üstü başı sırılsıklam hâlde, çamur rengi buklelerinden sular damlayan ve gülümseyen, daha en başından Tobias ile flört etmeye çabalayan Silver - solgun gözleriyle onu seyrettiği onca zaman boyunca, Tobias'ın ne olduğunu gayet iyi anlamış olmasına rağmen yine de çabalamıştı; kahrolasıca defterine de gördüklerini not etmişti kesin. Kurşun bacağını deldiğinde, doktor parasını ödeyip yanı başına oturan, ona eski hikayeler anlatan Silver; çizdiği haritadan başını kaldırıp bakan, kitapları arasındaki Silver; tepecikler ve vadilerle dolu bir yukarı bir aşağı inen sesi, şarkı söylediğinde gül pembe kızaran Silver. Henry Silver, burada, olabilecek en insancıl yaratık olarak Tobias'ın korusunda...
Sayfa 71 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Silver bir şeyler söylemek için ağzını açtı fakat sonra kaşlarını çatarak durdu ve bunun yerine Tobias'a yaklaştı. Elini Tobias'ın koluna koydu ve öteki elini de Tobias'ın omzuna yerleştirdi, sonra da parmak uçlarında yükselip Tobias'ın dudaklarına bir öpücük kondurdu. Dudakları tatlı ve yumuşacıktı. Tobias'ın alışkın olduğundan çok farklıydı. Fabian'dan çok farklı. Ah, fakat Fabian çok eskilerde kalmıştı.
Sayfa 97 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir ağacı ondan geriye hiç bir şey kalmayana dek kesebilirsiniz lakin kökleri yeterince derinlere uzandığı takdirde bahar vakti yine filizlenir.
"Peki ya sen, canım?" diye sordu Tobias bir dakika sonra. "Bir ağaç seçmen gerekiyor, biliyorsun. Kök salman. Yoksa ortalıkta gezinen bir garibe olacaksın." "Zaten öyleyim," dedi Böğürtlen. "Ben seçimimi çoktan yaptım." "Seni nerede ziyaret edebileceğimi söyle öyleyse," dedi Tobias. "Her
Sayfa 99 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Ben de koruya dair bir hikâye biliyorum," dedi. Silver oturduğu yerde biraz daha dikeldi. "Öyle mi?" "Hallerton'daki kişilerle festivalle ilgili konuştunuz mu?" "Bahar Festivali," dedi Silver ânında. "Bütün kırsalda yaygın bir festival -büyük olasılıkla bereket ve ekim sezonu onuruna, bu hususlarla ilişkisi olan tanrı adına kutlanan eski bir bayram olduğu besbelli - şey, tanrıça demek daha doğru olur sanırım." Tobias kendine engel olamadan gülümsedi. Silver'a güvenilirdi. "Kaideye göre tanrıça, eskiden böyleydi. Ama buralarda," dedi, "bunu Yaz Lordu için yaparlar." Silver merakla gözlerini kırpıştırdı. "Bu adı duymamıştım. İkinci derecedeki bir tanrı ya da belki bir peri lordu mu?" Tobias omuz silkti. "Mevsimin prensi," dedi. "Tehlikeli. Baharda ortaya çıkar, bütün yaz ortalıkta gezinir. Ortadan kaldırlması gerekir, festivalin amacı budur." "Ortadan kaldırılması mı?" diye sordu Silver. "Yani bu, ee, yaz lordu, kutlamalara karşı mıdır?" "Yo, hayır, onlara bayılır," dedi Tobias. "Kutlamalar dikkatini dağıtır, anlarsın ya? İçki, şarkılar ve oyunlarla keyfi hoş tutulursa kimseye bir zararı dokunmaz. Canı sıkıldı mı bela çanları çalmaya başlar." Silver'ın meraklı bakışları karşılığnda bela olarak kastettiği şeylerin bazılarını ana hatlarıyla açıkladı: Acımasız oyunlar, talihsiz kazalar, çalınan değerli eşyalar.
Sayfa 44 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Silver merakla gözlerini dikmiş ona bakıyordu. Zeki adam, diye geçirdi içinden Tobias ansızın yeşeren acı bir şefkatle. Yakaladığı kelebeği kavanoza hapseden bir çocuk misali, her seferinde bulduğu hikâyeleri anlatmak üzere Tobias'a dönen zeki, nazik, yakışıklı adam.
Sayfa 44 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
48 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.