“Yalnızlık, insanın iç dünyasında dolaşan, zamanla ve yavaşça çoğalan bir gölge gibidir. Bu gölge, bazen sessizlikle, bazen de kalabalıklar arasında gizlice yankılanan bir fısıltıyla kendini hissettirir. Yalnızlık, insanın kendi varlığıyla baş başa kaldığı, düşüncelerin, duyguların ve anıların içsel bir yolculuğa dönüştüğü bir süreçtir. Bu yolculuk, bazen hüzünlü bir melodi gibi gelir kulağa bazen de içsel bir savaşın ortasına atar insanı. “
“Zira yalnızlık, sadece fiziksel bir durum değil, aynı zamanda ruhsal bir deneyimdir. Bu roman, bu deneyimi yaşayan herkesin iç dünyasına dokunma amacını taşımaktadır.”
“ Eski dostluk görevini, sadece insanlar değil; eski eşyalar, eski bir şarkı, eski bir film, zamanın birinde okunmuş bir kitap veya eski bir koku da yerine getirebilir.”