Bir kişinin kendi sorunlarını ilişki sorunlarına dönüştürmesine izin vermeyin. Motivasyonunuzu, gülümsemenizi iç huzurunuzu koruyun! Sizi ağlatan değil güldüren insanlarla birlikte olun.
Tam anlamıyla vakit kaybı. Ne yazık ki elime aldığım, sevmediğim bir kitabı hemen bırakmamak gibi kötü bir huyum var. Anlatım çok basit, hikaye çok saçma, klişe. Son sayfalar dışında okunup anlamdırılabilecek hiçbir şey yok. Psikolojik roman desen değil, edebi roman desen değil. Tam anlamıyla vakit kaybı.
Dikkat spoil içerir!!!
Kendine Yabancı,
Kitabın girişinde olay, anlatım ve dil; gayet iddealdi ve bu benim ilgimi çok iyi çekti. Maalesef yaralı halde bulunan Arif'in üstünde çıkan günlükle olaylar günlük üzerinden devam edilecek diye beklerken birden, Yeşilçam tarzına dönüşen, klasik bir aşk hikayesine dönüştü.
-Bu klasik zengin oğlan fakir kız hikayesini, gereğinden çok fazla uzatması nedeniyle zaman zaman kitabı bıraksam mı diye düşündüm.
- Genç bir kızın, babası yaşındaki adama körü körüne, hiç sorgulamadan aşık olması ve her şeyiyle ona tutunması...
-Bunun yanı sıra gelenek göreneklerine bağlı Anadolu insanı, ön yargılarla dolu olan babası, kızının okuma isteğine karşı çıkması ama kızın pes etmeyerek üniversite kazanıp okuması ve sonrasında ailesinden hiç bahsedilmemesi....
- Kızın üniversite yurduna yerleşmesi ile oda arkadaşlarının uzunca betimlemesi fakat sonrasında o kız arkadaşlarıyla hiçbir olayın gelişmemesi...
- Bu söz konusu gelişme bölümünde, gereğinden çok fazla tutarsız ve anlamsız bölümler var. Ayrıca birçok yerde anlatım bozuluğuyla ve yazım hatlarıyla da karşılaştım.
Son bölümde ise hem olayı hem de anlatımı toparladığını söyleyebilirim. Hayatın anlamı nedir? Gerçek ve karşılıksız aşk var mıdır? Gerçek özgürlük nasıl elde edilir? Gibi felsefi sorulara cevap arayışları üzerinde durmuş. Gelişme bölümünün gölgesinde kaldığı için pek etkileyici olmadığını söyleyebilirim.
Kendine YabancıFikret Yıldırım · Olimpos Yayınları · 201735 okunma
İnsan bir şeyleri değiştiremeyeceğini anladığında ona göre davranmaya başlıyor. Acıya acıyla karşılık veriyor. Öfkeye öfkeyle… Aslında ne alırsa hayattan, onunla vuruyor hayatı ya da vurduğunu sanıyor.
Haksızlığa uğrayanın bir tek kendimiz olduğunu sanıyoruz. Bazı şeylerin sadece bizim başımıza geliyormuşçasına isyan ediyoruz hayata karşı…
Unuttuklarımız içinde kaybolurken bir şans diliyoruz hayattan…
Bizi hayata bağlayacak minicik bir şans.
Ve bazen de onun vermesini beklemeden şansı kendimiz yakalıyoruz.
Aslında düşündüğümüz gibi yalnız değiliz. Yaşadığımız olaylar farklı ama hissettiğimiz duygular hep aynı…
Bir Şansım OlsunFikret Yıldırım · Olimpos Yayınları · 201915 okunma