John Locke'un 1689 yılında kaleme aldığı "Hoşgörü Üzerine Bir Mektup", dini hoşgörü üzerine yazılmış en önemli eserlerden biridir. Locke, bu eserinde, insanların doğası gereği dini konularda özgür olduklarını ve devletin bu konudaki müdahalelerinin yanlış olduğunu savunur.
Locke'un hoşgörü anlayışı, insanın doğuştan sahip olduğu bazı haklara dayanır. Bu haklar arasında, dinini seçme hakkı da vardır. Locke'a göre, insanlar, kendi dini inançları doğrultusunda yaşama hakkına sahiptirler. Bu hak, devletin müdahalesiyle kısıtlanamaz.
Locke, hoşgörünün, toplumda barış ve huzurun sağlanmasına katkıda bulunacağını savunur. Ona göre, farklı dinlerden insanların bir arada yaşamaları için, devlet, dini konulardaki baskı ve ayrımcılığı ortadan kaldırmalıdır.
"Hoşgörü Üzerine Bir Mektup", günümüzde de güncelliğini koruyan bir eserdir. Bu eser, dini hoşgörünün önemini ve toplumsal barış için gerekliliğini hatırlatmaktadır.