0.0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
230
Görüntülenme

Kazım Albayrak Gönderileri

Kazım Albayrak kitaplarını, Kazım Albayrak sözleri ve alıntılarını, Kazım Albayrak yazarlarını, Kazım Albayrak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
MİRZABEYOĞLU Şahsiyeti
Öyle enteresan şeyler anlatıyordu ki anlamıyordum -nereden anlayacağım, bu psikolojiyi yaşamamışım ki- ancak çok derin ve mahzun şeyler olduğunu hissediyordum. Bu hal üzere Gölge Dergisi'ni çıkarmaya karar vermiş. Anlaşılan ondaki bu ızdırabın büyüklüğü GÖLGE gibi bereketli bir dergiye vücut vermişti. Öyle ya, Allah çilesini çektirmediği şeyin nimetini vermez! GÖLGE'nin ilâhî bir nimet ve İslâmcı mücadele tarihinin önemli bir eşik taşı olmasının sebebi de Kumandan'ın bu çilesiymiş demek ki! Dinlemesi kolay diyeceğim ancak dinlerken bile ürperiyor ve günlerce onun hâlini düşünüyordum. Ya Kumandan'ın yaşadıkları? Bir Allah bilir, bir de kendisi! Kendisini biraz tanıyanlar, fikriyatına nüfuz edenler, benim anlattıklarımın ne mânaya geldiğini de idrak ederler. Onun çilesi bende şu mısraları tedai ettirdi: "İman sahici iman ateş hattında koşu Bir günü bir gününe eş olmama buluşu" Demek ki bu mısraları yaşayarak yazmış. Zaten onun ömrü ateş hattında bir koşu olarak geçti; eserleri, çilesi her şeyiyle. Genç yaşta bu kadar telif eser vermesine hayret ediliyordu. Bunun üzerine şu benzetmeyi yapmış idi: "Arkasından aslan kovalarken insan hızlı koşar." Bir insan bir ömür boyu böyle nasıl yaşar?
Sayfa 41 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
MSP, Erbakan ve İdeoloji
MSP, doğumunda hiçbir etkisi olmadığı Akıncılar teşkilatlanmasına sahip çıkıyor, diğer partilerin böyle gençlik yapılanmaları olmasına nazaran bu teşkilatı benimsiyordu. Zaten MSP de afiş asma, miting düzenleme gibi militan bir güce ihtiyaç duyuyor, bundan dolayı Akıncı teşkilatlarının Ankara'da bir genel merkeze kavuşmasına da yardımcı
Sayfa 32 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Necip Fazıl'dan etkilenmeyen İslâmcı yoktur. Necip Fazıl'ın Anadolu'yu bir ağ gibi ören 1962-1974 arası konferanslarını da bu aksiyonun önemli bir eşik taşı olarak zikredebiliriz.
Sayfa 31 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
Erbakan'ın AKINCILAR'a Yaklaşımı
Bugün bile anlaşılamayan bir şeyi o gün bir kere daha ısrarla anlatmaya çalıştım. Allah rahmet eylesin, Erbakan meramımızı anladığından değil; ama bir gençlik potansiyeli olduğunu, sayı olarak da yüklü bir sayıda genç potansiyeli olduğunu fark etti. Bunun seçimde pankart asmada, bayrak sallamada, afiş asmada filan işe yarayacağını da kendince düşündü, ki buna eminim. Nitekim ondan sonra da öyle kullandı. Biz partinin dışında, bağımsız ruhtan ve dava yönünden bağlı ancak bağımsız kendi kendine özel bir gençlik yapılanması düşünürken, alıp bir ikinci gençlik teşkilâtı gibi yamadı Milli Selamet Partisi'ne. 12 Eylül'de de "Biz bunları tanımayız, biz bilmeyiz, hiçbir ilgimiz yok!" dediler, bıraktılar, süründürdüler adamları içerde. Neyse oralara girmeyelim. Tabii Salih Mirzabeyoğlu Akıncı Güç ve sonra son ve som hâli olan İBDA ile istikamet çizgisini sürdürdü." -Yalçın Turgut Balaban
Sayfa 29 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
Sağ ve Sol'a Alternatif AKINCI GENÇLİK!
Akıncıların doğuş ve oluşum sürecine tanıklık etmiş, GÖLGE'nin Genel Yayın Yönetmeni Yalçın Turgut Balaban bir mülakâtında tafsilatlı bilgiler veriyor. Soru kısımları çıkartılmış mülakâtın ilgili pasajlarını aktaralım: "Biz Millî Nizam'dan itibaren, Erbakan'a bazı şeyleri anlatmaya uğraştık. Özellikle uğraştığımız şey, Müslüman gençliğin ortada heder olmasıydı. Çünkü üniversitelerde, lisede ve sokakta; eğer bir imzan, etiketin yoksa kayboluyorsun. 'Devrimci' bilmem ne diye ya sol içinde yahut da Ülkücüler arasında kayıp gidiyorsun. E, böyle olunca da Müslüman genç kimliğine yol verecek bir şeyin olmuyor. Buna şiddetle ihtiyaç vardı. Hatırlarsın o zamanları, 'Ben Ülkücüyüm!', 'Ben Devrimciyim!' derlerdi. Başka bir alternatif yoktu. Yani, 'Ben Müslümanım!' denilmesi için esaslı bir dayanak yoktu. Buna uğraştık, uğraştık... Ne zaman anlatmaya kalkışsak, 'Partinin gençlik kolları var ya!' cevabını alıyorduk. İdrake bakın!.. Muhakeme ve yaklaşıma bakın!.. Kimse, 'Ben şu partinin gençlik kollarındanım' demiyor ki... Gençliğin ayrıca bir ihtiyacı vardı, bunu bir türlü anlatamadık. O zamanlarda da Akıncı planı, iyi-kötü kafamıza yatmıştı. Ondan sonra GÖLGE'yi çıkarttık, ilk sayısından başladık. İlk sayının manşeti, 'Çağlar Üstü Mutlak Fikir'e Doğru!' Yani, İslâm bağlısı, mücahid gençlere çağrı. Dikkat edenler olmuştur; her fırsatta 'Akıncı şöyledir, Akıncı böyledir, Moro Akıncıları böyle yaptı, Filistin Akıncıları kıyamda!' gibi ibarelerle 'Akıncı' ismini oturtmaya çalıştık."
Sayfa 28 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
MİRZABEYOĞLU ve GÖLGE
Soldan biri olmasına rağmen mevzuyu objektif yansıtan Turhan Feyizoğlu, Akıncılar ile ilgili kitabında şu tesbitte bulunuyordu: "Salih Mirzabeyoğlu (Salih İzzet Erdiş), gençliğinde Eskişehir'de MNP Gençlik Kolları çevresinde faaliyette bulunmuş, 1975'te Gölge Dergisi'ni çıkarmıştı. Gölge Dergisi, dinci mücadele tarihinde önemli bir yere sahipti. "Akıncılar"ın doğuşunda ve oluşmasında baş rol oynamıştı."
Sayfa 26 - Kökler YayınlarıKitabı okudu
Reklam
39 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.